Lokmacı geçiş noktası bölgesinde akşam saatlerinde yaşanan bazı olaylar Surlariçi- Arasta esnafını tedirgin ediyor. Turistlerin çoğu kez fiziksel ve sözlü tacize uğradığına tanıklık ettiğini anlatan esnaf, bölgede güvenlik zafiyeti bulunduğuna dikkat çekerek, bir an önce tedbir alınmasını istiyor
Fehime ALASYA
Lefkoşa'da Lokmacı geçiş noktası bölgesinde akşam saatlerinde yaşanan bazı olaylar Surlariçi- Arasta esnafını tedirgin ediyor. Turistlerin çoğu kez fiziksel ve sözlü tacize uğradığına tanıklık ettiğini anlatan esnaf, bölgede güvenlik zafiyeti bulunduğuna dikkat çekerek, bir an önce tedbir alınmasını istiyor
Turistlerin çoğu kez fiziksel ve sözlü tacize uğradığına tanıklık ettiğini anlatan işletme sahipleri, istenmeyen olayların son bulması için Arasta’daki meydana ve çevresine, güvenlik kamerası sistemi konması veya sivil polislerin görevlendirilmesinin şart olduğunu dile getirdi.
Gece geç saatlere dek turist akışının sağlandığı bu noktada hiçbir güvenlik bulunmadığını ifade eden bölge esnafı, hafta sonları gündüzleri bile turistlerin ve bölgeye akın eden vatandaşların tacize uğradığını belirtti.
Bölgeyle ilgili olumsuz bir algı yaratmak istemediğinin altını çizen esnaf, son yıllarda cafe, bar ve restoranlara gösterilen ilgiden memnuniyet dile getirdi.
ESNAF NE DEDİ?
Doğan Ertuğ: “Bölgeye bu denli turist akışı varken, güvenlik zafiyeti olmamalı”
“Bölgemizde güvenlik yok, bu çok büyük bir eksiklik. 10 yıldır buradayım, son yıllarda bölgeye çok güzel bir akın var. Yerli, yabancı birçok kişi buraya akın ediyor. Özellikle hafta sonu ve geceleri… Tüm bunların yanında geceleri bazen istenmeyen olaylar yaşanıyor, bazen belediyeden görevli zabıtalar oluyor ama ya yeterli değil ya da sürekli değil. Polisin bu konuda çözüm bulması gerekiyor. Daha büyük bir güç gösterisi olursa istenmeyen olaylar da yaşanmaz… Arasta esnafı çok dertli, çoğu zaman taciz oluyor, kavgalar çıkıyor, bunlar hiç istenmeyen olaylar. Bölgeye bu denli turist akışı varken daha dikkatli olmamız gerek. Güvenlik zafiyeti ciddi derecelere ulaştı.”
Gül Önay: “Sözlü taciz, fiziksel tacizinden tutun da kavgaya kadar birçok istenmeyen olay oluyor”
“Burada sürekli güvenlik görevlisi olmalı. Yetkililer gelip hafta sonu buraya sıradan vatandaş gibi otursun, izlesin, o zaman bize hak verecekler. Meydana oturan bazı kişilerin sözlü, fiziksel tacizinden tutun da kavgaya kadar birçok istenmeyen olay oluyor. Turistler bizi böyle bilmemeli. Bölge esnafı bu konuda ısrarla güvenlik talep etmeli, yerli halkın ve turistlerin güvenliği için bu şart. Turistler adamızın en gözde yerlerini gezerken rahat hareket etmeli, bizi güzel hatırlamalı. Burada hiç kimsenin can güvenliği yok. Özellikle gece geç saatlerde birçok kez olay yaşanıyor.”
Bülent Yüksekbaş: “Burayı mesken tutan 6-7 kişi yüzünden bölgenin huzuru kaçıyor”
“Polisin buraya kesinlikle sivil polis koyması gerek. Bu köşede, yani arasta meydanında sürekli taşkınlıklar yaşanıyor. Üstelik 50 metre ileride 24 saat görevli polisler olmasına karşın… Bölgede, fiziksel taciz, sözlü taciz, tehdit zoruyla para temini gibi pek çok utanç verici olay yaşanıyor. Buraya konulacak birkaç sivil polis bu sıkıntıları ortadan kaldırabilir. Burası merkezi bölge olarak seçildi, turizmin göz bebeği, adada yürüyerek geçişin sağlandığı, eğlence mekânlarının ve onca tarihi mekânın birkaç adım ötede yer aldığı noktadayız. Bunun kıymetini bilelim. Gece saat 02.00’den sonra burayı mesken tutan 6-7 kişi yüzünden bölgenin huzuru kaçıyor. Bu gençler burada tehlike saçıyor. Polisin bunları tespit etmesi ve engellemesi bu kadar zor olmamalı. Bölgeye acil olarak sivil polis veya güvenlik kamerası (MOBESE) şart.”
Sarah Nadine Wartmann: “Gece güvenlik arttırılmalı, sadece Surlaiçi’nde değil, adanın tümünde”
“Burada gündüzleri duruyorum. Herhangi bir sıkıntı görmüyorum ve kendimi güvende hissediyorum. Gece güvenlik arttırılsa daha doğru olur diye düşünüyorum. Aslında bu sadece Surlaiçi’nde değil, genel olarak adanın tümünde olmalı. Gece de bir saatten sonra sorun yaşanıyor, bu sorunların önüne geçilmeli.”
Deren Kalfaoğlu: “İstenmeyen durumlar için burada sürekli görevlilerin bulunması gerek”
“Bence ülkenin her yerinde güvenlikle ilgili sorunlar var. Surlariçi bizim evimiz gibi, çok güvenli, hiçbir sorunumuz yok. Geceleri sıkıntılar yaşandığını duyuyoruz, bunun için de güvenlik olması şart. Geceleri alkolün de etkisiyle olaylar yaşanıyor, istenmeyen durumlar için burada sürekli görevlilerin bulunması gerek diye düşünüyorum.”
Cemal Gülercan: “Halkın ve turistlerin güvenliği için bölgede güvenlik önlemi alınmalı”
“Biz bölgeyle ilgili böyle bir olumsuz yargı yaratmak istemiyoruz. Birkaç kendini bilmez tarafından yaşanan olaylar yüzünden bölgenin zaman zaman huzuru kaçıyor. Bu gibi olayların dışında bölgede hiçbir huzursuzluğumuz yok. Bölgemiz hem gece hem de gündüz oldukça kalabalık bir hal aldı, buraya ilgi çok güzel, bunu korumalıyız. Bölgede MOBESE güvenlik kamerası konması şart diye düşünüyorum. Halkın ve turistlerin güvenliği için bölgede güvenlik önlemi alınmalı. Lefkoşa Surlariçi ve bu gibi turistik bölgelerde güvenliğin üst seviyede olması gerekiyor.”
Özkan Zeki: “Sabah gelip kapı önünden bira şişeleri topluyorum”
“Bu olaylarda tüm hükümetlerin suçu var. Sorunun kökten çözümü için ülkeye giriş çıkışlar denetlenmeli, 20 TL ile ülkeye turist gelmemeli, kalacağı gün 20 günü geçmemeli. Çıkış yapmayanı tur ve at… Ülkede bu denli artan suç oranları varken, bölgede pek çok vukuat varken neden hala buraya güvenlik konulmuyor anlamıyorum. Taşkınlık yapan, olay çıkaranı tutup atın, mahkemeye çıkarmak gibi masraflı işlere de girişmeden direk gönderin, neden yapmıyorsunuz? Bunu yapsalar hem ülkenin hem de bölgelerimizin huzuru sağlanacak.
57 yıldır çarşıdayım, son yıllardaki gibi kötüye gidiş görmedim. Sabah gelip kapı önünden bira şişeleri topluyorum.”
Mehmet Ali Falhan: “Kavgaların çoğu zaman nedeni ‘laf atma’”
“Geç saatlere kadar bölgede çalışan hatta en son ayrılan esnaflardan birisiyim. Her şeyi görüyorum. Alkol olduğu için taşkınlık çıkıyor. Devriye polis de olsa bu konuya çözüm bulamaz. Tabi aklı başında alkol içen gençler de var ve çoğu zaman laf atıldığı için kavga onlar için de kaçınılmaz oluyor. Burada devreye polisin girmesi çok önemli… Bunu polis engelleyebilir. Çoğu zaman bana neden müdahale etmediğimi soruyorlar, ben 55 yaşından sonra dayak yemek istemiyorum, başımı belaya sokmak istemiyorum. Biliyorum ki alkollü birine müdahale etmek yumruğunu bıçağa vurmak gibi bir şey…”
Hüseyin Ekinci: “Yüksek vergiler ödüyoruz ama devletten hiçbir fayda görmüyoruz”
“Daha önce polislerle defalarca görüştük ama maalesef hiçbir adım atılmadı. Güvenlikle ilgili çok ciddi zafiyet var. Sokaktaki değişik kitlelerin sıkıntılarını çok yaşadık. Kavga, taciz gibi olaylar yaşadık. Ama taciz olayları çok yüksek oranda… Birçok kez polise başvurduk, güvenlik olayını arttıracağız dediler, olay yaşanınca etrafta gezdiler sonra görünmediler. Örneğin Lokmacı geçiş noktasında onlarca polis arabası park ediyor, bizim işletmemizin içine dek arabalar giriyor, herkesle tartışıyoruz. Polis bize destek değil köstek. Bölgede polis ciddi anlamda görev yapmıyor. Bölgede sürekli olarak polisler görevde olmalı. Arasta meydanında açık olan market adeta bar görevi görüyor, oradan içki alıp, oturup içenler sarhoş olanlar sağa sola sataşıyor. Zorbalar ve Vandalizm yüzünden çeşitli önlemler alıyoruz, bizi ırkçılıkla suçlayanlar oluyor ama çok ciddi tartışmalara giriyoruz.
Kredi çekerek büyük yatırım yaptık, bu yaşadıklarımız hem can güvenliği için hem de müşteri kaybı için çok önemli… Bunları sürekli paylaştım, herkesle paylaştım ama çözüm yok… Bölgeye açılan yeni mekanlar var, ilgi güzel, yüksek vergiler ödüyoruz ama devletten hiçbir fayda görmüyoruz.”