<<… Asıl olan halka doğru hizmet götürülmesidir. Sosyal devlet budur!..>>
Talat, bu sözlerle özetliyor onca toz duman arasında düşüncesini…
* * *
Ne olacak peki?
Eğer ekonomide yaprak kıpırdamıyorsa, en önemli sebebi belirsizliktir!
- Kıbrıs sorununda belirsizlik.
- Su sorununda belirsizlik.
- İmar planlarında belirsizlik.
- Sağlık reformunda belirsizlik.
- Yargıda belirsizlik.
- Elektrikte belirsizlik.
“Kaos”lar yeter artık.
Yarını görmüyoruz.
Piyasa boğuluyor da “can simidi” dahi gönderen yok hâlâ.
Hele dar gelirli tam anlamı ile nefessiz!
* * *
‘SU’ meselesindeki tartışmanın çoğu siyasi elitler düzeyine…
Doğrusu, sokağa ve tabana inince bir “usanç” hali kendini hissettiriyor.
* * *
Memleketin “su”yu iyiden kaynadı ya, çözüme olan ihtiyaç çok daha acil şimdi.
NTV’den Selim Sayarı’nın, Birleşmiş Milletler Kıbrıs Özel Danışmanı ile tam bir gazeteci ustalığında özlü röportajını izledim.
Biraz soluklandım doğrusu.
“En zor olan mülkiyet sorunu dahi yüzde 90 çözümlendi” diyor Eide…
Hatta iddialı: “Son özel danışman olacağım!”
* * *
“Önemli ilerleme var” diyor.
- 6 başlıktan 4’ü tamam.
- Toprak ve garantilerde sürecin sonunda anlaşmaya varılacak.
- Anayasa, ekonomi ve çözümün uygulanması için önemli bir teknik çalışma başlatılıyor.
- Mülkiyette yüzde 90 yol alındı!
- Yüzde 10 en zoru da olabilir.
- Mülkiyet meselesinin uzayıp gideceğine dair endişe yok.
- İyi bir finansal kaynakla sorun aşılır.
* * *
- Bu yıl çözüm mümkün mü, diye soruyor Selim!.
“Mümkün” diyor.
Ve geliyoruz “yaprak kıpırdamıyor” dediğimiz ekonomiye.
- “Siyasi çözüm kendi finansmanını ortaya çıkaracak. Birleşik Kıbrıs’ın ekonomik büyüklüğü, şu anda iki ayrı yapının toplam ekonomisinden çok daha büyük olacak.”
* * *
Onca “belirsizlik” içerisinde şu anda galiba tek umut çözüm!..
Yoksa ‘kaos dalgaları’ hepimizi yutacak.