2’nci Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat Salı gecesi ‘Kırmızı Masa’da önemli tespitlerde bulundu.
Hem Kıbrıs sorunuyla ilgili süreç, hem de iç konulara ilişkin söyledikleri arasında altı mutlaka çizilmesi gereken noktalar var.
Özellikle dövizin yükselmesiyle tetiklenen ekonomik kriz konusunda Talat çok net mesajlar verdi.
TC-KKTC Ekonomi Programı’nın bir kez daha ele alınacağı bugünlerde tarafların bu mesajlara kulak vermesinde yarar var.
**
Talat dövizin yükselişiyle birlikte, her ikisi de Türk Lirası kullanıyor olmasına rağmen Türkiye ile KKTC ekonomileri arasında çok önemli bir fark olduğunun altını çiziyor.
“TC ekonomisi ihracata dayalıdır. Dolayısıyla dövizin yükselişi ihracat hacmini artırıp ülkeye döviz girişini artırabiliyor. Oysa KKTC ekonomisi tam tersine ithalata bağlıdır ve Türk Lirası’nın değeri azaldıkça ülkeden döviz çıkışı da artıyor.”
Çok açık, kısa ve öz bir tespit bu…
Dolayısıyla TL’nin değer kaybının Türkiye’de yarattığı durum başka, KKTC’de yarattığı bambaşka!
**
“Dolayısıyla” diyor Mehmet Ali Talat “TC yetkililerine bu durum anlatılmalı ve destek istenmeli.”
Niçin destek?
Talat KKTC ekonomisinde zincirleme etki yaratan sürecin en tepesinde kamu görevlileri ve emekliler ile asgari ücretlilerin bulunduğuna işaret ediyor.
Memurun alım gücü düşerse piyasadaki para dolaşımı da aynı oranda azalıyor. Böylece ekonomi daralıyor. Ticaret hacmi küçülüyor. Pazar faaliyetleri geriliyor.
Dolayısıyla “memur ve emekli maaşları ile asgari ücret ilk adım olarak yükseltilmeli” önerisinde bulunuyor Talat…
Ve eşel-mobil uygulamasının yeniden başlatılmasını istiyor.
**
‘Kamunun küçültülmesi’ ve ‘kara deliklerin yamanması’ mantığı üzerine inşa edilmiş, ekonomiyi canlandırma vizyonunda eksiklikler olduğu hep söylenen TC-KKTC Ekonomik Programı ile Talat’ın önerisi pek uyuşmuyor.
Aksine paket gelirlerin olabildiğince kısılmasını öngördüğü gibi, yeni işe girenlerin düşük ücretlerle çalışmasını da getirdi.
2010’dan bugüne dönüp bakalım. UBP hükümetinin uyguladığı paketle nereye varabildiğimiz ortadadır.
Üstelik TL’nin istikrarlı olduğu bir dönemde o tedbirler işe yaramadı.
Şimdi dövizin fırladığı, TC Merkez Bankası’nın beklenmedik müdahalesine rağmen yükseklerden uçmayı sürdürdüğü bu dönemde neye yarayacağını kimse izah edemiyor.
**
Mehmet Ali Talat bu ülkenin üç Cumhurbaşkanı’ndan biridir.
Eğer ekonomideki gidişatla ilgili bu ciddi uyarıları yapıyorsa, lütfen mesajı olan alsın!
Zira ‘bindik bir alamete’ misali, nasıl bir ‘kıyamet’e doğru gittiğimizi kestiremiyoruz.
Paketle ilgili teknik insanların teorik, masa başı, normal ülkelerin ekonomi kuralları çerçevesinde sürdürdükleri çalışmaların elbette bir önemi ve değeri vardır.
Ama pratik o kitaba uygun mudur, değil midir, bir de ona bakmak lazımdır.
TC kanadının bu kriz ortamında paketle ilgili bazı konularda insaflı davranması, KKTC kanadının da ikna edici hazırlıklarla masaya oturması son derece önemlidir.
Başbakan Özkan Yorgancıoğlu’nun bugün Ankara’da TC Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan’a vereceği mesajlardan biri de bu olmalıdır.
Talat’ın tespit ve önerileri yabana atılamayacak kadar kritik ve önemlidir.