“Tam Gün Eğitim” parası olana var!

Cenk Mutluyakalı

Eğitimde yaşadığımız en önemli sorun eşitsizliktir.

Paranız varsa "tam gün eğitim" var.

Yoksa!

Yarım gün bile şüpheli...

***

Bu yıl eğitim için ayrılan bütçe 9.8 milyar Türk Lirası oldu.
Malum ada yarısında "maaş bütçesi” yapıldığı için altyapı ihtiyaçlarını karşılamak bilinmeze kalıyor.

Kamu okullarında haftanın iki günü “tam gün eğitim” denemesi yapıldı.
Sersefil oldu çocuklar…
Başarı şansı yoktu…
Kimse de inanmamıştı zaten...

Gelecek sene de aynı film yine vizyona girecek.
 

Çoğu aile "borçlanarak" özel okullara gönderiyor çocuklarını...
Ücreti ne kadar artarsa artsın özel okullara talep azalmıyor.

Para eğitim değil de “arkadaşlar” için ödeniyor çoğu zaman...
Bir de “konfor” elbette…

Bir de “kolej yarışı” var elbette…

Özel ders, dershane, okul üçgeninde tam bir dram yaşıyor çocuklar...
 

***

Bana sorarsanız çözüm kamusal eğitime geri dönüştür.
Özel okullardan devlet okullarına geçiş arttıkça
çok daha görünür olacak sorunlar; hem altyapı hem de eğitim içeriği yeniden gözden geçirilecek.


Adanın güneyinde çoğunluk kamusal okullara gidiyor.
Memur çocukları özellikle…

***
İki günlük “tam gün eğitim” denemesi hiçbir plan, yatırım, diyalog, iyi niyet, gönüllülük olmadan

 

Tutmadı!
Bu akılla seneye de tutmayacak!
Özel okullar kazandıkça kazanacak…

Eşitsizlik hem eğitimde büyüyecek, hem de hayatın içinde…
 


Yüzde 90 öğretmene göre haftada iki “tam gün” verimsiz

Kıbrıs Türk Öğretmenler Sendikası, “Öğleden Sonra İki Gün Eğitimin Değerlendirilmesi”ne yönelik bir anket yaptı, rapor hazırladı. Genel Sekreter Burak Maviş ve Eğitim Sekreteri Süleyman Gelenler'le bir araya geldik, raporun sonuçlarını konuştuk.


Araştırmanın en önemli eksikliği meseleye yalnızca öğretmen gözünden bakılması…
Öğrenciler de var aileler de… Hem öğrenci velileri hem de öğrencilerin dahil edileceği bağımsız bir araştırma tabloyu çok daha geniş görmemize imkan sağlayabilir.


“Tam gün eğitim” tanımını kullanmıyor sendika ve “öğleden sonra iki gün eğitsel etkinlik” diyor.

Araştırma sonuçlarını özetleyecek olursak, en önemli sorun olarak kalabalık sınıflar ve altyapı yetersizliği öne çıkıyor.
Özellikle de beslenme problemleri…
Anket sonuçlarından anlıyoruz ki taşımacılık hizmetine rağmen öğleden sonraları çocukların yarıya yakını okulda kalıyor, evlerine gitmiyor.

Öğretmenlerin yüzde 90’ı haftanın iki günü uygulanmaya başlayan tam gün eğitimin “verimli olmadığını” düşünüyor.
Neredeyse tamamı aslında…
Bu rakama bakarak “bu şartlarda” öğretmenler tam gün eğitimi istemiyor da diyebilirsiniz…

Zor tabii…
Öğretmeni inandırmadan, ikna etmeden ve altyapıya dair yetersizlikleri gidermeden…

“Nasıl mümkün” diyor soruyorum.
“İki ya da üç pilot okulda başlatılması” öneriliyor.
Adım adım ilerlenmesi, okullara yatırım yapıldıkça…

 


Lefkoşa’nın en kalabalık ilkokulu
Güneyde 290 öğrenci, kuzeyde 759!

Kıbrıs Türk Öğretmenler Sendikası heyeti adanın güneyinde “tam gün” eğitim veren kamusal bir okulda gözlem yaptı.

Güneyde şu anda 273 anaokul, 331 ilkokul, 9 özel eğitim okulu, 114 orta öğretim okulu ve 13 mesleki lise yer alıyor.

İlginçtir, raporu Öğretmen Sendikası hazırlasa da hiçbir karşılaştırmada öğretmen rakamları yer almıyor.
En fazla merak ettiklerimden biri “öğrenci-öğretmen oranı” oysa…
Adanın güneyinde kaç öğrenciye, kaç öğretmen düşüyor, kuzeyde bu oran ne?

Geçmişte bir çalışma yapmış, kuzeydeki rakamlardan yola çıkara “Her 10 öğrenciye 1 öğretmen” düştüğünü hesaplamıştım.
Pratikte böyle olmuyor elbette!
Üstelik okullarda “öğretmen eksikliği” yaşanıyor.

 

"Nasıl oluyor da böyle oluyor" sorusuna kimse tatmin edici bir yanıt verememişti.
Çünkü asıl sorun plansızlık!
Bir de “statüko” elbette…


***
Güneyde 142 ilkokul, 78 anaokul ve 8 özel eğitim okulunda “gönüllü” olarak tam gün eğitim verilmesi son derece dikkat çekici bir veri olarak karşımıza çıkıyor.
Uygulama “gönüllülük” esasında olmasına rağmen ciddi bir rakam, önemli bir katılım var.

***
Kuzey güney kıyasında en temel fark sınıflardaki öğrenci sayısı…
Adanın güneyinde ortalama sınıf mevcudu 21 öğrenci.

Lefkoşa’nın en kalabalık iki okulu incelenmiş…
Güneydeki en kalabalık okulun nüfusu 290.
Kuzeydeki en kalabalık okulun nüfusu ise 759.

Güneydeki okulun iki ayrı yemekhanesi var, kuzeyde hiç yok!
Branş sınıfları, etkinlik odaları, çok amaçlı kapalı salon, sözleşmeli uzmanlar, dil terapisti, özel eğitim öğretmenleri güneyin “var”, kuzeyin “yok”ları!

***
Güneydeki okul haftanın dört günü sabah 07:30-15:00 saatleri arasında eğitim veriyor. Çarşamba
günleri ise 07:30-13:05 saatleri arası… Öğle yemeği sırasında öğrencilere 09:30’da okula gelen öğretmenler eşlik ediyor ve birlikte yemek yiyorlar.

Öğretmenler iki ayrı grupta ders veriyor, ilk gruptaki öğretmenler 07:30-13:05 arası okuldalar, ikinci gruptaki öğretmenler ise 09:30-15:00…

 

Öğleden sonra okula devam etmeyi kabul eden öğretmenlere haftada 4 ders indirimi uygulanıyor. Gönüllü okullarda ya öğretmenler ders başına 19 Euro ek ders ücreti alıyorlar ya da sözleşmeli uzmanlar okullara gidip öğleden sonra eğitime devam ediyor.


 


Yemek parasını aileler ödüyor!

Güneyin en kalabalık ilkokulunda 150 kişi kapasiteli 2 ayrı yemekhane var.
Öğrenciler her öğle buradan buluşuyor.

Yemek parasını her öğrenci için aylık 52 Euro olarak aileleri karşılıyor.
Günlük yaklaşık 3.5 Euro…