Kıbrıs mutfağı, Akdeniz'in kalbinde yer alan bu adanın zengin kültürel mirasını ve doğallığını yansıtan eşsiz bir gastronomi deneyimidir. Taze sebzeler, aromatik baharatlar ve denizden gelen lezzetler, adanın güneşi ve toprağının verdiği güçle birleşir. Her yemek, Kıbrıs’ın tarihini ve insanlarını anlatan bir hikaye taşır. Bu mutfak, basit ama derin lezzetleriyle, sofralarda sıcak bir misafirperverlik ve kültürel bir yolculuk sunar. Kıbrıs mutfağı, her tabakta adanın ruhunu hissettirir ve bu yüzden keşfetmeye değerdir.
Lokma
Lokma, Osmanlı İmparatorluğu dönemine kadar uzanan köklü bir geçmişe sahip bir tatlıdır. Osmanlı saray mutfağında kendine yer bulan lokma, zamanla halk arasında da popüler hale gelmiş ve günlük yaşamın bir parçası olmuştur.
Genellikle mayalı hamurun kızartılmasıyla hazırlanan bu tatlı, çıtır çıtır dış yüzeyi ve içinin yumuşak dokusuyla bilinir. Üzerine dökülen şerbet, lokmanın tatlı ve lezzetli olmasını sağlar. Birlikte bir de benim nasıl yaptığıma bakalım…
Malzemelerim
Hamur için
- 3,5 su bardağı un
- 2 su bardağı ılık su
- 1 paket kuru maya
- 1 yemek kaşığı toz şeker
Şerbeti için
- 2 su bardağı toz şeker
- 1,5 su bardağı su
- 3-4 damla limon suyu
Kızartmak için
- Ayçiçek yağı
Nasıl Yapıyorum?
- Lokma için 3,5 su bardağı unu geniş bir kabın içine alıyorum ve ortasını havuz şeklinde açıp, 1 paket kuru maya, 1 yemek kaşığı toz şeker ilave ediyorum..
- 2 su bardağı ılık suyu ilave ederek yoğurmaya başlıyorum. Ele yapışan ve cıvık bir hamur elde edince hamurun üzerini kapatıp, oda sıcaklığında 1 saat mayalandırıyorum.
- Hamur mayalanırken şerbetini hazırlamak için tencerenin içerisine 2 su bardağı toz şeker ve 1,5 su bardağı su koyuyorum. Şeker eriyince limon suyunu ilave ediyorum. Hafif kaynayınca ocaktan alıp, soğumaya bırakıyorum.
- Mayalanan hamuru sıkma torbasına alıyorum.
- Yağlanmış mutfak makası yardımıyla hamurumdan küçük toplar kesip, kızgın yağın içerisinde kızartıyorum.
- Hazır olan lokmaları kevgir yardımıyla alıp soğuk şerbetin içerisine atıyorum. 10 saniye kadar şerbetin içerisinde bekletip bir kaba alıyorum.
- Üzerine tarçın serpip servis ediyorum. (Tarçın tamamen tercihinize kalmış).
Dilihti
Geçmişte hamur yoğurmak tüm Kıbrıslı kadınların ana uğraşlarından biriydi ve ev hanımlarının çeyizlerinden farklı boyutlarda hamur sinileri ve tekneleri bulunurdu. Kıbrıs halkı halen, üretken yapısıyla, yetiştirdiği buğdaydan un elde eden, bu unu ekmek ve çeşitli unlu mamuller üretmek için kullanan, ekonomiye katkıda bulunurken doğal ürünlerle beslenen bir toplumdur. Bu ürünler arasında köy ekmeği, çörek, peksemet, kafes, hellimli zeytin bulla, pilavuna, kabak böreği, tahınlı, taş fırınlarda yapılan kıymalı börekler, dilihti gibi hamur işleri yer almaktadır. Sizlere bu güzel lezzetlerin arasından seçtiğim dilihtiyi tarif edeceğim.
Malzemelerim
Hamur için
- 500gr un
- 200ml su
- Tuz
İç harcı için
- 150gr ince bulgur
- 2 bağ ıspanak
- tuz/zeytinyağ
- 150gr kuru üzüm
Hazırlama şeklim;
Ispanakları kesip güzelce yıkıyorum. Soğanı yağı tavaya koyup hafif pembeleşinceye kadar kızartıyorum. Ispanakları ekleyip solacak kadar tavada kavuruyorum. Bulgur ya da tercihinize göre pirinç ekleyip 2-3 kez karıştırıp ateşi söndürüyorum. Karışımı süzgeç yardımı ile süzelim biraz bekletiyorum ki iyice suyu, yağı süzülsün. Süzülen ıspanaklara üzüm tuz ve baharatları ekliyorum, güzelce karıştırıyorum. Un, tuz ve su ekleyerek hamuru kulak memesi kıvamında yoğuruyorum. Hamuru 1 saat kadar dinlendiriyorum. Avuç içi büyüklüğünde parçalara ayırıyorum. Parçaları yapabildiğiniz en ince şekilde açıyorum. Açtığım yufkalara zeytinyağını sürüyorum. İç harcı döküp yufkaları yuvarlayıp tepsiye diziyorum. Yufkaların üzerine de yağ sürüyorum ki yumuşak olsun. 180 derece fırında üzeri kızarana kadar pişirip servis ediyorum.