Tarım, Doğal Kaynaklar ve Gıda Bakanı Erkut Şahali, suyun işletilmesiyle ilgili detayların ihale sürecinde ortaya çıkacağını, ancak doğru kararlarla elde edilecek yararın çok fazla olacağını söyledi.
Türkiye’den borularla temin edilen suyun yönetimi ve idaresiyle ilgili, bir TV programında yaptığı açıklamalarda Erkut Şahali, “doğru kararlarla yönetilmesi halinde elde edilecek yararın çok daha fazla olduğunu” söyledi.
Bakanlıktan verilen bilgiye göre programda alım garantisi konusunu bir sıkıntı olarak öngörmediğini belirten Şahali, “Anlaşma metinlerine yansıtmadığımız ama sözlü olarak muhataplarımızla konuştuğumuz alım garantisi, parası ödendiği halde kullanılamayacak bir suyu işaret etmiyor” dedi.
DETAYLAR İHALE ŞARTNAMESİNDE NETLİK KAZANACAK
Ankara’da imzalanacak anlaşmanın Türkiye’den gelen suyun nasıl işletilip ve yönetileceğini ortaya koyacağını ifade eden Şahali, detayların “uygulama projesi hazırlandıktan sonra oluşturulacak ihale şartnamesinde ve sonrasında ihaleyi kazanacak olan şirket ya da şirketlerle yapılacak uygulama anlaşmasında netlik kazanacağını” belirtti.
Netlik kazanmamış konularda, “nihai kararlar verilmiş” gibi açıklamalar yapıldığını belirten Şahali, “Yap-işlet devret ihalesinden bahsediyoruz. Özel sektörün finansal kabiliyetlerinden yararlanacak bir sistemden bahsediyoruz. Bugün için bu çerçeve bizim için yeterli olmalı. Süreç doğru yönetildiği takdirde endişeler giderilmiş olacak” dedi.
İHALE SÜRECİ
İhale süreci ile ilgili olarak Tarım, Doğal Kaynaklar ve Gıda Bakanı Erkut Şahali, öncelikle bir uygulama projesi hazırlanacağını ve buna bağlı teknik bir de idari şartname ile uluslararası ihale açılacağını söyledi.
İhale sürecinde, pazartesi günü yürürlüğe girmesi beklenen yeni ihale mevzuatının söz konusu olacağını da kaydeden Şahali, “Dolayısıyla dönemsel etkilere açık bir tüzük düzenlemesi yerine, somut kriterlere bağlı, yeterlilik unsurlarının somut olarak ifade edildiği, Avrupa Birliği (mevzuatlarına) uyumlu bir ihale yasasıyla sürecin tamamlanacağını” ifade etti.
Şahali, nitelikli bir şebekeyle, nitelikli bir suyun verilmesi halinde tüketimin bugünkünün çok ötesine gidebileceğinin, deneyimlerinden görülebileceğini de kaydetti.
“BELEDİYELER SAMİMİ BİR DEĞERLENDİRME YAPMALI”
Belediyelerin sürece katılması veya dışında kalmasıyla ilgili Şahali, “belediyelerin inatlaşarak, peşin hükümlerle tavır oluşturması yerine” değerlendirme yaparken, öncelikle net bir envanter sayımı yapması; sahip olunan su kaynaklarının niteliği, miktarı; sahip olunan şebekenin durumu, kayıp kaçak oranlarını kendi içerisinde değerlendirilmesi gerektiğini vurguladı. Şahali, bu konuların somut verilerle belediye meclislerinde tartışılması halinde belediyelerin doğru sonuçlara ulaşılabileceğine inandığını ifade etti.
“TARIMDA KULLANILACAK SU MEVCUT FİYATIN ÜZERİNDE OLMAYACAK”
Tarımda su kullanımına ilişkin ise Şahali, tarımsal şebekenin ulaşmayacağı bölgelerde, suya erişimi daha güç hale getirecek bir uygulamanın kesinlikle söz konusu olamayacağı güvencesini verdi.
“Üretimi daha zorlaştıracak, üretilenin maliyetini daha da artıracak, dolayısıyla pazarlanabilme ihtimalini zayıflatacak bir koşulu elbette yaratmayız” diyen Şahali, oluşturulacak yeni model ile üretimde kullanılmakta olan sudaki fiyat farklılıklarının ortadan kaldırılacağını ve sabit bir fiyata standart nitelikte ve iyi kalitede bir su temin edilebileceğini belitti.
“Tarımda kullanılacak suyun mevcut fiyatın üzerinde bir fiyata olamayacağının” altını çizen Şahali, yerel suların kullanımıyla ilgili kısıtlılık halinin aslında “mevcut mevzuatın uygulanmasından ibaret olduğunu”, su kaynaklarının bu güne kadar vahşice tüketildiğini ve su fakiri bir ülke bilinciyle hareket edilmesi gerektiğini söyledi.
(tak)