Geçen Cuma, yani tam bir hafta önce 4’lü koalisyonun kurulamayacağını, HP’nin buna yanaşmayacağını, zira Ankara’ya verilmiş bazı ‘söz’ler olduğunu yazmıştım.
Arada parti başkanlarının yemeği oldu, sonra HP ‘rol icabı’ Parti Meclisi topladı. Oradan ‘görüşmeleri ilerletme konusunda Genel Başkan’a yetki’ kararı çıktı.
Kimileri de ‘oluyor bu iş galiba’ diye yorum yaptı.
Oysa olmayacağı daha Erhürman görevi alırken belliydi.
Cumhurbaşkanlığı seçimi döneminde ‘göbek atıp halay çekerek’ ‘hükümetten çekilme kararı’ alan ama asla çekilmeyen, bakanlık koltuklarını terk etmeyen HP’nin UBP ile yeniden bir koalisyon kurması veya UBP’ye dıştan destek vermesi için toplumsal algıda bazı düzenlemeler yapılması lazımdı.
Son bir hafta içinde olup bitenlerin özü budur.
Elbette HP içinde UBP’yle yeni bir koalisyonu istemeyenler de var ama günün sonunda belli ki Kudret Özersay ne isterse hala o oluyor.
Ve anlaşıldı ki 4’lü koalisyonun kurulamamasının baş müsebbibi de yine Özersay çıktı.
***
Hükümeti kurma görevini almış bir parti başkanına ‘sen hükümete girme, parti başkanları bu işin dışında kalsın’ demek, zaten ‘niyet’i belli ediyordu.
HP ‘görüşme yapar gibi’ davranacak, bazı ‘olmayacak’ istekleri masaya sürecek ve günün sonunda ‘denedik ama olmadı, uzlaşamadık’ finaliyle senaryo sonlanacaktı.
Tufan Erhürman’ın Başbakan olmasına karşı çıkmanın yanı sıra ‘Maraş Türk kontrolünde açılsın’ önerisi de kuşkusuz o finalin oluşması için yapılmış bir provokasyondu.
Ama asıl etik dışı davranış, Özersay’ın Mecli Başkanı Teberrüken Uluçay’a giderek “Başbakan sen ol” mealinde bir ‘teklif’te bulunmasıydı.
HP Başkan Vekili Yenal Senin “Biz isim zikretmedik” diyerek kelime oyunu mu yapmaya çalıştı, yoksa Özersay’ın bu ‘vukuat’ından haberi mi yoktu, bilemiyorum.
Lakin sonuç değişmiyor: HP veya partiyi halen fiilen istediği tarafa sürükleyen Özersay 4’lüyü havaya uçurmak için elinden geleni yaptı.
Tıpkı 2018’de kurulan 4’lüyü bozduğu gibi…
***
Bir kulis bilgisi daha var.
İddialara göre ÖZersay Teberrüken Uluçay’la görüşmekle de kalmamış. Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’a da bir teklif yapmış.
Demiş ki ‘Merak etmeyin, 4’lü koalisyon kurulamayacak. Sonra görevi bana verirsiniz. Ben de bir şeyler organize eder, sonra görevi geri veririm. Ersan Saner’e verirsiniz ve benim hazırladığım modelde bir hükümet kurulur…’
Duyduğumda inanamadım, çok da mantıklı gelmedi, hatta ‘Madem Saner kuracak, neden önce Özersay kendisi görev almak istesin ki’ diye de düşündüm.
Cevabı var: İki nedeni olabilir bunun… Birinci ihtimal ‘senaryo biraz daha uzasın da toplumsal algı UBP-HP’ye daha hazır gelsin’ düşüncesiyle yapılıyor olabilir bu teklif…
Ya da Özersay’ın ‘görevi almışken belki hükümeti kurarım da Başbakan olurum’ rüyası…
Tatar-Özersay görüşmesi oldu mu gerçekten, bilemem. Ama yarın görevi Özersay’a verirse Tatar şaşırmam!
Bunlar tahmin tabii…
Lakin tahmin olmayan bilgi şu: Cumhurbaşkanlığı seçimini ve UBP’nin içini dizayn edenler hükümetin oluşumunu ‘şansa’ bırakacak değillerdi!...