Uzm. Psk. Duygu KARAKULAK TAKVİM
Çocuk ve Ergen Psikoloğu
Öğrencilerin iple çektiği yarıyıl tatiline sayılı günler kaldı. Yoğun bir dönemi geride bırakmaya hazırlanan çocuklarımızın karnesi ne anlatıyor ve nasıl bir tatil geçirmeliler? İşte bu yazının iki konusu.
Geçmiş yıllarda karne öncesinde heyecanlı, kimi zaman endişeli bir bekleyiş olurdu. Velilere yönelik uzun uzun paylaşımlar ve tavsiyelerde bulunduğumuzu hatırlıyorum. Ancak yıllar içerisinde e-okul sistemlerinin devreye girerek velilerin notları online olarak takip edebildiği bir sisteme geçildi. Ve karne sürpriz olmaktan çıktı. Sınıfta kalmanın zorlaştığı, notların parlatıldığı bir dönem içerisine girdik. Ve durum böyleyken hem çocuklarda hem de velilerde karneye yönelik heyecanı kaybettik diye düşünüyorum.
Karneler ne anlatır?
Karne, bir dönemin hem çocuk hem de veliler için bir değerlendirme raporudur. Dönem içerisinde nelerin doğru, yanlış veya eksik yapılmış olduğunu özetler. Dolayısıyla notların süreci değerlendirecek şekilde yorumlanması anlamlı olandır. “Kötü” gelen karne karşısındaki tutumumuz kadar “iyi” gelen karneye karşı tutumumuz da bir o kadar önemli.
Kötü gelen karne karşısında, yapacağımız bir aile toplantısı ile önce bir durum değerlendirmesi yerinde olacaktır. Bir sorun olduğunu ortaya koyduktan sonra sorunun kaynağını aydınlatmaya yönelik olmalı bu toplantı. Ve 2. dönem için 1. dönemde yapılan eksiklerin tamamlanmasını hedefleyen bir plan içermeli. Hiçbir çocuk kötü bir karne ile ailesinin karşısına çıkmak istemez. Düşük notların altındaki öğrenme güçlükleri, dikkat eksikliği hiperaktiviteye dair sorunlar, duygusal problemler araştırılarak yeni döneme başlanmalıdır.
Her ne olursa olsun çocuğunuzu başkalarıyla kıyaslamayın. Çünkü kıyaslama çocuğunuzu mutsuz eder, güven duygusunu zedeler, yetersizlik duygusunu ve kaygıyı artırır. Her şeyden önemlisi çocuğunuza neyi, nasıl yapacağına dair bir yol göstermez.
İyi gelen notlar karşısında da aşırı maddi ödüllere gidilmemeli ve hediyelerin alınan notların önüne geçmemesi sağlanmalıdır. Çocuğunuz yüksek notlarla geldiğinde hediye için sevinirse düşük not aldığında da hediye alamayacağı için üzülecektir. Bizim istediğimiz zaten notlarla verilmiş ödüllendirmeye ailenin dikkatini çektiğini görerek ikinci bir teşekkür ve takdiri ailesinden almasıdır. Anne kadar baba da karneye ilgi göstermeli ve yapılacak değerlendirmenin birlikte yapılmasına dikkat edilmelidir.
Karneler değerlendirildikten sonra tatili planlama kısmına geçebiliriz.
Tatili planlamak
Hem veliler hem de çocuklar tatili dolu dolu geçirmek ister. İzin alabilecek veya çalışmak zorunda kalacak ebeveynler için de planlama yapmak, maksimum yarar sağlamayı bize sunar.
Her zaman olduğu gibi tatilde de yapmak istediklerimiz ve yapmak zorunda olduklarımız vardır. Yine bir aile saati düzenleyerek tatilin planlamasını yapabilirsiniz. Bir kâğıdı bir çizgiyle ikiye bölerek “Yapmayı İstediklerimiz” ve “Yapılması gerekenler” diye iki başlık atın. Çocuğunuzdan başlayarak tüm aile üyeleri kendi yapmak istediklerini “Yapmayı istediklerimiz” sütunu altına yazın. Sonra yapılması gerekenler sütununa geçerek o alanı da, yapılacak ders tekrarları, ödevleri, işe gidilecek günlerinizi kapsayacak şekilde yazın.
Planlamayı yaparken dikkat etmeniz gerekenler;
- Tatilin televizyon, tablet, playstationdan ibaret olmamasına, gün içerisindeki dengesine, çocuğunuzun ekranda kaybolmamasına özen gösterin.
- Kitap, tiyatro, sinema, aile ile kaliteli zaman ve ders tekrarını kapsayan bir program oluşturun.
- Öğrenilen bilginin %75’ini 1 haftada, %66’sını 1 günde ve %54’ünü 1 saat içinde unuttuğumuzu biliyoruz. Dolayısıyla yoğun emek sarf ederek öğrenilen o bilgilerin tatilde uçup gitmemesi için tatil ödevleri var. Bunun yanına günde bir saat tekrar eklememiz oldukça verimli olacaktır.
- Çocuğunuza sürekli ders çalış demek yerine, planladığınız saatte masanın başına oturmasını sağlayın.
- Tatilde kurallar ve sınırlar esneyebilir ancak tamamen devreden çıkması okula geri dönüşte büyük bir zorlanma çıkaracaktır. Bu sebeple ekran ve uyku düzeninde aşırı esneme olmamasına dikkat edin.
- Anne baba olarak çocuğunuza verebileceğiniz en güzel şey zamandır. Çocuğunuzla kutu oyunları, bahçe oyunları, piknik, mutfak saati gibi aktiviteleri de programınıza yerleştirin.
Danışanlarıma sıklıkla “Anne ve babanla çok keyif aldığın, unutamadığın bir anını paylaş desem aklına ilk ne gelir?” diye sorarım. Çocukların hafızalarında yer eden anıların etkinlik içerikli olduğunu görüyorum.
“Trodos’a gidip kızakla kaymıştık. Islak kıyafetlerimizi değiştirirken bile çok eğlenmiştik”
“Babamın bana bisiklet sürmeyi öğrettiği park”
“Annemle uyduruk kekimizi yaptığımız o gün”
Genellikle bu sorularda hiçbir danışanım anne-babasının aldığı o çok pahalı oyuncaklarla ilgili bir anıyı paylaşmaz. Dahası tiryakisi oldukları o bilgisayar oyunlarına dair de bir paylaşım gelmez.
Bir çocuğun sahip olabileceği en güzel ve en paha biçilmez oyuncak onunla oynayan anne ve babasıdır.
Her anne-baba çocuğu için işe gidip gelmek zorundadır. Karşılanması gereken ihtiyaçlar arttıkça yoğunlaşan iş tempoları olur. Eve dönüşlerdeyse yorgun ve çocuğa sabır gösterilemeyecek kadar tükenmişlik vardır. Bu çelişkiyi fark edin. Bu sarmalın içinde kaybolmadan durun. Unutmayın ki; Çocuğunuza bırakabileceğiniz en güzel miras mutlu çocukluk anılarıdır.