Osmanlı İmparatorluğu’nun ilk anayasası olan Kanun-i Esasi'nin 18. Maddesi şöyle der:
“Tebaa-i Osmaniyenin hidemat-ı devlette istihdam olunmak için devletin lisan-ı resmîsi olan Türkçeyi bilmeleri şarttır.”
Yani, Osmanlı Devleti’nde işe girebilmek için Türkçe bilme zorunluluğu vardı.
Buradaki ‘Türkçe’, o dönemlerde kullanılan Osmanlıca’ya verilen isimdi.
Kıbrıslı Türkler de uzun yıllar bu dili kullandı. Yaşlıların ‘Eski Türkçe’ dedikleri dil, Arapça’nın ve Farsça’nın etkileriyle oluşan yazı diliydi.
Atatürk’ün ‘harf devrimi’ sonrasında Latin alfabesine geçilince Kıbrıslı Türkler de, İngiliz Sömürge Yönetimi döneminde yeni alfabeye geçiş yapmıştı.
**
Giderek Osmanlılaşma sürecine giren Türkiye’de Eğitim Şurası, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın da yönlendirmesiyle Osmanlıca’nın eğitim sistemine ders olarak girmesini karara bağladı.
Sanki ‘hazır ol’daymışlar gibi, KKTC’de bazı kesimler hiç vakit kaybetmediler, derhal ‘Osmanlıca kursu’ vermeye başlayacaklarını duyurdular!
Akademi Kıbrıs Gelişim Platformu adlı kuruluş, önceki günden itibaren ‘kurs’ duyurularına başladı.
İsteyene Osmanlıca…
İsteyene Kur’an…
**
KKTC bir ‘hukuk devleti’yse ve yasalar geçerliyse eğer, eğitim vermek, ‘kurs’ düzenlemek için gerekli prosedürün izlenmesi ve izin alınması gerekiyor.
Araba sürüş kursları dahil, her türlü kurs Eğitim Bakanlığı’nın izniyle verilebiliyor.
Bakanlığa yapılan başvuru Talim ve Terbiye Kurulu tarafından incelenip sonuçlandırılıyor.
Kurulun izin vermediği kurslar haliyle ‘yasa dışı’ sayılıyor.
Dün ‘Sabah Kahvesi’ sırasında ve sonrasında ortaya çıkan tablo, Akademi Kıbrıs Gelişim Platformu adlı kuruluşun izin için başvuru yapmadığını, böyle bir girişimi gerekli bile görmediğini ortaya koyuyor.
Canlı yayına bağladığımız Platform yetkilisinin sözlerinden bunlar anlaşılıyor.
Eğitim Bakanlığı, yayınımız üzerine sabah saatlerinde harekete geçiyor ve duyurusu yapılan Osmanlıca kursuyla ilgili bir başvuru olmadığını belirliyor. Konu hakkında inceleme başlatılıyor.
İşin ilginç tarafı, tam da aynı dakikalarda devletin resmi ajansı TAK, Akademi Kıbrıs Gelişim Platformu’nun “Bedava Osmanlıca kurs başlattığını” anlatan bir haber yayımlıyor!
Aynı devletin ajansı, ‘reklam’ kokan bildiriden yola çıkılarak yapılan haberde sözü edilen ‘kurs’un yasal olmadığı gerçeğini atlıyor, bakanlık kanadının ne dediğine de bakma ihtiyacı hissetmiyor!
**
Kıbrıslı Türklere dönük ‘toplum mühendisliği çalışması’ sürüyor.
Bir yanda Haspolat’ta Külliye bütün hızıyla göğe doğru yükseliyor, diğer yandan isteyen elini kolunu sallayarak Kur’an kursları düzenliyor, Osmanlıca kursu açacağını duyuruyor, kimi ‘din tüccarları’ kapı kapı dolaşıp toplumda etki yaratmağa çalışıyor.
Bazı ağaçlarda her aşı tutmaz, ama kimilerinin ‘toplumu dönüştürme’ çabalarını da seyretmekle yetinmek olmaz.
Yetkisi olan kim varsa, yetkisini kullanmalı.
Sessiz kalmak, yarın ortaya çıkacak olası ‘karanlık tablo’nun sorumluluğunu taşımaktır!