1 Temmuz 2020 tarihinde ülkeye girişlerin yeniden başlamasıyla 36 günde 50’ye aşkın pozitif vakaya rastlandı. Türkiye’nin yanı sıra, hem Kıbrıs’ın kuzeyi, hem de Kıbrıs’ın güneyinde vakaların artış göstermesiyle yurttaşlar tedirgin artsa da bu bireysel tedbirlere pek yansımadı, kurallara uyma konusunda çağrı yapıldı.
‘Daha kontrollü olmalıyız’ sokaktaki yurttaş, Kıbrıs’ın güneyinde olduğu gibi maske takmanın zorunlu hale gelmesini, bunun denetiminin yapılmasını ve takmayanlara da cezai yaptırımın olmasını istiyor.
Dr. Özcan Hüdaverdi: “Lütfen tedbirimizi bırakmayalım, bu işin şakası yok”
Dr. Gülgün Vaiz: “Can kaybı olmadan maskesiz kapalı ortamlara girme yasağı ve ceza getirilmeli”
Hüseyin ÖZBARIŞCI
Kapanma sürecinin ardından 1 Temmuz 2020 itibariyle ülkeye girişlerin açılmasıyla birlikte Coronavirüs (Covid-19) vakaları yeniden görülmeye başlandı. Vakaların günden güne çoğalmasıyla endişe de artarken, ‘bireysel tedbirler’deki duyarlılığın azalması da korkuttu.
‘Daha kontrollü olmalıyız’ sokaktaki yurttaş, Kıbrıs’ın güneyinde olduğu gibi maske takmanın zorunlu hale gelmesini, bunun denetiminin yapılmasını ve takmayanlara da cezai yaptırımın olmasını istiyor.
Maske takma zorunluluğu var, denetim yok
Bakanlar Kurulu, ülkemizde ilk kez Mart ayında vakaların görülmesiyle bir takım kararlar almış, bu kararlar kapsamında, sokağa çıkan kişilere maske takma zorunluluğu getirmişti. Bakanlar Kurulu, süreç içerisinde bu konuda başka karar üretmezken, maske takma zorunluluğu olmasına rağmen herhangi bir denetim yapılmıyor. İnsanlar da, maske takma konusunda esnek davranıyor.
Öte yandan, Polis Genel Müdürlüğü geçtiğimiz gün yaptığı açıklamada bundan böyle maske takmanın zorunlu olduğunu ve buna uymayan vatandaşların 2 bin TL para cezasına tabii tutulacağını açıklamıştı.
Sosyal mesafe kuralı çiğneniyor
Maske takılmamasının yanı sıra, sosyal mesafe kuralına uyulmaması da, dikkat çekiyor. Türkiye Cumhuriyeti Lefkoşa Büyükelçiliği ve Lefkoşa’da yer alan Sosyal Sigortalar Dairesi’nde geçtiğimiz gün sosyal mesafe kuralına uyulmadığı gözlemlendi. Bunun yanında yurttaşlar günlük yaşamda da sokaklarda kalabalık bir şekilde gezmekten kaçınmıyor.
İşyerleri tedbirlerini alıyor
Coronavirüs vakalarının artmasıyla birlikte esnaf da çoğunlukla toplum sağlığını koruması açısından tedbirler alıyor. Marketler ve bankalar başta olmak üzere birçok işyeri, hem maske konusunda, hem de el temizliği ve sosyal mesafenin korunması açısından tedbirlerini sıkı tutuyor. Birçok işyeri de, kapının girişinde gelen müşterisinin ateşini ölçüyor.
Güneyde maske takmayan 300 Euro ceza ödeyecek
Son günlerde Kıbrıs’ın güneyinde de vaka sayısı artmasıyla Kıbrıs Cumhuriyeti hükümeti bir dizi tedbir almak zorunda kaldı. Güneyde maske takma zorunluluğu gelirken, maske takmayanların 300 Euro ceza ödeyeceği açıklanmıştı. Kıbrıs Cumhuriyeti hükümeti maske takmanın yanında denetimlerini de sıklaştıracağını açıklamıştı.
Uzmanlar uyarıyor…
Dr. Özcan Hüdaverdi: “Lütfen tedbirimizi bırakmayalım, şakası yok”
Girne Akçiçek Hastanesi İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Özcan Hüdaverdi, sosyal medya hesabından açıklama yaparak, kurallara uyma konusunda uyarılarda bulundu.
Hüdaverdi’nin uyarısı şu şekilde;
“13 Mart 2020de Covid-19’a karşı aldığımız tedbirlerin maalesef hiçbiri şu an yok! Türkiye’de bugün vaka sayısı maalesef 1000’li rakamların üstüne tekrar çıktı ve TC sağlık Bakanı ile Bilim Kurulu’ndaki kişilerin ilerleyen günlerde vaka sayısının çok daha artacağından endişeli!
Güneyde günlük vaka sayısı endişe verici! Rehavete kapılıp hayatımızı bu şekilde devam edersek eğer, pik seviyesi demeden ikinci dalgayı yaşamamıza gerek kalmayacak!
Hayatımızı bu şekilde rehavete kapılıp idame etmeyelim lütfen!
Bu işin şakası yok!
Felaket tellalı olarak şahsen ben yalvarıyorum.
Lütfen tedbirimizi bırakmadan;
1-Sosyal mesafemizi koruyalım.
2-Maskemizi takalım.
3-Hijyenimizi uygulayalım”
Dr. Gülgün Vaiz: “Can kaybı olmadan maskesiz kapalı ortamlara girme yasağı ve ceza getirilmeli”
Kardiyoloji Bölüm Şefi, Dr. Gülgün Vaiz sosyal medya hesabından açıklama yaparak, kapalı ortamlara maskesiz girme yasağı uygulanması önerisini yaptı. Vaiz açıklamasında; “Tüm Dünyada ve Türkiye'de vaka sayısı çok arttı. Ülkemizde de vaka sayılarında artma riski var. Can kaybı olmadan maskesiz kapalı ortamlara girme yasağı ve ceza getirilmesini öneriyorum. Gençlerde görülme oranı DSÖ 'ye göre 3 kat arttı. Maskesiz kapalı mekânda bulunmaya CEZA verilmeli. Can kaybı olmadan” dedi.
Yurttaş ne dedi?
Sonay Erhürman: “Daha kontrollü olmamız lazım”
“Bulaş olacak diye korkuyoruz. Oldukça da tedirginiz. İnsanların büyük bir çoğunluğu özelikle gençlik bu kurallara uymuyor. Bence bazı konularda yeniden yasak gelmesi lazım. Yani daha kontrollü olmamız lazım. Bulaş yayılmaya devam ederse bizim için kötü olacak.”
Ferda Özalp: “Tedirginiz ama kapalı da yaşayamazdık”
“Vakaların yeniden gelmesiyle birlikte tedirginiz ama kapalı da yaşanmaz bu da bir gerçek. İnsanlar kurallara çok uymuyor. Bu konuda denetimler artmalı. Bu konuda belediyeler daha fazla etkin olmalı ve bu konuda daha fazla uyarılar yapılmalı. Açıkçası böyle yaşamayı da öğrenmemiz gerekir diye düşünüyorum.”
Nesrin Gözler: “Bence toplum sağlığı her şeyden önemli”
“Vakalar artıyor ve vatandaş olarak ben tedirginim. İlk zamanlarda daha az vaka çıkmıştı ve her taraf kapanmıştı. Şu anda daha fazla vakamız var ve hiçbir önlem alınmıyor. Bence acilen önlem alınması lazım. Mesela ülkeye girişleri bir süre daha kapatmamız lazım. Girişleri açtık zaten ekonomiye de bir faydası olmadı. Bence toplum sağlığı her şeyden önemli. İnsanlar da bu konuda daha dikkatli olmalı ve kurallara uymalı.”
Hüseyin Siner: “İyi durumdayız ama tedbiri elden bırakmamak lazım”
“Ben İngiltere’de yaşıyordum ve yılın başında geldim, Nisan ayında gidecektim, salgından dolayı gidemedim. Londra’daki durum buraya göre çok kötü, öncelikle bunu söylüyorum. Kurallara uyma konusunda inanın ki biz daha iyi durumdayız. Ama yine de tedbiri elden bırakmayıp, kurallara uymak lazım. Eğer kurallara uymazsak, vakaların önüne geçemeyiz.”
Lefkoşa esnafı ne dedi?
Yıldıray Kantar (DMR Optic): “İkinci dalganın gelişi bizlerden kaynaklanıyor”
“Herkes gibi bizler de ister istemez vakaların artmasından endişeleniyoruz. Korunma konusunda ilk etapta iyi gidiyorduk ama vakaların sıfırlanmasıyla birlikte toplum olarak bu konuyu biraz boşladık. İkinci dalganın gelişi bizlerden kaynaklanıyor. Bu süreç bizim satışlarımızı da %80 oranında etkiledi. Daha önceki yıllarda düşüş olmuştu ancak bu kadar olmamıştı. Maskesiz gelen insanları kesinlikle içeriye almıyoruz. Geleni de uyarmak zorundayız.”
Cenk Sağır (Cenk Sağır Kuaför): “Biz elimizden geleni yapıyoruz ama devlet yetkilileri yapmıyor”
“Ben kuaförlük yapıyorum. Bildiğiniz gibi hem kendi sağlığımız, hem de müşterilerimizin sağlığını düşünmek zorundayız. O yüzden oldukça titiz davranıyoruz. Mart ayında kapandığımız zaman vakalar daha azdı ve kapandık. Şimdi günden güne vaka sayımız artıyor ama şu anda kapanmıyoruz. Biz esnaf olarak elimizden geleni yapıyoruz ama devlet yetkilileri bu konuda insanların hayatını hiçe sayıyor. Bence biraz daha kontrollü olunması lazım”
Tarık Tanrıverdi (Çakıl Market): “Maske takmak bence zorunlu hale gelmeli ve bunun denetimi yapılmalı”
“Ülkemize az da olsa birinci dalga geldi ve bu bir süre sonra bitti. Bu süreç içerisinde ikinci dalga gelmesiyle insanlarda bir rahatlık oldu. İnsanlar kurallara uymuyor. Maske takmak bence zorunlu hale gelmeli ve bunun denetimi yapılmalı. Biz dükkânımıza maskesiz almıyoruz ama adam gelip bir su alacaksa, maske de takmıyorsa o suyu vermek zorundayız. Zaten küçük esnafız ve satışlarımız bu süreçten oldukça etkilendi. Biz daha önce böyle bir düşüş görmemiştik.”
Lale Uzun (Modelal Butik): “Hem kendi sağlığım, hem de toplumun sağlığı için elimden geleni yapıyorum”
“Hem kendi sağlığım açısından, hem de işim dolayısıyla oldukça tedirginim. Dükkânıma maskesiz insan almamaya çalışıyorum ve gelen müşterimin temiz olmasına özen gösteriyorum. Kıyafet denemek yasak olduğu burada deneme yaptırmıyorum. Yani hem kendi, hem de toplumun sağlığı açısından elimden geleni yapmaya özen gösteriyorum. Ülkeye girişler konusunda daha kontrollü olabilirdik. Bence henüz zamanı geçmiş değil, bir takım tedbirler alabiliriz. Satışlarımız süreçten dolayı oldukça düştü, daha önce de kötü dönemler olmuştu ancak bu en kötüsü diyebilirim.”
Hasan Fidanboylu (Yeşim Eczanesi): “Maalesef bizim sağlığımızı düşünen yöneticilerimiz yok”
“Vakaların artmasından dolayı oldukça tedirginiz. Çünkü uzun bir süredir pandemiyle uzun süredir uğraşıyor. Dünyadaki bazı ülkelerin yöneticileri pandemi konusunda vatandaşlarını düşünüyor, düşünmeyenler de var. Maalesef ülkemizde, bizim sağlığımızı düşünen yöneticilerimiz yok. Böyle bir süreçte özellikle pandemi hastanesi konusunda hiçbir somut bir adım atılmadı. Yöneticilerimizin, ‘iyi gidiyoruz’ diyerek bu konuda bir girişim yapmaması sayesinde insanlarımız da, kurallara uyma konusunda bir rahatlık yaşıyor. En basit haliyle İlk vaka çıktığı zaman vatandaşlar maske ve dezenfektan alabilmek için eczanelere akın etmişti. Şimdi, her yerde maske ve dezenfektan var ve her istediğiniz zaman bunlara ulaşabilirsiniz. Bence devletin maske konusunda derhal bir adım atması ve maske takmayanlara cezai yaptırım uygulaması lazım.”