“Tek Çare Federasyon” çığlığı bir “normalleşme” talebidir.
Niye rahatsız oluyorlar?
“Olmazsa, ölürüz” değildir.
Ölmeyiz.
Bunun için mi sevinmeliyiz?
* * *
Çözümsüzlük koşullarında bugünü iyileştirmek mümkündür.
Ama yetmez.
Gelecek belirsizdir.
Ve içimizi kemiren işte bu belirsizliktir.
* * *
“Tek Çare Federasyon” sürdürülebilir bir geleceğin canla, başla, akılla, umutla tarifidir.
Yine de “tek çare” değilse!
Peki çare nedir?
44 senede 44 hükümet modeliyle niye bu çare üretilememiştir?
* * *
“Federal Kıbrıs” her meseleyi çözüme bağlamak değildir.
Ama “çözümsüzlük” Kıbrıslı Türkler için başlı başına bir meseledir.
* * *
“Tek yol çözüm”dür çünkü…
Diğer yollar dünyaya çıkmıyor.
* * *
“Bu düzen çözüm olmadan değişmez” demek, “hiçbir şey olmaz” anlamına gelmiyor.
Oluyor.
Ama yetmiyor!
* * *
İstikrarlı bir paraya sahip olabilir misin, çözüm yoksa?!
Toprağı gerçekten senin yapabilir misin?
“Söz”ün kime yeter, “iraden” neye?
* * *
Evimizin önünü süpürebiliriz.
Bak, süpürmüyor kimse.
Pis!
Evet, süpürebiliriz.
Ev bizimse (!)
* * *
Çok daha dürüst yönetebilirsin...
Samimi, iyi niyetli...
Adaletli ve eşitlikçi...
Yine de...
“Çözüm” yoksa “yok” gibisin!
* * *
“Tek Yol Federal Kıbrıs” diyenlerin bir önermesi var.
Demeyenlerin ne?
* * *
44 senedir bu koşullar var.
Garantörse garantör...
“Devlet”se devlet var...
Meclis var... Elçilik var...
Egemenlik “kayıtlı, şartlı” var.
Asker var... Barikat var...
Niye olmuyor?
* * *
“Tek Yol Federal Kıbrıs”a öfkelisiniz ya…
Sizinki de “Tek Yol”u anlatıyor.
Ve bu yol yıllardır hiçbir yere çıkmıyor!