“Temaslının temaslısıydı, uzaktan baktık”

43 yaşında Covid’e yenilen Hatice Düzova toprağa verildi, eşi YENİDÜZEN’e konuştu. Temaslının temaslısı olarak gittiği karantina otelinde eşine son seslenişi “Çok yorgunum, ağrılarım var konuşamıyorum” oldu.

Acılı eş Ahmet Düzova anlatıyor:

“Şubat ayında eşim temaslının temaslısı olarak tahlil yaptırmak için hastaneye gitti. Kendi arabasına bindi ve gitti. Hastaneye gitti, tahlil yaptı, filmleri çekildi ve otele yerleşti. Gözetim altında dördüncü gününde eşim rahatsızlandı.”

“Kimseyi suçlama gibi bir derdim yok ama karantinada o iki günlük sürede, erken müdahale edilmiş olsaydı eşim bugün toprak altında değil, hayatta olacaktı.”

“Canlar gidiyor, evlerin ışıkları sönüyor bu yaşananlardan ibret alın, ders çıkarın; bakın oradaki insanların sağlıkları ile ilgilenin duyarlı olun.”

“Eşimin üstüne bir toprak atamadık, dozerle defnettiler. Onun son yolculuğuna uzaktan baktık.”

 

Devrim DEMİR

Şubat ayında temaslının temaslısı olarak karantina oteline giden, kaldığı sürede pozitifleşerek durumu ağırlaşan ve önceki gün hayatını kaybeden 43 yaşındaki iki çocuk annesi Hatice Düzova, dün son yolculuğuna uğurlandı.

1 Mart’tan itibaren ağırlaşarak yoğun bakıma kaldırılan ve önceki gece geç saatlerde hayatını kaybeden Düzova, dün Gönendere köyünde defnedildi.

Ailesi ve yakınları cenaze töreninde gözyaşlarına hâkim olamadı. Geride iki çocuk bırakan genç kadın, pandemi kurallarına uygun şekilde defnedildi.

Adanın kuzeyinde Covid-19’dan hayatını kaybeden en genç ikinci hasta olarak kayıtlara geçen Hatice Düzova’nın eşi Ahmet Düzova büyük üzüntü yaşadıklarını halen inanamadıklarını söyledi.

YENİDÜZEN’e konuşan gözü yaşlı eş Ahmet Düzova, karantina otelinde eşinin iki gün yüksek ateşi olduğunu o süreçte kimsenin ilgilenmediğini öne sürdü.

Düzova, “İş işten geçti ama eşim ihmalden öldü. Hiçbir şeyi yoktu, hastaneye arabaya binerek kendi gitti, ayakları ile gitti tabutla çıktı” sözlerini kullandı.

“Temaslının temaslısı olarak gitti”

Acılı eş, Ahmet Düzova’nın anlattıkları şöyle:

“Şubat ayında eşim temaslının temaslısı olarak tahlil yaptırmak için hastaneye gitti. Kendi arabasına bindi ve gitti. Hastaneye gitti, tahlil yaptı, filmleri çekildi ve otele yerleşti. Gözetim altında dördüncü gününde eşim rahatsızlandı. Bir gün üşütme, bir gün yüksek ateş kimse ilgilenmedi. Oğluma ‘doktoru aradın mı’ dedim, ‘evet baba’ dedi çocuk ama kimse gelmedi. İş işten geçti, eşimin, çocuklarımın annesinin ölümünde ihmal var biz buna kanaat getirdik.

“Ne yaşandıysa karantina otelindeki ihmalkârlıkta yaşandı”

“15 yaşındaki oğlum ve 20 yaşındaki kızımın testi pozitifti. Eşim oğlumla birlikte aynı odada kalıyordu. Kimseyi suçlama gibi bir derdim yok ama karantinada o iki günlük sürede, erken müdahale edilmiş olsaydı eşim bugün toprak altında değil, hayatta olacaktı. Ne yaşandıysa o karantina otelinde yaşandı, yaşadığı neyse hastalık ciğerlerine indi, günler sonra hastaneye sevk edildi.”

“Ayakları ile gitti, tabutla çıktı. İnanamıyorum, olanlara anlam veremiyorum”

 Eşinin yaşadığı iki günlük rahatsızlık süresinde karantina otelinde ciddi bir ihmalkârlık olduğunu savunan gözü yaşlı eş Ahmet Düzova, karantina otelinde oğlu ile sürekli telefonda görüştüklerini, çoğu zaman görüntülü de konuştuklarını ama eşinin üşütmeleri olduğu için yorganlara sarılı bir şekilde yattığını gördüğünü ifade etti.

Düzova, eşiyle görüşmesinde hastaneye gitmek için karantina odasından dışarıya çıkarıldığını, iki saat beklediğini ancak hastaneye ertesi gün götürüldüğünü söyledi.

Ahmet Düzova, yaşadıkları süreci şöyle anlattı:

“Ne olduysa o karantinada eşim için, çok geç kalındı. Bir iki gün konuşmaya çalıştım, boğularak konuşuyordu benimle. Olanlara inanamıyorum, ayakları ile arabası ile hastaneye gitti, tabutu çıktı. Aklım almıyor, anlamayacağım, eşimin hiçbir sağlık sorunu yoktu, sigarası, alkolü yoktu” dedi.

“Canlar gidiyor, evlerin ışıkları sönüyor… İbret alın, duyarlı olun”

Artık söyleyecek hiçbir şeyin olmadığını kaydeden Düzova, eşinin gidişi ile geride 15 yaşında bir erkek ve 20 yaşında genç bir kız çocuğu kaldığını kaydetti.

Lefkoşa Pandemi Hastanesi’ne gidildiği zaman geç kalındığını savunan Ahmet Düzova, karantina otelinde yaşanan ihmalkârlığın faturasının canlarla ödendiğini söyleyerek, “Karantina otelinde eşim geçirdiği iki günlük rahatsızlık sürecinde bakılsaydı ölmeyecekti. Canlar gidiyor, evlerin ışıkları sönüyor bu yaşananlardan ibret alın, ders çıkarın bakın oradaki insanların sağlıkları ile ilgilenin duyarlı olun ” ifadelerini kullandı.

“Eşimle 20 gün önce konuştum. Ağzından iki cümle çıktı çok yorgunum, konuşamıyorum”

Eşi Hatice Düzova ile en son 20 gün önce konuştuklarını anlatan Ahmet Düzova, sesinin çok bozuk olduğunu, oğlunun telefonundan yattığını gördüğünü söyledi.

Düzova, “Sabır istiyorum hem kendim, hem çocuklarım için. Sağlıklı bir kadını, hayat arkadaşımı 20 gün içinde kaybettik. En son 20 gün önce konuştuk, bana çok yorgunum, konuşamıyorum ağrılarım var dedi. Boğula boğula sesini duydum bir daha da ağzından bir cümle duymadım.”

 “Hastane ve otel arasında ciddi kopukluk var… Söz konusu ihmaldir”

Eşinin ölümünde ‘İhmal’ olduğu düşüncesine vurgu yapan Ahmet Düzova, söz konusu karantina otellerinde giriş çıkış ve özellikle hastaneye sevk konusunda ciddiyetsizlik olduğunu ileri sürdü.

Hastane ve karantina otelleri arasında ciddi kopukluk olduğuna vurgu yapan Düzova, “Eşimin bir rahatsızlığı olsaydı ve tedavi görüp hayatını kaybetmiş olsaydı bu kadar üzülmezdim belki. Ayakları ile gitti ama bir daha evine dönemedi. Söz konusu ihmaldir, eşimin ölümünde ihmal var. Eşim 1 Mart tarihinde yoğun bakıma girdi, doktorlar bana sürekli bilgi verdi, ama hiç iyi bir şeyler öğrenmedim bu süreçte. Doktorlar bana çok yardımcı oldu, bilgi verdiler ama neye yarar eşimi kaybettik. Karantina otelinden aldıklarında iş işten geçmişti, elimde sadece ölüm raporu kaldı” dedi.

“Son yolculuğuna uzaktan baktık”

Gönendere köyünde dün son yolculuğuna uğurlanan 42 yaşındaki Hatice Düzova, pandemi kurallarına uygun defnedildi. Cenazede sadece birinci derece aile yakınları mezarlık içinde yer alırken, çok sayıda seveni de cenazeye uzaktan baktı.

Acılı eş Ahmet Düzova’nın, “Eşimin üstüne bir toprak atamadık, dozerle defnettiler. Onun son yolculuğuna uzaktan baktık” sözleri ise yürekleri dağladı.

42 yaşında Covid-19’dan hayatını kaybeden iki çocuk annesi Hatice Düzova’nın cenazesinde ailesi gözyaşlarına boğuldu

Hatice Düzova, pandemi kuralları gereği tabutla defnedildi, üzeri kireçlendi

Düzova’nın defnedilişini ailesi, çocukları uzaktan izledi

İlgili Haberler

Özel Haber Haberleri