BİR ENDİŞE
Halkın Partisi’nin ‘temiz siyaset, temiz toplum’ söylemleri hep kulaklarımda… Birçoğumuzun da öyledir eminim.
Seçim propagandası sürecinde gezip gezip ‘temiz toplum - temiz siyaset’ sözü veren Halkın Partililerin o kadar çok diline dolanmıştı ki bu söylemler ve peşi sıra gelen ‘iddialı’ çıkışlar, haliyle beklenti de o denli yükselmişti, özellikle de bazı kesimlerde.
Çok sayıda seçmen de kulağa çok hoş gelen bu vaatlere kapılıp destek vermişti HP’ye tabii ki…
Halkın Partililerin adının ‘Temiz Toplumcular’a çıktığı o günlerde, bu iddialarını eleştirenler, hatta ‘fabuloso’ esprisi ile takılanlar dahi bu kadarını beklemiyordu ama sanırım günün sonunda.
4’lü Hükümeti, ‘Cumhurbaşkanlığı seçimi’, ‘4’lü Hükümet’te etkili ve öne çıkan isim olamama’ gibi sebeplerle gözünü kırpmadan bozanların, ‘asla’ dediği UBP ile Hükümet kurmasıyla başladı sanırım en büyük kampanya da.
Kampanya derken kimse yanlış anlamasın, ‘Temizlik Kampanyası’ demek istedim aslında.
Maronit’ti, Maraş’tı derken unutulan ‘somut’ vaatler, bir tek Özgürgün’ün dokunulmazlığında hayat buldu bugüne kadar.
Ortağı olan partiyi karıştırmak pahasına sadece bu konuda ısrarcı oldu HP, çoğu dağılan kitlesinden geriye kalanlara ‘defalarca’ verdiği sözü tutmak için Özgürgün’de diretti.
Peki ya diğerleri?
Geçtiğimiz hafta başında ‘sınırsız kumarhane açma izni’ne ilişkin düzenleme içeren Şans Oyunları Yasa Tasarısı geldi Meclis Genel Kurulu’na…
UBP- HP Hükümeti’nin Meclis’e, hem de ‘ivedilik istemi’ ile getirdiği ‘ilk yasalardan’ biri bu oldu…
Yasallaşması durumunda, mevcut yasadaki ‘Ülke sınırları içerisinde EN FAZLA 5 (BEŞ) TESİSE ÖN İZİN verilebilir’ maddesinin kaldırılmasını öngören maddesi yasadan ÇIKARILACAK.
Yasa kurallarına uyulması koşuluyla Bakanlar Kurulu’nca her 3 yılda bir yenilenen Şans Oyunu Salonu Ruhsatı ve Şans Oyunu Salonu İşletmecilik Ruhsatları için de bu süre 30 YIL’DA BİR OLACAK.
Muhalefetin YDP’si, CTP’siyle karşı çıktığı Yasa Tasarısı, Hükümet’in büyük ortağı UBP tarafından ‘hunharca’ savunuldu.
Tasarı’nın Genel Kurul’da tartışıldığı gün tavrı en çok merak edilense ‘sessizlikleri’ ile dikkat çeken HP’lilerdi…
HP Kanadı’ndan kürsüye ilk olarak, Grup Başkan Vekili Hasan Topal geldi… Topal da sadece ‘kendi düşüncem’ diyerek ‘Casinoların havaalanına yakın bir yere toplanması’ fikrini paylaştı.
Topal, CTP Milletvekili Armağan Candan’ın ‘Bet ofislerini kapatacağız’ diyerek Hükümet’e gelen bir parti olarak, casinolara ilişkin izinleri sınırlandıran düzenlemeleri ortaya kaldıracak Yasa Tasarısı’na yönelik bakışınız nedir, bu yasal düzenlemenin ortağı mısınız?” sorusuna ise“Tek başına iktidar olsaydık kapatırdık. O irade şu anda yok bizde” demekle yetindi.
Bir süre sonra kürsüye gelen HP Genel Başkanı Kudret Özersay’ın, Candan’ın bu sorusundan oldukça rahatsız olduğu her halinden belliydi.
Casino meselesi ile ilgili olarak düzenleme yapılması düşüncesinde olduklarını ifade eden Özersay, bet ofisleri ile ilgili düşüncelerinin değişmediğini, toplumda sosyal yara oldukları için kapatılması gerektiğini düşündüklerini söyledi.
Özersay’ın seçim sürecinde,“bazı siyasiler bundan rant elde edecek ve ceplerini dolduracak diye mahalle aralarına kadar girişlerine izin verilen bet ofislerin gençlerin geleceği açısından önemli bir tehlikedir, biz buna müsaade etmeyeceğiz” ifadeleri de hem akıllarda, hem de arşivlerde hala.
Kimse söylemese de herkesin bildiği ‘KKTC Vatandaşları’nın casino düşkünlüğü’ gerçeği ortada iken, bu hassasiyetin casinoların için de geçerli olması gerekmez mi aslında?
Kaldı ki 4’lü Hükümet döneminde Maliye Bakanı Serdar Denktaş’ın dile getirdiği ‘casinolara KKTC vatandaşlarının da girebileceğine ilişkin bir çalışma’ya, ‘asla katta’ türünden karşı çıkan Özersay’ın başka açıklamaları da var bu konuda.
O dönem, “Başka bazı tedbirler yanında üzerinde durmamız gereken şeyin kendi vatandaşlarımızın casinoya girişini sağlamak değil, casinolardan gerek işletme izni, gerekse ciroları üzerinden daha fazla vergi alınması ve online denetimin devreye konulması olduğunu düşünüyorum” diyen Özersay’ın, bu dönem sadece ‘yeni casinolar açılmasını önünü açacak’ bir yasaya ortak olması çelişki değil midir oysa?..
Kaldı ki bet ofislerini kapatmaya yönelik de bir adım atılmadı hala.
‘Bet ofisleri kapatacağız’ diye görev talep edenler, göreve geldiğinde ‘sınırsızca casino izni verilmesi kapısını açacak’ yasayı Meclis’e getiriyorsa, ‘temizleyeceğiz’ söylemleri, ‘halı altına dahi süpüremiyorken’ korkutuyor artık kanımca.
BİR ALINTI: Dünya genelindeki şirketler yavaş yavaş haftada dört gün çalışma modeline geçiş yapıyor. Yapılan araştırmalara ve deneylere göre bu yeni modelin verimliliği arttırdığı ve tükenmişlik sendromu ile stresi de azalttığı görülüyor. (Çağla AKDOĞDU)