ANKET
Geçtiğimiz günlerde bir anket yayınlandı. Ankette ordu en güvenilir kurum, medya da en güvenilmez kurum olarak belirlendi. Göç Kimlik ve Hak Çalışmaları Merkezi, AB Sivil Toplum Destek Projesi kapsamında yapılan ankette 500 kişiye sorulmuş. “Bu sorular Kıbrıslı Türklere soruldu ve böyle bir sonuç çıktı” deniyor ama Kıbrıs Türk kültüründe en güvenilir kurumun ‘ordu’ çıkması gibi bir sonucu çıkartacak bir süreç yaşanmamıştır. Anket, Türkiye kültürünü yansıtan bir sonuç çıkardı. Ankete katılan 500 kişinin gerçekten Kıbrıslı Türk olup olmadığı kuşku yaratıcı… KKTC uyruklu olarak bakılırsa da böyle bir sonuç doğabilir. Ordu’nun toplumlar nezdinde güvenilmez olduğunu ispatlamak için değil ama Kıbrıs Türk kültüründe hiç anımsamadığım böyle bir sonucun çıkmasında (eğer çıkmışsa) başka unsurların rol oynadığını düşünürüm ve bunda da ısrar ederim.
Öte yandan en güvenilmez kurumun medya olması gibi başka bir ilginç sonuç daha var ki bunun gerçekliği olabilir… Bu da ‘her dönemin, her iktidarın basın-yayın organları’ olmasından! dolayı ortaya çıkan bir sonuç olabileceğine inanıyorum. Her kurumda değil ama bazı gazetelerin veya televizyonların sahibi olan iş insanının, patronların iş ilişkileri nedeniyle basın-yayın organını çıkar ilişkileri doğrultusunda kullanması bu sonucu çıkarmış olabilir. Yine de bu sonucun çıkmasında örneklem olarak alınan 500 kişinin kültürel yapısının büyük rol oynadığını düşünüyorum.
ELEKTRİK ZAMMI
Elektriğe %20 zam geldi. Ek zamlarla birlikte bu zam %36’ya kadar çıkabilecek. Toplumun her kesiminden tepkiler geldi. Esnaf çadır eylemine gidiyor. Çadırda nöbetleşe olarak kalacaklar, nöbet tutacaklar. Sanayiciler açıklama yaptı, “insafsızlık” dediler. Ticaret Odası zam açıklanmadan duyumlarını dile getirdi, bunun doğru olmadığını hükümetin açıklamasını istedi ama hükümet yanıtını zammı %20 açıklayarak verdi. Otelciler Birliği de tepki gösterdi elektrik zammına… Bu tepkiyi gösterirken de üyelerini yapılacak eylemleri görüşmek üzere 16 Kasım’da görüşmeye çağırdı. İyi de neden 16 Kasım? Arada bayram var, işleri yoğun diye olsa gerek ama zam beklemez ki! Yani bu eylem görüşmesini yapmak için bir-iki saatlik zaman bulamazlar mıydı?
Sanayiciler ve Ticaret Odası… Tepkilerini gösterdiler ama bunun ötesinde ne var? Eylemler var mı yoksa yazılı bir açıklamayla mı kalacaklar? Esnafın çadır eyleminden başka bir eylem biçimi ortaya koyarlar mı yoksa Esnaf’ın çadırında onlar da nöbete dururlar mı? Elektrik zammına karşı daha yığınsal, daha organize, daha etkin ve birliktelik içeren eylemler mutlaka ki haklı tepkiye güç katacaktır.
KADIN DUYARLILIĞI
Ve CTP-BG Kadın Örgütü… Son günlerde göze çarpan çalışma biçimlerinden biri KTHY eski çalışanlarına gıda yardımı yapılması… Aylardır sokakta ve işsiz kalan KTHY eski çalışanlarının artık sembol olmuş direniş çadırlarına böyle bir gıda yardımının yapılması kadının duyarlılığını da göstermek açısından önemliydi. Başbakanlık ışıklarında elektrik zammına karşı fenerlerle yapılan eylem de yine kadının duyarlılığını hemen ve zamanında ortaya koydu. Otelciler gibi “16 Kasım’da toplanalım da ne eylem yapacağız konuşalım” gibi rahat! bir tavır içine girmeden tepkiyi hemen ortaya koymanın gerekliliğini gösterdiler. Bu yüzden CTP-BG Kadın Örgütü zamanında kadın duyarlılığını gösterdiği için oldukça puan toplamıştır.