Yaş ilerlediğinde başka heyecanlar başlar… Örneğin bizim de yaptığımız gibi çocuklarımızı nişanlamak, başka bir yolculuğa hazırlamak…
Pandemi koşullarında bu işler biraz daha zor, yorucu ama yine de güzel günler…
Ben Dome Hotel’in muhteşem ev sahipliğini yazmak istiyorum birkaç cümleyle… Aile arası ve gençlerin arkadaşları ile birlikte yaptığımız nişan için süreç başladığından beri “acaba nişan nasıl geçecek, gecede bir aksaklık, bir sorun yaşanacak mı?” endişesini yaşamadım.
Çünkü Dome Hotel’in tecrübesine güveniyordum. Beni yanıltmadılar hatta beklentimin de üstünde bir gece yaşattılar. Bir organizasyonda tecrübe ve tabii ki profesyonellik büyük önem taşıyor.
İçim rahat gittim nişana ve gece süresince ve geceden ayrılırken aldığım memnuniyet mesajları beni oldukça mutlu etti, bu memnuniyeti ve aynı konuda bana iletilen mesajları gece boyunca orada duran, her şeyle ilgilenen, bizi ve konukları memnun etmeye çalışan Hotel Müdürü Tolga Demiral’a gece sonunda bizzat iletip teşekkür ederken, Hotel YK Başkanı Bayram Karaman ve Hotel personeline de bu satırlardan şahsım ve ailem adına teşekkürlerimi iletmek isterim.
Dome Hotel, çalışanlarının öncülüğünde hizmet üretip konuklarını memnun etmeye çalışıyor ve bunu da çok güzel yapıyor. Dome Hotel’e ihtiyacımız var. Dome Hotel benzeri çalışanların sahipliğinde yerlerin çoğalması, hem işin sahiplenilmesi hem de konukların en iyiyi alabileceği hizmetin artması anlamına geliyor.
Sevinçli gecemizi daha da sevinçli, güzel ve muhteşem yapan Dome Hotel’e teşekkürler.
Aşı ve vicdan
“Covid-19 testleri artık yapılmasa da olur!”
Ben demiyorum ama hükümetin testlerle ilgili kararları bu anlamı çıkarıyor.
PCR testi yapılma zorunluluğu bazı durumlar hariç ortadan kalkıyor. “Antijen yeterli” diyor ‘dibelik azınlık atama hükümetimiz’ ama belirlenen aralıklarda olması gereken antijen testinin ücretsiz olması gerektiği ile ilgili karar da şimdilik yürürlükte değil gibi…
Bazı yerler antijen testini de ücretli yapıyor.
Belediyelerden de test yapma uygulamasını kaldırınca az sayıda test yapılabilecek özel merkezlerde kuyruklar uzadı da uzadı.
Yurt dışına çıkacak insanlar veya çalıştığı iş gereği zorunlu olarak test yaptırmak zorunda olanlar, kuyruklar sırasında sinir küpüne dönmüş durumda sitemlerini yüksek sesle belirtiyorlar.
Yeni uygulamayla 15-20 binlerden 6-7 binlere düşen günlük test sayısına rağmen vakalarda düşüş yaşanmıyor.
Aşısız olanların bu vakaların yüksek olmasında büyük payı olduğu söyleniyor. Hastaneye ve yoğun bakıma yatışlarda da bu aşısız oranı yüksek rakam şeklinde yansıyor açıklamalara…
Artık komplo teorilerinden kurtulup aşılıları da tehlikeye atacak kendince protestolardan uzaklaşmak gerekiyor. Aşısız olmanın bir nedeni de korku ise, umarım ki pozitif olmazlar ama olmaları durumunda nasıl, neden korkulması gerektiğini yine umarım anlamak zorunda kalmazlar.
Zaten hükümetimiz icraatlarıyla vaka sayısını artıracak işler yaparken ve sürü bağışıklığı kararını verdiği belli iken bir de aşısız kalmaya karar verenlerin bu vaka sayılarına katkıda bulunmaları vicdanlarında nasıl bir yer tutar acaba!
Bir an önce vicdanlarındaki muhasebeyi yapmalarında yarar var.
Bir garip tabela
Son anda fark ettim ve duramadım. Oysa ki hemen bunu sosyal medyada paylaşıp sormak istiyordum, bu parlak zekânın kimden çıktığını!
Yolda giderken düşündüm; Hemen bu tabela sosyal medyada patlar, herkes dalgasını geçer ama geç kaldım artık…
Öyle de oldu; Yoldan geçen herkes benim gibi düşündü ama benim gibi geçerken değil, önceden fark etti ve sosyal medya daha ben varacağım yere varamadan patladı.
Tüh, kaçırdım!
Gerçekten neydi o tabela? ‘Neydi’ diyorum çünkü o kadar dalga geçildi ki iki gün sonra hemen kaldırıldı.
Bakanın kendisi bile tabelayla dalga geçer gibi konuştu;
Sosyal medyadaki tabela yorumunda olduğu gibi “Yüroyu atın ve Girne’ye gidin” dedi.
Tabelanın tuhaflığı aslında yolun tuhaflığından ortaya çıktı. Girne-Lefkoşa yolundan Lefkoşa’nın kuzeyine ayrılan çevre yolunun aslında Gönyeli tarafına da geçmesi gerekiyordu ama onun da parası kadar! diye herhalde, orada bırakıldı. Mağusa tarafından gelen ve Girne’ye gidecek olanlar, mecburen Gönyeli çemberine doğru 2 km gitmek ve “yüroyu attıktan sonra” Girne’ye gitmeleri gerekiyor.
Yine öyle ama bunu anlatan tabelanın tuhaflığı ortadan kalkmış oldu.
Trafik tabelaları arasında dünyada bir ilkti. Tarihe geçmiş oldu.
Bir de bu sayfaya alalım ki arşivde de yer alsın.