Teşhis

Tayfun Çağra

Gazze’de silahlar patlamaya devam ediyor…

Son durumda saldırının Hamas tarafından başlatıldığı söyleniyor. İsrail de fırsat bulmuş gibi bombalarını Filistinlilerin üstünde patlatmaya neredeyse dünyanın önemli bir kısmının ve özellikle ABD destekli devam ediyor…

Tabii şimdiki “durumda o başlattıydı, diğeri devam ettirdiydi” tartışmasından öte bu trajik sürecin nasıl bitirileceği üzerinde yoğunlaşılması gerekiyor.

Bu kötü durum şimdi bitirilmeli ki uzun yıllardır süren çatışma sürecinin ve şimdi doruğa çıkan ölümlerin ve savaşın sebeplerinin üzerinde durulabilsin.

Çünkü bir hastalığın nedenini bulmadan, o hastalığa teşhis konmadan yapılan pansuman tedbirler o hastalığın tekrar hortlamasını engelleyemez ne yazık ki…

Ortadoğu uzmanı değilim, Filistin-İsrail gerilimini derinlemesine analiz edebilme bilgim yok ama herkesin görebildiği, yakın tarihten bildiği, görememişse de okuduğu kadarıyla Filistin’de yaratılan ve bugüne gelen sürecin başlangıcını az çok yorumlayabilmek mümkün.

İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra Yahudilere Ortadoğu’da Filistin topraklarında kurdurulan İsrail sonrası gerilim hiç bitmedi.

Sürekli çatışmalar, ölümler devam ederken silah tüccarları ve Ortadoğu’dan çıkarları olan ülkeler, diğer Ortadoğu ülkelerindeki gerilimler gibi bu bölgedeki gerilimden de kendi çıkarları için yararlanmaya devam ettiler. Giden canlar, onların ceplerini doldurmalarına engel olmadı, hatta daha da ceplerinin dolmasını sağladı.

İki ailenin kan davasında olduğu gibi iki devletin veya oluşumun da aralarında kan davası devam etti.

Biri saldırıp öldürüyorsa, zarar veriyorsa, diğeri karşılık verdi.

Bu karşılıklı saldırılar, giden canlar, silah tüccarlarının ellerini ovuşturmalarına, keyiflerine keyif katmalarına neden oldu.

Şimdi biter mi?

Gelen bu trajik günler, ellerinde güç bulunduranların savaşı bitirmelerine neden olur mu?

Bir hesaplaşma yapılmasını sağlar mı?

Sınırlar yeniden çizilir mi?

Bilemiyorum ama Kıbrıs’ta taşıdığımız ve yeşermesini beklediğimiz umut, söz konusu savaş bölgede başka yerlere de sıçramadan, umarım Ortadoğu’da barışı getirecek adımlar attırır.


Kurunun yaşı ve hasta!

Nasıl bir yöntem bulunur bilemem ama ‘reçete yolsuzluğu’ ile ilgili süreçten hastaların mağdur olmadan çıkarılması gerekiyor.

Var olan durumdan dolayı şimdi doktorlar reçete yazmaktan kaçındıkları için sigortadan yararlanan hastalar şimdilerde ilaçlarını sigorta indirim haklarını kullanamadan tam ücret ödeyerek almak durumunda kalıyorlar.

Bu durumda olan ve sürekli ilaç kullanmak durumunda olan hastaların büyük bir çoğunluğu da yaşlı, rahatsız ve hatta yatalak hastalar…

Bulunacak yöntem yaşlı ve yatalak hastaları nasıl etkileyecek?

Her ay yataktaki hasta, bir şekilde doktora gidip muayene mi olacak?

Veya kronik hastalığı olan, örneğin benim gibi sürekli tansiyon hapı kullanmak durumunda olanlar her ay doktora gidip vizite parası da ödeyip reçete mi alacak?

Kurunun yanında yaşın da yandığının görüldüğü bu süreçten çıkarken tüketicinin başına patlayan zamlar gibi burada da hastanın başına patlamayacağı bir çözümün bulunması çok önemlidir.