Federasyon ile kulüpler haftada 4 kez buluşup,
hangi konuyu isterse tartışsın. İster şantaj yapsın,
İsterse tehdit savursun. Liglere ve kulüplere mali disiplinle birlikte kriter
getirilmedikçe sıkıntılar katlanarak artacaktır. Dövizin tavan yaptığı,
ekonominin dibe vurduğu, yoksulluğun arttığı ve TL’nin eriyip
gittiği bir dönemde dünya futbol kriterleri ağırlaştıkca, bizlerin
gevşek kalıp hovardaca davranması hem ekonomiye hem de futbola ters düşmektedir.
Yeni dönemde çok fazla ahkam kesmeye, nutuk atmaya gerek yoktur.
Ada ülkesi olduğumuz unutulmamalı. Gerçekleri hasır altı edemeyiz.
“ZİRZİROLAR” gibi dönemsel bağırmayı bırakmalıyız.
Toplumun ortak fikri, KKTC’de artık futbolun bitmiş olduğudur.
Toplumu asla küçümsemeyin. Sesine kulak verin.
Küçümseyenlerin hali ortada.
“KANKA” ilişkilerine son verip önlem alma zamanı gelmiştir.
Futbol siyasi iradelerce yeterince kullanılmış ve bir çöplüğe atılmıştır.
Fiziki halimiz 2015’te, ruh halimiz 1958’lerde kalmamalı. İngiliz dönemi örgütlenmenin
en kolay yolu kulüpler artık bitmiştir. Futbolcuların araba koltukları
“kanlı” değildir. Gece yarısı operasyonları olmuyor. İnsanlar vurulmuyor.
Geçmişi acı ve tatlısıyla hayallerimize gömerek geleceği şekillendirmeliyiz.
Yeniden yapılanma kaçınılmazdır. “ADAM” gibi ve “KORKUSUZCA” karar
üretilmelidir. Bina ve saha yapmakla futbol kalkınmaz. Kalkınsa milyon euro’ların
döndüğü Türk futbolu kalkınırdı. KAFALAR değişmeli ve dünya futbol sistemine
adapte olmalıyız. Aksi halde, yeni dönem yolsuzlukların, alavera-dalaveraların
ve en önemlisi ŞİKELERİN yılı olarak tarihe geçecektir. Zaten toplum olarak bu yola çok meyilliyiz.
Disiplinsiz bir toplumu nasıl disipline edebilirsiniz diye sorabilirsiniz?
KOP sürecinde yaşanan dik duruşu, kendi liglerimizde göstererek. Bu kadar basit.
Top federasyonda. Umarım topu “KARPUZ” olarak görmez ve radikal kararlara imza atar.