Toplumdaki mutsuzluk ve yolsuzluk tespiti

Ödül Muhtaroğlu

Belirli dönemlerde yapılan bilimsel araştırma ve anketler, bize, toplum ve ülke ile ilgili önemli veriler ve tespitler sunmaktadır.Bu araştırma sonuçları ile ilgili olarak, ülkeyi yönetenler, ortaya çıkan bu tespit ve sorunlara yönelik, tedbirler almalı ve politikalar geliştirmelidir.

Bunlar yapılmadığı taktirde, eksik olan, sorun haline gelmiş konuların iyileşmesi, düzelmesi mümkün olmamaktadır.Yapılan araştırmalar da tozlu raflarda durmakta, bir işe yaramamaktadır.

Bu bilimsel araştırmalar, dostlar alışverişte görsün diye yapılmamaktadır. Hepsi de, zahmetli ve parasal anlamda maliyetli araştırmalardır.Kıymetini bilmek şarttır.

Bu bağlamda, geçtiğimiz hafta içinde, çok değerli bir araştırma olan, Göç Kimlik ve Hak Çalışmaları Merkezi’nin, (CMIRS) Mart 2023’e ait anket sonuçları kamuoyu ile paylaşıldı. Şimdi sizlere, bahse konu ankette ortaya çıkan bazı tespitleri ve oranları aktarıp, değerlendirmelerde bulunacağım.

Gerçekleştirilen ankete göre, toplumun mutluluk puanı 10 üzerinden 5.82 oldu. Ayrıca, Ankete katılanların yüzde 84.2’lik kesimi, adaletsizliğin; yüzde 82.6’lık kesimi partizanlığın; yüzde 91’lik kesimi yolsuzluğun; yüzde 83’lük kesimi ise rüşvetin yaygın olduğunu belirtti.

 CMIRS anketine göre, katılımcıları yüzde 18.87’si son bir hafta içinde kendilerini sıkça çaresiz hissettiklerini, Katılımcılar arasında son bir hafta içerisinde sıkça umutlu hissedenlerin oranı ise yüzde 59.8 olarak belirlendi.  

Ankete katılanlar  arasında son bir hafta içerisinde kendini sıkça endişeli hissettiğini belirtenlerin oranı yüzde 27.2 oldu. Katılımcılar arasında son bir hafta içerisinde kendisini sıkça huzurlu hissedenlerin oranı ise, yüzde 56.4 oldu.  

Katılımcılar arasında son bir hafta içerisinde kendini depresif hissettiğini belirtenlerin oranı yüzde 23.4, kendini sıkça öfkeli hissettiğini belirtenlerin oranı ise, yüzde 29.6 oldu.

Ankette, katıllımcılardan ülkedeki diğer belli başlı, genel sorunlara ilişkin de görüş istendi.

Bu çerçevede, ankete katılanların yüzde 84.2’si ülkede adaletsizliğin; yüzde 91’i  partizanlığın; ve  yüzde 83’ü ise rüşvetin yaygın olduğunu düşünüyor. Ayrıca, katılımcıların yüzde 55’i şiddetin; yüzde 95.6’sı,  kumarın; katılanların yüzde 72.4’ü ise,  ülkede uyuşturucu kullanımının yaygın olduğunu dile getiriyor.

Öte yandan, ülkemiz ile ilgili, yukarıda aktardığım araştırma ile benzer sorunları ve sonuçları tespit eden bir başka araştırmadan daha bahsetmek istiyorum.

Dünyada, 180 ülkede daha uygulanmakta olan Uluslararası Şeffaflık Örgütü kriterlerine göre hazırlanan “Kuzey Kıbrıs Yolsuzluk Algısı Raporu” sonuçları da, geçtiğimiz Mart ayı başında kamuoyu ile paylaşılmış ve ülkenin içinde bulunduğu olumsuz tabloyu  bir kez daha gözler önüne sermişti.

Bu araştırmada, Kuzey Kıbrıs, yolsuzluk algısında 180 ülke arasında 140’ıncı oldu. 2017’de 81’inci sıradaydı.2020’de 104’üncü sıraya, 2022’de 140’ıncı sıraya geriledi.

Araştırmaya göre, özellikle, 2020 den itibaren yaşanan skandallar, ülkemizde  yolsuzluk algısını artırdı. Her geçen yıl durum kötüleşiyor ve Kuzey Kıbrıs’ ın, az gelişmiş ülkeler sınıfında yer aldığı algısı biraz daha artıyor.

Rapora göre, iş insanlarının yüzde 99’u Kuzey Kıbrıs’ta rüşvet ve yolsuzluk olduğuna inanıyor ve iş insanlarının yüzde 40’ı son bir yılda işinin yürümesi için rüşvet verdiğini açıkça söylüyor.

İş insanlarının yüzde 40’ nın “rüşvet verdik” dediği bir ülkede, yolsuzluk elbette ki çok ciddi, üzücü ve tedbir alınması gereken bir sorundur ve yolsuzluğa karışan yetkililerden hesap sorulmadığı,  Halkın da, ülkedeki yolsuzluklar karşısında tepkisini göstermediği. yapanın yanına kar kaldığı sürece, bu işlerin düzelmeyeceği de aşikardır.

Ülkemizde, belirsizlik sürdükçe, kendi ayakları üzerinde durulmadıkça ve çoğunluk bireysel çıkarlar peşinde koştukça, bu araştırma ve anketlerde çıkacak sonuçların düzelmesi, iyileşmesi düşük ihtimaldir.

Araştırmalarda çıkan sorunların çözümü için, mücadele etmeyen, gailesini çekmeyen, politikalar gelştirmeyen Hükümetler’ den halk da ümidini kesmiştir.Hamaset ve devamlı vaatlerde bulunarak bir yere varılamıyor. Bu yüzden, bizim gibi ülkelerin, ne ekonomik refahları, ne yaşam kaliteleri, ne de kalkunmaları artmaktadır..

Yazıma son verirken, yarın başlayacak Ramazan Bayramını, halkımızın sağlık, huzur ve mutluluk içerisinde geçirmesini temenni ediyorum.Elbette ki, herkes gibi bende, çocukluk günlerindeki bayramları çok özlüyorum.