Toplumlarımızın yaralarını iyileştirenler, onore edilecek...

Sevgül Uludağ

Yarın akşam yani 12 Temmuz 2023 Çarşamba gecesi, Lefkoşa’da, ara bölgede, Ledra Palace karşısındaki Danayışma Evi’nde saat 20.00’de, İki Toplumlu Barış İnsiyatifi-Birleşik Kıbrıs öncülüğünde 100’den fazla Kıbrıslıtürk ve Kıbrıslırum sivil toplum örgütü ve sendika, Kıbrıs’ta son 60 yıldır yaşanan çatışmalar ve savaşın kurbanlarını anacak, toplumlarımızın yaralarını iyileştirmeye çalışanları onore edecek.

Bu yıl, bu yaraları iyileştirmeye çalışan Dr. Derviş Özer, Leyla Kıralp, Mustafa Gürsel, Andreas Kostas Gunaris, Kiriakos Andreu ve Mihalis Yangu Savva onore edilecek.

LEYLA HÜSEYİN KIRALP

Toplumlarımızın yaralarını iyileştirmeye çalışan ve onore edilecek olan Leyla Hüseyin Kıralp, aslen Marili yani Tatlısulu... 1974’te EOKA-B’nin Dohni katliamında eşini kaybetmiş... Evlenip eşi Ahmet’in köyü olan Zigi’ye (Terazi) yerleşmişti Leyla Kıralp ve kaynatası da Zigi’de deniz sahilinde şimdilerde “Gumbaris balık lokantası” olarak bilinen lokantanın sahibiydi...

1974’te savaş esnasında bir gün bazı Kıbrıslırumlar Zigi’deki evlerine gelerek Leyla’nın eşi Ahmet’i alıp gitmişlerdi – Zigi ve Dohni’den EOKA-B’cilerin işlediği Dohni katliamında öldürülecekti Leyla’nın eşi diğer Kıbrıslıtürkler’le birlikte ve yıllar sonra onlardan geride kalanlar, Kayıplar Komitesi’nin Yerasa ve Pareklişa’daki kazılarında bulunacak, defnedilmek üzere ailelerine iade edileceklerdi... Bu kazılarda kalıntıları bulunamayan iki Kıbrıslıtürk daha var ve onların aileleri hala bu konuda bir gelişme bekliyor...

EOKA-B’nin Dohni katliamında eşini kaybeden Leyla, yalnızca kendi yaralarını iyileştirmekle kalmadı, aynı zamanda Kıbrıs’ta barış ve yeniden uzlaşma için her fırsatta etkinlikler yaparak sesini yükseltti. Eşi “kayıp” olmasına karşın iki toplumdan insanları bir araya getiren etkinliklerde nefret ve intikam yerine birlikte ortak ve barışçıl bir gelecek kurmaktan söz etmekteydi... “Paylaştığımız Beyaz, Islak Mendil” başlıklı otobiyografik kitabını, sevgili oğlucuğu Şevki Kıralp Rumca’ya çevirecek ve Leyla Kıralp bu kitabı bir barış aktivisti olarak Kıbrıs’ın güneyindeki köylere ve kentlere taşıyarak Kıbrıslırum izleyicilere hitap edecek, insanlık adına bir ışık huzmesi oluşturacak ve bu adada daha iyi bir gelecek kurulması için umudu inşa edecekti...

Leyla Kıralp bununla da kalmadı ve gerek yaşadığı sokakta, gerekse o sokağın çevresinde bazı “kayıp” Kıbrıslırumlar’ın olası gömü yerlerini bize ve Kayıplar Komitesi yetkililerine gösterdi... Hayır, hiçbir kötü olaya bulaşmamıştı o – yalnızca toplumlarımızın yaralarını iyileştirmeye çalıştı ve tüm hayatını buna adadı...

DR. DERVİŞ ÖZER

Dr. Derviş Özer, 1974’te henüz on yaşlarında bir çocuktu ve Abohor’da ve Abohor çevresinde küçük bir çocuk olarak çok şey görüp çok şeye tanık olacak, tüm bunlar da onu travmatize edecekti, şoke olacaktı çocuk yaşında... Yıllar sonra bunları kaleme almaya başlayacak ve gazetemiz YENİDÜZEN’de bu sayfalarda onun olağanüstü öykülerini paylaşacaktık... Bu öyküler, “kayıplar”la ilgili, savaşın kurbanlarıyla ilgili öykülerdi... Bunları POLİTİS gazetesindeki sayfamızda da paylaşacaktık ve daha sonra da bu öykülerini bir araya getirdiği “Ona selam söyle” başlıklı kitabını yayımlayacaktı...

Dr. Derviş Özer, gerek Abohor, gerekse Mesarya’nın çeşitli noktalarında bize ve Kayıplar Komitesi yetkililerine “kayıplar”ın olası gömü yerlerini gösterecek ve başkalarının da olası gömü yerleri hakkında konuşup bilgi vermelerini sağlamaya çalışacaktı. Derviş Özer ayrıca, biri Kıbrıslıtürk, biri Kıbrıslırum olan iki “kayıp” şahsın heykellerini de yapacaktı – Stroncilo’dan (Turunçlu) Stavros Poyrazis ile Pelatusa/Poli’den Cengiz Ratip’in büstleriydi bunlar... Bu iki olağanüstü insan, öteki toplumdan köylülerinin hayatlarını kurtarmışlar ve bunu kendi toplumlarının bazı elemanları tarafından ölümle tehdit edilmelerine rağmen yapacaklardı... Derviş Özer ayrıca 1974’te Voni kampında tutuklu Kıbrıslırum esirleri koruyan ve orada meydana gelmiş olan tecavüzleri durdurmayı başaran Alpay Topuz’un da büstünü yaptı... Ve Mağusa’da 1974’te savaş esnasında yaralanan Kıbrıslıtürkler’e yardım eden Dr. Hacıgago’nun da heykelini yaptı...

MUSTAFA GÜRSEL

Toplumlarımızın yaralarını iyileştirmeye çalışan ve onore edilecek olan bir diğer olağanüstü insanımız da Mustafa Gürsel’dir – o emektar bir gazetecidir, “kayıplar”ın gömü yerlerinin bulunması için çok zamanını harcıyor ve tüm bunları da yürekten gelerek, gönüllü olarak, karşılığında herhangi bir şey beklemeksizin yapıyor... Mustafa Gürsel St. Hilarion ve çevresinde bazı olası gömü yerleri göstermiş ve onun bu çabaları sonucunda en az 13 “kayıp” Kıbrıslırum ve bir Yunan’dan geride kalanlar bulunmuştur Kayıplar Komitesi kazılarında... Mustafa Gürsel ayrıca, çevresinde birşeyler bilen insanları da olası gömü yerleri hakkında bildiklerini paylaşmaları için sürekli olarak teşvik etmektedir.

MİHALİS YANGU SAVVA

Toplumlarımızın yaralarını iyileştirmeye çalışan bir diğer insan da Mihalis Yangu Savva’dır. Kendi “kayıp” kardeşinin gömü yerini, beş diğer “kayıp” Kıbrıslırum’la birlikte Bilelle’de kendi çabalarıyla bulup kardeşini defnettikten sonra da hiç durmadı Mihalis... Hayatının geride kalanını “kayıplar”ın bulunmasına adadı – hem Kıbrıslıtürk, hem Kıbrıslırum “kayıplar”ın gömü yerlerinin bulunması için sürekli uğraş veriyor... Onun bu çabaları bazı suçluları çok rahatsız etti ve zaman zaman tehditler de aldı Mihalis Yangu Savva fakat hiçbir zaman bu insani çabasından vazgeçmedi.

ANDREAS KOSTAS GUNARİS

Aslen Dikomolu olan Andreas Kostas Gunaris, aynı şekilde çatışmanın yaralarını iyileştirme yolunu seçti. Dikomo ve çevresindeki “kayıp” şahısların olası gömü yerlerini aramak için çok zamanını harcadı ve bu olası gömü yerlerini bize ve Kayıplar Komitesi yetkililerine gösterdi. Tüm bunları gönüllü olarak, insaniyetten ve karşılığında hiçbir şey beklemeksizin yapmaya devam ediyor Andreas Kostas Gunaris...

KİRİAKOS ANDREU

Lisi’den Kiriakos Andreu, kendi köyünden ve başka köylerden “kayıp” edilmiş olan Kıbrıslırumlar’ın olası gömü yerlerinin yanısıra, Kıbrıslıtürk “kayıplar”ın olası gömü yerlerini bulmak için çok zamanını verdi. Yıllar boyunca Kıbrıslı toplumlarımızın yaralarını iyileştirmek için yoğun çaba harcayan Kiriakos Andreu’yla birlikte pek çok kereler Lisi ve çevresindeki köylere ziyaretler yaptık, olası gömü yerleri aradık, şahitler götürdük bizimle birlikte ve Kayıplar Komitesi yetkilileriyle buluştuk buralarda... Bu ortak çabamızın ve çok değerli okurlarımızla şahitlerimizin sonucunda bölgeden bir düzineden fazla “kayıp” Kıbrıslırum ve Kıbrıslıtürk’ün gömü yerlerinin bulunmasını sağladık.

İNSANLIK ONORE EDİLİYOR...

Bu altı harika insanın insani çabalarına son derece müteşekkiriz ve inanıyoruz ki geleceğin rol modelleridir onlar...

12 Temmuz 2023 Çarşamba akşamı saat 20.00’de sade bir törenle İki Toplumlu Barış İnsiyatifi-Birleşik Kıbrıs ve onu destekleyen yüzden fazla sivil toplum örgütüyle birlikte onların toplumlarımızın yaralarını iyileştirme çabalarını onore edeceğiz...