Tatlısu’daki sera üreticileri girdi maliyetleri ve tüccar etkisinden yakınırken, Toptancılar Birliği, sektördeki tüm sıkıntıların 'Hal Yasası' ile çözüleceğini savundu.
Toptancılar Birliği Başkanı Engin Hürsel: “Devletimizin hal yasasını yapması gerek”
Toptancılar Birliği Sekreteri Hakkı Haktanır: “Hal yasasının geçmesi hepimizi kurtaracak”
Seracılar Birliği Başkanı Mithat Kargı: “En sonunda halk ve tüccarı bir birine soktular”
Cuma Özdemir: “Tüm girdilerimizin fiyatı arttı”
Raziye Pamuk: “Ne biz üreticiler, ne de tüketiciler, birkaç zengin tüccar bu işin kaymağını yiyor…”
Melek Yosma: “Her şey birkaç tüccarın elinde, devlet yıllardır önlem almıyor”
Fehime ALASYA
Tatlısu’daki sera üreticileri “girdi maliyetleri artarken ürün fiyatlarının düşmesinden” dert yanarak en büyük sıkıntılarının ‘Tüccarlar’ olduğunu iddia etti. Toptancılar ise marketlerin komisyon oranlarını işaret ederek, ‘Hal Yasası’ ile tüm sektörün kontrol altına alınacağını ifade etti.
Talısu’da üretim yapan seracılar içini YENİDÜZEN’e döktü… Dert küpü olan seracılar, yıllardır aynı sorunları dile getirmekten, çözümsüzlükten bezdiğini ifade etti.
Üretici ile tüccar arasında var olan gerginliğin dün doruk noktaya tırmandığını anlatan Seracılar Birliği Başkanı Mithat Kargı ise yaşananları anlattı.
Toptancılar Birliği ve Seracılar Birliği’nin dünkü ‘alışveriş zemini iyileştirme’ toplantısında tansiyonun yükseldiğini ve tartışmanın kavgaya dönüştüğünü ifade etti.
“Sonunda korkulan oldu” diyen Seracılar Birliği Başkanı Mithat Kargı, toptancı ve üreticilerin bir birine girdiğini anlattı.
Yaşanan gerginliğin önemsenmeyecek bir durum olduğunu belirten Toptancılar Birliği Sekreteri Hakkı Haktanır ise ‘kavga’ iddialarını yalanladı.
Haktanır, “Ortada gerginlik veya kavga yok, konuştuk anlaştık, tatlıya bağlayarak toplantımızı bitirdik, bizler de var olan sorunlar için hal yasasının bir an önce geçmesini bekliyoruz” dedi.
“En sonunda halk ve tüccarı bir birine soktular”
Seracılar Birliği Başkanı Mithat Kargı, Toptancılar Birliği ile dün gergin bir toplantı gerçekleştirdiklerini, bu gerginliğin kavga ile noktalandığını anlattı, “En sonunda halk ve tüccarı bir birine soktular” dedi.
Yaşanan sıkıntıları yıllardır dile getirdiklerini anlatan Kargı, hiçbir şekilde çözüme gidilemediğinden yakındı.
Kargı, Hal Yasasının geçirilerek üreticilerin rahatlatılması gerektiğini kaydetti.
Üreticiler dert küpü…
Tatlısu bölgesinde yıllardır seracılık yapan üreticiler ise hem girdi maliyetlerinden hem de tüccarların istikrarsız fiyatlarından dert yandı.
Tüccarlara çok yüksek komisyon ödendiğini belirten bazı üreticiler, “Başımız sıkışsa yine onlara koşuyoruz, devletten tek kuruş fayda görmüyoruz” ifadelerini kullandı.
Tüm giderlerinin arttığını işaret eden üreticiler, kar oranlarının günden güne düştüğünü ifade etti…
Üretimdeki en büyük kazancı tüccarların sağladığını ifade eden üreticiler, “Bu işin kaymağını zengin tüccarlar yiyor. Ne biz üreticiler, ne de tüketiciler, birkaç zengin tüccar bu işin kaymağını yiyor…” dedi.
Tüccar, “Hiçbir istikrar yok, bugün 4 TL olan domates 1 ay sonra 2 TL olabiliyor. Fiyatlar birkaç zengin tüccarın elinde” diyerek, tek çıkar yolun hal yasasının geçmesi olduğunu savundu.
Toptancılar Birliği Başkanı Engin Hürsel “Devletimizin hal yasasını yapması gerek”
Hal yasasının geçmesiyle Toptancılar birliğinin de rahat bir nefes alacağını anlatan Toptancılar Birliği Başkanı Engin Hürsel, bunun tüm kesimler için faydalı olacağını anlattı.
Hürsel, “Üreticiler marketlere dert yansın, toptancılar yüzde 20 komisyon, 3 de vergi ile çalışıyor. 4 TL’ye aldığımız mal, onlara 3 TL temize gidiyor. Markete gidene kadar 4,20 TL’yi buluyor. Market de üzerine kar koyar… Bazı market ve toptancılara göre de bu fark değişebiliyor.
Devletimizin hal yasasını yapması gerek, bizim de gözümüz bu hal yasası, geçerse çok iyi olacak.” dedi.
“Üretimden tüketime kadar tüm sektör kontrol altına alınacak”
Yıllardır hal yasasının geçmesi için çaba gösterdiklerini anlatan Toptancılar Birliği Sekreteri Hakkı Haktanır, bu yasa ile hayata geçecek olan pek çok iyileştirme olduğunu kaydetti. Haktanır, hal yasası ile tüm sektörün kontrol altına alınabileceğine dikkat çekti.
Toptancılar Birliği Sekreteri Hakkı Haktanır:
“Hal yasasının geçmesi hepimizi kurtaracak”
“Bir ürünün fiyatı arz ve talebe göre değerlendirilir. Adanın her yanından toplanan ürünler hale ne kadar gelir ve toplumun ihtiyacı nedir bakılıp buna göre bir fiyat belirlenir ve ona göre satılır. Bunun komisyonu da bellidir. Sadece bazı marketlerin komisyonu değişebilir… Markete karını şu kadar yap ve sat deme yetkimiz yok, buna biz karar veremeyiz.
Hal yasası ile bizzat ilgilenen de benim, bakanlar kurulundan dört kez geçti, dördünde de iptal oldu, yine olacak. Hükümetler değişince yeni hükümet tarafından kabul edilmeyecek…
Hal yasasında en önemlisi yasa altında komisyon oluşturulacak. Devlet yetkilileri, üretici, tüketici, topatancı herkes olacak, hangi bölgede ne yetişecek hangi bölgede talep arz nedir, satışı ne olmalıdır, hale gelmeyip dışarıdan satılan ürünlerin önüne geçilecek, amatör veya gayri resmi bahçeciler, toptancılar bir yasa altında yer alacak. Üretimden tüketime kadar tüm sektör kontrol altına alınacak. Gıda denetimleri de daha sağlam zemine oturacak, bununlar yasa altına girecek, kontrol altına alınacak…
Hal yasasının geçmesi için yılardır uğraşıyoruz ama maalesef değişen hiçbir şey yok, tasarıyı yasallaştırmadık. Bu yasanın geçmesi hepimizi kurtaracak”
Seracılar Birliği Başkanı Mithat Kargı:
“En sonunda halk ve tüccarı bir birine soktular”
“Tüccar ve marketler üreticiyi enayi yerine koyar, zengin olanlar parasıyla fakirleri ezmek istiyorlar. Son yıllarda tüccarlar ve üreticiler arasında tırmanan gerginlik, artık bardağı taşırdı. Yıllardır hazırlayıp sunduğumuz hal yasası hala geçirilmiyor. En sonunda halk ve tüccarı bir birine soktular.
Tüccarlara görüşme talep ettik, toplantı yapma kararı aldık.
Dün Üreticiler ve tüccarların bir toplantısı oldu, orada kavga çıktı. Üreticileri temsilen başkan olarak ben gittim. Benim yanımda birkaç üretici ve birçok tüccar vardı.
Toplantıda tartışma çıktı, kavga ettik. Tüccarlar üreticileri enayi yerine konuluyor.
Bir gün 2 TL’ye fiyat verilirken, bir gün 3 TL, bir gün 1 TL olabiliyor, hiçbir istikrar yok. Biz de bu durumu konuşmak, daha uygun bir alışveriş zemini hazırlamak için toplantı talebinde bulunduk. Bu yüzden toplantıda kavga çıktı, istenmedik olaylar çıktı… Tüccar yine kendi kafasına göre fiyat belirlemeye çalışıyor.
Geçmiş yıllarda bir fide 60 kuruş iken bu yıl 1,30 TL, gübre geçen yıl 120 TL iken, bu yıl 240 TL oldu, sıvı gübre 200 TL iken 300’leri aştı, her şey yüzde 100 zamlanırken, satış fiyatlarımız düşüyor. Tüm girdiler artarken fiyatlar düşüyor. Sonra da devlet üreticileri rahatlatmak istiyorum diyor…
Tüccarların içerisinde kaçak tüccarlar var, isimlerini verdiğimiz halde devlet peşine gitmiyor. Devletimiz doğru düzgün çalışmıyor. Adeta devlet kaçakçılığa veya bu istikrarsızlığa göz yumuyor. Zaten girdilerimiz çok yüksek, masraflarımız çok, bu üretici ezilmeye mahkûmdur.
Biz daha iyi bir senaryo için gittik fakat onlar fiyatları daha da aşağıya çekmeye çalıştı.
Devlet tüm bunları görmüyor, üreticiden oy bekliyor ama şartlarını da iyileştirmek için hiçbir adım atmıyor.
Devlet hal yasasını geçirerek tüm bu haksızlıkların önüne geçebilir.”
ÜRETİCİLER NE DEDİ?
Cuma Özdemir: “Tüm girdilerimizin fiyatı arttı”
“Yıllardır seracılık yapıyoruz ama eskisi gibi seracılık kalmadı. Artık herkes yavaş yavaş kapatıp gidiyor. 3 yıl önceki girdileriz ile şimdiki girdilerimiz aynı değil fakat domatesin salatalığın fiyatı aynı… Tüccar da haklı, komisyon alıyor, almadan çalışamaz ama her şeyin de kararında olması şart. Biz üreticilerin annesi de babası da tüccar… Başımız sıkışsa yine onlara koşuyoruz, devletten tek kuruş fayda görmüyoruz.
Yüzde 20 vergi öderken daha da yükselttiler, artık yüzde 23 ödüyoruz… Yanımızda işçi de çalıştırmaya kalksak aç kalırız, bunun altından kalkamayız… Tüm girdilerimizin fiyatı arttı, her şey ateş pahası, karımız gün be gün eriyor…”
Raziye Pamuk: “Ne biz üreticiler, ne de tüketiciler, birkaç zengin tüccar bu işin kaymağını yiyor…”
“Çok uzun yıllardır bu işin içerisindeyiz, tüccarlara bağlı çalışıyoruz… Yüzde 23 komisyon ödüyoruz, verdiğimiz ürünlerde 10-15 kilo fire çıkıyor, istenilen fiyat istenilen zamanda ödeniyor, her şey pahalılaşıyor, girdiler artıyor, bizler de tüm bu olumsuzluklar içerisinde üretmeye çalışıyoruz. Yıllardır ne devlet desteğine ne de tüccarla olan ilişkilerimize çözüm bulan olmuyor.
Seçim zamanı hiç görmediğimiz siyasileri görüyoruz… Bizi sadece seçim zamanı görüyorlar.
Bizim 2 TL’ye verdiğimiz domates pazarda 6 TL’ye kadar çıkabiliyor. Tatlısu’daki üreticiler tüccarlarla ortaklığa bile razı ama o bile yok. Bu işin kaymağını zengin tüccarlar yiyor. Ne biz üreticiler, ne de tüketiciler, birkaç zengin tüccar bu işin kaymağını yiyor…
Hal yasası geçmediği sürece bu sorunlara çözüm bulunamaz.”
Melek Yosma: “Her şey birkaç tüccarın elinde, devlet yıllardır önlem almıyor”
Geçimimi buradan sağlıyorum. Fiyatlar 2-3 kişinin dudağının arasında, devlet bu konuda hiçbir tedbir almıyor. Hiçbir istikrar yok, bugün 4 TL olan domates 1 ay sonra 2 TL olabiliyor. Fiyatlar birkaç zengin tüccarın elinde. 4 TL’ye satan tüccar gelip “O hafta 2 TL’den gitti” deyip daha düşükten ödeyebiliyor. Bir seranın maliyeti 6-7 bin TL’den aşağıya değil ama bu parayı da bölük pörçük alıyoruz… Ürünümüz çok olsa üzülüyoruz, az olsa üzülüyoruz, tüketici her durumda zorda kalıyor.
Her şey birkaç tüccarın elinde, devlet yıllardır önlem almıyor. Hal yasası istiyoruz ama kimse üzerine düşmüyor.