Türkiye Tapu ve Kadastro verilerine göre, KKTC vatandaşları 2014 yılında Türkiye’de arsa-arazi ve konut edinilen ilk 10 ülkenin arasında 7’nci sıraya çıktı.
Türkiye’de 2014 yılında en çok arsa elde eden ilk 10 ülke arasına KKTC vatandaşları da girdi. İlk sırayı ise Suudi Arabistan aldı.
Fayka ARSEVEN KİŞİ
“KKTC” vatandaşları, Türkiye’de arsa-arazi ve konut edinen yabancılar arasında öne çıktı.
TC Tapu ve Kadastro Dairesi’nden elde edilen bilgilere göre, KKTC vatandaşları 2014 yılında Türkiye’de 196. 268 metre karelik alan satın aldı.
Türkiye’de en çok mülk elde edilen ilk 10 ülke arasına KKTC vatandaşları da girdi.
İlk sırayı ise Suddi Arabistan aldı.
2013 ve 2014 yılının verilerinin paylaşıldığı zirvede 2013’te ilk 10’na giremeyen Kuzey Kıbrıs, 2014’te 7’nci sıraya yerleşti.
Kuzey Kıbrıs 7’nci sırada…
KKTC vatandaşlarının 2014 yılında Türkiye’de arsa-arazi ve konut edinmesi ile birlikte ilk 10 ülke arasında KKTC’nin 7’nci sırasında yer alması sonucunu doğurdu.
2013’te ilk 10’nun açıklandığı listede yer almayan KKTC, 2014 yılında, Suddi Arabistan İngiltere, Almanya, Kuveyt, Rusya Federasyonu, Birleşik Arap Emirlikleri’nden sonra listede yerini aldı.
KKTC vatandaşları 2014 yılında, 196. 268 metre kare taşınmaz elde etti.
Emlakçılar Birliği Başkanı Hasan Sungur, İngiltere’de yaşayan Kıbrıslı Türklerin Türkiye pazarına yöneldiğini iddia etti
Sungur: “Biz yatırımcıyı casus görüyoruz”
Kıbrıs Türk Emlakçılar Birliği Başkanı Hasan Sungur, Kıbrıs’ta yaşayan KKTC vatandaşlarının değil İngiltere’de yaşayan Kıbrıslı Türklerin Türkiye’ye yöneldiğini iddia ederek, bu pazarı kaybetmemek için bir an önce tedbirler alınması gerektiğini vurguladı.
TC Tapu ve Kadastro Dairesi’nin verilerini YENiDÜZEN’e değerlendiren Sungur, “KKTC vatandaşları Türkiye’den 2014 yılında, 196 dekar satın aldı” dedi.
“Dönüm olarak bu dekar hesaplandığında, takribi olarak 135-140 dönümdür” diyen Sungur, “Aslında mühim bir rakam ortada yok. Ama ne vardır bunun bir bölümü arazidir ki en kötü ihtimalle benim bildiğim Kıbrıslı Türk bir iş insanı turizmci, Anamur’da arazi alıp turizm yapma hazırlığındadır. Çünkü Kıbrıslı gidip de 1+1 ev almaz. Kıbrıslı giderse, ya bahçeli ya da eski bir ev alıp onarır, bahçe ister. O nedenle Kıbrıslı Türkler Türkiye’den çok fazla mal aldı imajını vermiyor” açıklamasında bulundu.
Konut değil arazi
TC Tapu ve Kadastro Dairesi’nin verdiği rakamların konut değil, arazi olduğunu ifade eden Sungur, “Daire şunu hesaplıyor; bir daire aldınız 60 metre kare,bir arazi satın aldınız onu da yazıyor. O nedenle kaç konut alındığına dair bir bilgiyi bu rakamdan çıkarmak mümkün değil” dedi.
“Bu rakam yükselecek”
Sungur, “Kesin olan bir şey 2013 yılında, Türkiye’de KKTC kelimesi geçmez iken bugün KKTC vatandaşları yüzde 6’ya çıktı. Bu rakam büyük değil ama bu rakam yükselecek” ifadesinde bulundu.
Konuyu araştırdığını söyleyen Sungur, Türkiye’den arazi alanların, Kuzey Kıbrıs’ta yaşayan vatandaşların olmadığını dile getirdi.
Sungur, “Bir bölümü anlamadığımız bir nedenden ötürü KKTC vatandaşı olan Türkiyeliler ama asıl alımı gerçekleştiren KKTC vatandaşı olan İngiltere’den gelen Kıbrıslı Türklerdir” vurgusunda bulundu.
Sungur bu durumu şöyle açıkladı:
“ Çünkü İngiltere’den gelen Kıbrıslı Türklere, Türkiye’de yabancı gözüyle bakıyor. Ama KKTC’li biri Türkiye’den konut aldığı zaman Türkiye vatandaşının sahip olduğu her şeye sahip oluyor. Bundan dolayı İngiltere’den gelen Kıbrıslı Türkler KKTC vatandaşlıkları ile Türkiye’de mal alıyor.”
“Bize güven duyulmuyor”
Tehlike burada yaşayan Kıbrıslı Türklerin Türkiye’den mal alması konusu olmadığına dikkat çeken Sungur, “Tehlike İngiltere’deki vatandaşlarımızın Kıbrıs’taki emlak sektörüne güven duymamasından dolayı Türkiye’den mal almaya başlamış olmasıdır. Yapmamız gereken İngiltere’deki vatandaşlarımızı tekrar nasıl kazanırız nasıl Kıbrıs’ta yatırıma ikna edebiliriz olmalıdır” açıklamasında bulundu.
“Biz yatırımcıya kolaylık sağlamıyoruz”
“Yalnız, Suddi Arabistan’a baktığımız zaman, onlar Türkiye’de lüks villa alır. Ama onların rakamlarına dahi baktığımız zaman çok korkutucu bir şey yok” ifadesinde bulunan Sungur, Türkiye’nin emlakta izlediği yolu da şu sözlerle anlattı:
“Şimdi Türkiye 10 yıl önceki İspanya’nın vizyonuna soyundu. İspanya’nın yabancıya dönük 1 milyon konut sloganı vardı. Şimdi Türkiye’de yabancıya dönük birçok kolaylıklar sağlıyor. En basit şekilde bizim ayıbımız gelen yatırımcıyı casus, getirdiği parayı kara para olarak görüyoruz. Yıllarca mal alan insanları izin vermek için oyalıyoruz.
Diğer taraftan Türkiye bir çağ atladı. Eğer Türkiye’den konut alırsanız, size otomatik olarak bir yıl oturma izni veriyor.
Hatta bu ikamet belgesi malı satın aldığınız anda tapu size dönmese bile başlıyor ve malı tuttuğunuz sürece otomatik olarak yenileniyor. Bu bir çağ atlamadır. Bu özellikle Irak, Suriye Türkmenlerini, İranlıları, Rusların ilgisini çekiyor. İnanamayacağınız kadar Türkiye’de büyük yatırımların olduğunu göreceksiniz.”
“Emlakçı, müteahhit, avukat korkusu”
Sungur, bizde ise insanlarda emlakçı, müteahhit ve avukat korkusu oluştuğuna dikkat çekti, “gelen insanlar ne emlakçılara ne müteahhide ne de avukata güvenir oldu” dedi.
Bunu aşmak için Kıbrıs Türk Emlakçılar Birliği Yasası’nın aktif hale getirilmesi gerektiğinin altını çizen Sungur şunları söyledi:
“Bu yasa herhangi bir yabancı veya vatandaş mal alacaksa ve malı emlakçı kullanırsa, 100 bin TL’ye kadar sigorta şartı içeriyordu. Konut alırken, korku yaşanmazdı. Şimdi sigorta sistemi gerekirse 200 bin TL’ye çıkartılarak, yasanın çalıştırılması gerekir. Ama diğer taraftan da emlakçılar ve müteahhitleri de rahatlatıp, müşterinin korkmayacağı hale getirmeliyiz. İnsanlar Kıbrıs’tan topraktan mal almaya korkuyor. En basit şekilde çok makul bir fiyatta olsa, insanlar korkuyor. Eğer bir müteahhitlere ve avukatlara da bir sigorta sistemi getirirsek, bence İngiltere’den Türkiye’ye dönen müşteriyi tekrar Kıbrıs’a döndürebiliriz.”
“Rus skandalı yaşanacak”
Tedbirler alınmaması halinde “2 yıl sonra bu ülkede bir Rus dolandırıcılık bombası patlayacaktır” diyen Sungur, “Bir sürü Rus Kıbrıs’a getirildi, sözleşme yapıldı, paraları alındı ve bu insanlar bekliyorlar. Eğer 2 yıl sonra evler almaya hazır değilse, ya da satın aldıkları evler ile teslim alacakları evler birbirini tutmuyorsa yeni bir skandal olacak” ifadesinde bulundu.
“Hatırlarsanız bir Gary Robb skandalı çıkmıştı umarım şimdi de Ruslar mağdur olmaz” diye vurgulayan Sungur, “Bu nedenle ciddi bir şekilde emlakçılık müteahhitlik ve sözleşme imzalayan avukatlarla ilgili tedbirler alınması ve bir yerde bir standarda bağlanması gerekiyor. Bunun da tek yolu Kıbrıs Türk Emlakçılar Birliği Yasası’nın tekrardan düzenlenip uygulanır olmasıdır” dedi.
Sungur, “Kuzey Kıbrıs’taki emlak sektörü en canlı olacağı döneme geldi ama ne yazık ki hükümetin bu sektöre gerekli ilgi ve desteği göstermemesinden dolayı canlanamıyor” diyerek sözlerini şöyle sonlandırdı : “Şimdiki hükümet de 3 maymunu oynuyor. Bu gelişmelerden data bile almakta zorlanıyoruz. Bu süreç tabi yeni değil 4-5 yıldır böyledir. Bir an önce gerekli tedbirler alınmalıdır.”