Ulusal Birlik Partisi (UBP), üyelerine ve vatandaşlara “ders” verecek…
“Akademi” kurdu!
-*-*-
UBP, ideolojisi belli olmayan, program ve tüzüğünden kimsenin haberdar olmadığı, hiçbir konuda oturup da her hangi bir siyaset belirlemeyen ama ülkenin en büyük iki partisinden biridir…
-*-*-
Çok merak ettim; UBP, akademisinde, ne öğretecek?
-*-*-
Doğrusu, UBP’nin öğretebilecekleri arasında, aklıma gelen başlıklar şunlar:
-*-*-
Tek kelime İngilizce bilmeden nasıl profesör olunur?
Okula bir saat gidip, dört yıllık üniversite diploması almanın sırları…
-*-*-
Sessiz al o beytambal rüşveti!
-*-*-
Kripto rüşvet çok güvenli…
-*-*-
Kıbrıs’ta çözümsüzlük cebimize işler, unutmayın…
-*-*-
Hısımı akrabayı da görelim…
-*-*-
Geline iş bulmak caiz mi?
-*-*-
Kızımdan boşanan eski damadın benim adıma aldığı borç nasıl sildirtilir?
-*-*-
Kamu bankasından geri ödemesiz kredi almanın sırları…
Bu borcu alabilmek için gereken mühür miktarı… (Oy pusulasına vurulan mühürden bahsediyorum)
-*-*-
Partililerimizin iş takiplerinde komisyon oranı ne olmalıdır?
Küçük orman arazisi nasıl alınır; nasıl satılır?
-*-*-
Recep Tayyip Erdoğan’a bağlılık…
Anavatanlı yetkililer önünde duruş teknikleri…
Ceket düğmesi nasıl iliklenir?
-*-*-
Besmele nedir, nasıl çekilir?
Fatiha suresine giriş…
-*-*-
Oruç tutarmış gibi yapmanın sırları…
Alkol masasında fotoğraf çekilirse, bunun paylaşımı nasıl yapılmalıdır?
-*-*-
Cenaze, düğün, sünnet koşulları…
-*-*-
Azerbaycan – Ermenistan sorunu ile ilgili bazı bilgiler…
Tek millet üç devlet sloganı ne anlama gelir?
-*-*-
Abilerim, ablalarım, canım kardeşlerim…
Değerli UBP yetkilileri…
Allah aşkına, üyelerinize neyi öğreteceksiniz ki?
-*-*-
Lütfen, bize de lololo okumayın!
Bahsettiğiniz üyeler yüzde 65 çoğunlukla bir genel başkan seçti!
Adamı Türkiye’nin iki dilbandisi kulağından tuttuğu gibi aşağıya çekti; bir teki ses çıkarmadı!
Yapmayın!
Dalga geçmeyin!
Size talimat verilir, uygularsınız!
O kadar!
-*-*-
Haaa, merakımı maruz görün; Akademinize katılanlar yukarıda bahsettiklerim konusunda eğitimlerini tamamladığı zaman “UBP’li oldun sen Diploması” verilecek mi?
Merak işte!
-*-*-
Son bir şey daha sormak isterdim; UBP üyesi olmayanlar da katılabilirse; lütfen beni de yazın…
Özellikle “Erdoğan’a bağlılık ve Anavatanlı yetkililer önünde duruş teknikleri” konusunda eğitilmek isterim; belki korkusuz – sualsiz en azından TL’yle Türkiye’ye tatile gideriz be gavollem!
Sterlinle euroyla tatil artık imkansız da!
Çok gurur duydum
Ülkenin kir pas içinde süründüğü bu günlerde, açılışına gidemediğim bir sergiye dün gitme fırsatı buldum…
Ve yeniden yaşama sevinci kazandım, heyecanlandım, çok beğendim, hayran kaldım…
İyi ki gitmişim!
Gitmemişseniz gidin!
-*-*-
Lefkoşa’da Naci Talat Vakfı Barış ve Dostluk Evi'nde Ressam Semra Bayhanlı ve Tarihçi Ahmet Hilmi’nin “Orta Çağ'da Kıbrıs’ın Kadınları - Kıbrıs’ın Kadın Kahramanları Sergisi"nden söz ediyorum…
Sergi, 23 Mart'a kadar ziyaret edilebilecek.
-*-*-
Bayhanlı sekiz muhteşem tablo yaratmış; Ahmet Hilmi, çok keyif verici bir anlatımla, Kıbrıs’ın geçmişine damga vuran sekiz kadını aktarıyor…
Çalışma yaklaşık beş yılda tamamlandı…
Ahmet Hilmi, sekiz kadını anlatırken, öyle bilgiler verdi ki, şu anda Avrupa’da neredeyse tüm kraliyet ailelerinin içerisinde mutlaka bu kadınların, yani gerçek Kıbrıslı insanların kanının dolaştığını öğrendik…
-*-*-
Kıbrıslıların eğitime verdiği önemi öğrendik…
Avrupa’nın en köklü üniversitelerinde, “Kıbrıslı öğrencilere verilen değeri” ilk kez işittik…
1200’lü, 1500’lü yıllardan söz ediyorum…
-*-*-
Ve başka neler öğrendik?
Mesela Kıbrıs Kralı Peter’in önüne çıkan kadınla sevişmek istediğini de…
Bu kötü huy, Kıbrıs’ta bir çok siyasetçiye, lidere falan kalıtsal olarak geçmemiştir umarım!
Neyse!
-*-*-
Başka?
Mesela, “Kıbrıslı milleti yoktur” iddiasının, hiç de doğru bir iddia olmadığını da öğrendik…
-*-*-
Mutlaka gidin…
Ahmet Hilmi’yi dinleyemeseniz bile, Bayhanlı’nın muhteşem tablolarını inceleyin, tabloların yanındaki yazıları okuyun, değilse kitabını mutlaka alın…
-*-*-
Omorfo Lordu Rochas’ın kızı Arnaldo De Rochas’ın öyküsünü kesinlikle dinleyin, öğrenin…
-*-*-
Rochas, Osmanlılara karşı Lefkoşa savunması sırasında ölmüş…
Bir tek kızı var…
Arnaldo…
Çok güzel bir kız…
-*-*-
Osmanlı, İstanbul’un fethi sonrası, en zengin ganimeti 1570’te Lefkoşa’yı işgal ettiğinde elde ediyor…
Lala Mustafa Paşa, Sadrazam Sokullu Mehmet Paşa’dan üç gemi istiyor.
Gemiler Mağusa’ya geliyor…
Ganimet arasında, Saray’a cariye olarak gönderilecek Rochas da var…
Rochas, teslim olmaktansa, içinde olduğu geminin cephaneliğine girip, bir barut fıçısının üzerine oturuyor ve ateşliyor…
Rochas da gemiyle birlikte havaya uçuyor…
Ve tabii ki öteki iki gemi de…
-*-*-
Gurur duydum…
Arnaldo De Rochas ve tüm kraliçelerimizle…
Ve gurur duydum, bu sergiyi yaratanlarla…
Ellerine sağlık Selma Bayhanlı…
İyi ki varsın Ahmet Hilmi…
Sevişmeler de sahte!
Bayılırım!
Haluk Levent’in her şarkısına…
Ama son zamanlarda en çok, nakarat kısmı, “… Burda herşey sahte dostum gülümsemeler bile / Burda herşey sahte dostum sevmeler bile…” şeklinde geçen şarkıyı dilimden düşüremiyorum.
-*-*-
Devlet en başta sahte!
Öğrenciler sahte!
İşçiler sahte!
-*-*-
Diploma sahte!
Para sahte!
-*-*-
En ilginci, burada din sahte!
Dinci sahte!
-*-*-
Hatta bırakın Haluk Levent’in “sevmeler bile” deyişini; burda “sevişmeler bile sahte!”…
Omorfo Lordu Rochas’ın kızı Arnaldo De Rochas… (Semra Bayhanlı’nın bugünkü “Çok gurur duydum” başlıklı yazıda adı geçen kahraman Kıbrıslı kadını anlatan yağlı boya tablosundan bir kesit… )