UBP, bildiğiniz UBP…

Mert Özdağ

UBP LİSTESİNİN ŞİFRELERİ / KİM KİMİ KESTİ?

 

Ulusal Birlik Partisi'nde aday seçimi aslında hep parti içine dönük hem de Kıbrıs Türk siyasetine ilişkin yeni bazı işaretleri gösterdi.
Lefkoşa'dan başlayalım…
Lefkoşa listesinde dikkat çeken en fazla oyu alarak başkanın ardından ikinci sıraya yerleşen Faiz Sucuoğlu.
UBP seçmeni bakanlığı döneminde birçok sorunla boğuşan Sucuoğlu’na ciddi bir destek vermiş.
Diğer yandan bakanlık makamı bulunmayan Ersin Tatar da ciddi bir oyla 3. Sıraya yerleşmiş.
Tatar’ı bilen bilir! Çok çalışır, çok gezer, çok aktiftir!
Bu nedenle bu sonuç sürpriz değil.
Hasan Taçoy’un üst sıralarda girmesi de dikkat çeken bir başka ayrıntı.
UBP kurultayı döneminde partisini terk eden, Denktaş’a giden ve hatta DP’de genel sekreter seçilen Taçoy’un DP genel sekreteri iken “Ben UBP’liyim” mealinde yaptığı açıklama hala hafızalarda…
“UBP’nin altın çocukları” kuşağından olan Taçoy’un hem Özgürgün ile hem de Eroğlu cephesiyle olan yakınlığına UBP tabanının da destek vermesi bu sonucu ortaya çıkarmış.
Zorlu Töre’nin 6. sıradan aday olması aslında UBP’ye dışarıdan bakınca sürpriz bir durum.
Neden Töre gibi bir aday böylesi yüksek bir oy almıştır?
Bakan değildi, elinde makam yoktur, peki bu oy da neyin nesi?
Cenaze, düğün işleri mi etkili olmuştur (!)
Sanmıyorum ancak irdelemeye değer bir konu…
Lefkoşa listesinde dikkat çeken en önemli sonuç yaptığı her açıklaması her hareketi ile tartışma yaratan Tahsin Ertuğruloğlu’nun 9. sıradan aday olması…
9. sıra Ertuğruloğlu için çok geride bir sonuç, hatta çok riskli…
Böylesi bir noktadan seçime girecek Ertuğruloğlu’nun seçilememe olasılığı çok yüksek!
Ertuğruloğlu’nun bu kötü sonucundan hem kabine içerisinde başta Özgürgün ve Kemal Dürüst’le patlak veren ve bir türlü dinmeyen gerginliğinin etkili olduğu düşünülüyor.
Bu kötü ilişkiler ağına Eroğlu ile olan tarihi husumetini de eklersek sonuç aslında şaşırtıcı değil.
Konternjan adayları dışında Lefkoşa’dan iddialı olan ve seçilme ihtimali bulunan 2 genç aday var.
Biri Ahmet Savaşan, diğeri Saffet Nadiri… Savaşan ve Nadiri’nin bu kurtlar sofrasında ortaya koyacakları performans merakla bekleniyor, 7 Ocak’ta sonucu göreceğiz ancak Ahmet Savaşan’ın sivil toplumdaki aktifliğini de hesaba katarsak şansının daha yüksek olduğunu söylemek zor değil, yeni dönemde meclise girer…

                                       

Gelelim Mağusa’ya…
Sunat Atun birinci sıradan aday seçilerek bölgedeki üstünlüğünü kanıtladı.
Oğuzhan Hasipoğlu (ki yeni bir siyasidir- Ertuğrul Hasipoğlu’nun da oğludur) iyi bir oy almış… Yüksek ihtimalle yeni dönemde meclise girebilecek.
Eroğlu’nun kızı, resmiye Canaltay zaten kontenjan adayı.
Ahmet Kaşif’in 10. sıraya düşmesi de bir başka işaret!
Belli ki artık Kaşif dönemi de kapanacak.

Girne’de Kutlu Evren birinci sıradan girmiş. İçişleri Bakanlığı makamını iyi kullanan Evren hal böyle olunca da hiç kuşkusuz iyi bir oy almış… UBP seçmeni sever UBP’li İçişleri Bakanları’nı!
Devamında Ünal Üstel’in ikinciliği ilginç…
Vekilliği döneminde olağanüstü pasif bir adamın böylesi oy almasını nereye bağlıyor UBP seçmeni bilmiyorum, bir bildikleri vardır elbet…  
İzlem Gürçağ’ın 6. Sıraya düşmesinde ciddi bir ‘Eroğlu operasyonu’ olduğu konuşuluyor.
Nedeni yakında ortaya çıkar.
İskele’de Nazım Çavuşoğu var, arkasında eski CTP’li Önder Sennaroğlu…
Güzelyurt’ta ilginç bir sonuç var.
Neredeyse UBP İlçe Yönetimi tarafından ötekileştirilen Ali Pilli birinci sırada!
Bakanlık koltuğunu kendi siyasi geleceği için tepe tepe kullanan Kemal Dürüst ikinci gelmiş!
Burada da ciddi bir kavga olduğu belli…
Eroğlu’na yakın isimler Dürüst’ten hoşlanmaz, bu kesin.
Dürüst’ün Özgürgün ile de arasının çok iyi olduğu söylenemez.
Bu sonucu çift taraflı husumete bağlasak da; Dürüst’ün kurt politikacı olması ile sonuç çok daha kötüye gitmedi diyebiliriz.
Zira böylesi bir saldırıya rağmen ikincilik, iyi…
Gördüğünüz gibi UBP seçmeni siyasetteki performansından çok parti içi dengelere göre hareket eden bir irade ortaya koymuş.
ÖRP’liler Avcı ile Şanlıdağ’ı  dışlarken DP’ye genel sekreter olan Taçoy’u bağrına basmış.
Eroğlu ve Özgürgün’ün partideki ağırlığı ve adaylar ile ilişkisi sonuçları ciddi oranda etkilemiş.
Örgütlerle bağ ciddi rol oynamış.
Yani UBP bildiğiniz UBP’ymiş!
Güçten yana, çıkardan yana, kişisel menfaatten yana!..
Şaşılacak da bir şey yokmuş…