El-Sen Başkanı Çağlayan Cesurer, “hükümetin KIB-TEK’i yok etmesine seyirci kalmayacaklarını” belirtti.
Cesurer, yazılı açıklamasında, dünyanın her yerinde herhangi bir işyerine sahip olanlar, işyerinin zarara uğratılmaması için çaba harcarken, UBP Hükümeti’nin, KIB-TEK’ten de sorumlu Bakanı ile birlikte bu kurumu yok etmek için elinden geleni yapıp, çalışanların sabrını zorladığını kaydetti.
Cesurer şöyle dedi:
“YDÜ’nin KIB-TEK’e toplam 25 milyon TL borcu var. 8 adet sayacın sadece 3 tanesinin borcu yaklaşık 23 milyon olup bu saatlerin kesilememesi için mahkeme tarafından verilmiş emir vardır. EL-SEN geriye kalan 5 sayacın elektriğini kesmişti. Kurum müdürlüğü yapılan baskılarla birlikte bu 5 sayacın da elektrik akımının verilmesini sağlamıştır. KIB-TEK’in de YDÜ Bankası’na yaklaşık 19 Milyon TL borcu vardır. Eğer bir mahsuplaşma yapılacaksa, KIB-TEK ile YDÜ’nün karşılıklı alacak ve borçları ile ilgili olması gerekirken hükümet KIB-TEK’i yok etmeyi kafasına koyduğundan yeni bir yol icat etti.
Önce YDÜ’ne uygulanan tarifeyi değiştirdi. Peki, YDÜ Bankası’nın KIB-TEK’ten aldığı faiz oranlarını niye değiştirmedi? Bir yandan KIB-TEK’in borcunun artmasına, öte yandan da YDÜ’nin borcunun büyük ölçüde silinmesine Sayıştay veya Başsavcılık nasıl seyirci kalabiliyor?
Benzeri uygulama BRTK’nun borçları için de geçerlidir. BRTK’nun yaklaşık 20 milyon TL’lik borcunun gecikme faizinin %70’nin silinmesi ve geriye kalanın da 36 takside bölünmesi sorun çözmek olarak lanse edilmeye çalışılıyor.
Başbakan tarafından yapılan açıklama ile KIB-TEK’te sorun çözülmemiştir. YDÜ ve BRTK’na KIB-TEK’in cebinden kıyak yapılmaya çalışılmaktadır. Hem de KIB-TEK’i bilerek ve isteyerek yok etmek pahasına. Hükümet ayda 500 TL yardımla geçinen yurttaşların gecikme zamlarını üstleneceğine, borcuna sahip çıkmayan kuruluşların milyonlarca liralık borcunu bir anlamda silmekte, faturayı da KIB-TEK’e çıkartmaktadır. Benzeri uygulamayı belediyelere de yaptılar da ne oldu? KIB-TEK zarar ederken belediyeler borçlarını mı ödediler?
EL-SEN, KIB-TEK’in bu şekilde yok edilmesine seyirci kalmayacağını önce kamuoyuna açıklamış, sonra da geçtiğimiz gün kısa süreli uyarı grevine gitmek zorunda kalmıştır. Hükümetin bu mesajları almadığı görüldüğünden konunun EL-SEN Yönetim Kurulu tarafından ele alınarak yok oluşa karşı meşru direniş yolları konusunda karar üreteceğini tüm kamuoyumuza açıklarız.”