UBP ve DP seçimden kaçıyor!

YENİDÜZEN, parti genel sekreterlerine “Ufukta erken seçim var mı?” sorusunu sordu, CTP, HP ve TDP erken seçim vurgusu yaparken, DP ve BY böyle bir olasılık olmadığını belirtti, YDP “%50 – 50” yorumunu yaptı. YKP ise "Kıbrıs sorununa odaklanalım" dedi.

Serap ŞAHİN

Kıbrıs Türk siyasi tarihinin en büyük rezaletinin yaşandığı Meclis Başkanlığı seçimlerinde Zorlu Töre, 9 kez “Meclis Başkan Adayı” olarak genel kurulda oylandı ancak tüm seçimlerde kazanmaya yeter sayıya ulaşamadı. Bu durum, ana muhalefet Cumhuriyetçi Türk Partisi’nin Meclis’e 15 Aralık’ta erken seçim önergesi sunmasıyla birlikte erken seçim olup olmayacağı sorusunu gündeme getirdi.

YENİDÜZEN, siyasi parti genel sekreterlerine “Ufukta bir erken seçim görüyor musunuz?” sorusunu yöneltti.

Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Genel Sekreteri Asım Akansoy, sorunların çözümü için Meclis’in yenilenmesi gerektiğini kaydetti, bunun halkın iradesinin sandığa yansıtılmasıyla mümkün olabileceğini vurguladı.

Demokrat Parti (DP) Genel Sekreteri Serhat Akpınar mevcut koalisyon hükümetinin erken seçim düşüncesi olmadığını belirtti.

Yeniden Doğuş Partisi (YDP) Genel Sekreteri Erşah Sabit Yılmaz, erken seçimin 2026 Mart ayında olabileceğini ifade etti ancak UBP içinde karışıklıklar olacaksa erken seçime gidilme ihtimali olduğunu, bunun yüzde 50 olduğunu ifade etti.

TDP Genel Sekreteri Nevzat Özkunt, en sağlıklı çözümün Cumhurbaşkanı seçimleriyle birlikte erken genel seçim olduğunu söyledi, Hükümetin ana muhalefetle belli bir seçim tarihinde uzlaşıp toplum yararına yasaları geçirerek ülkeyi seçime taşıması gerektiğini belirtti.

Halkın Partisi (HP) Genel Sekreteri Turgut Alas, erken seçimi desteklediklerini vurguladı. Bağımsızlık Yolu Genel Sekreteri Umut Ersoy da hükümetin erken seçimden kaçınacağını öngörürken, YKP Genel Sekreteri Murat Kanatlı ise Kıbrıs konusuna odaklanmanın önemine dikkat çekti.

Öte yandan dün bir açıklama yapan UBP Genel Sekreteri Oğuzhan Hasipoğlu, “gündemlerinde erken seçim olmadığını” söylerken, YDP Genel Başkanı Erhan Arıklı ise “Perşembe günü yine Meclis Başkanı seçilememesi durumunda hükümetten istifa edeceklerini” ifade etti.

 

Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Genel Sekreteri Asım Akansoy:

“Sorunların çözümü Meclis’in yenilenmesi, halkın iradesinin tekrar sandığa yansıtılmasıyla mümkündür”

Mecliste yaşanan Başkanlık seçimi krizinin ülkenin içinde bulunduğu durumun sürdürülemez olduğunu net bir şekilde gözler önüne serdiğine dikkat çeken Cumhuriyetçi Türk Partisi Genel (CTP) Sekreteri asım Akansoy, “Burada "sürdürülebilirlik"ten kastımız, halkın beklentilerine yanıt verecek çözümler üretme noktasındaki büyük boşluktur.” ifadelerini kullandı.

Ekonomik ve sosyal krizin toplumun her kesimini bir sarmalın içine çektiğini ifade eden Akansoy, “Sorunların çözümü öncelikle Meclis’in yenilenmesi, yani halkın iradesinin tekrar sandığa yansıtılmasıyla mümkündür.” şeklinde konuştu.

Akansoy, “Halkımızın alım gücü eriyip giderken, eğitim ve sağlık başta olmak üzere birçok alanda ciddi problemler yaşanırken, bu yönetim anlayışıyla hükümetin devam etmesi halka zarar vermekten başka bir şey değildir.” dedi hem içeride hem de dışarıda yönetsel bir boşluk yaratıldığını vurguladı.

“Bu boşluğun giderilmesi için hükümetin ve Sayın Tatar’ın derhal istifa etmeleri, Kıbrıs Türk halkının önünü açmaları gerekmektedir.” diyen Akansoy, “Erken seçim çağrımızın sebebi, halkın sorunlarının çözülemez bir hale geldiğini vurgulamaktır. Bizim açımızdan maç bitmiş, uzatma dakikaları oynanmaktadır. Erken seçim önergemizi sunduk, tarih olarak da 15 Aralık’ı belirttik. Buna rağmen, hala seçim konusundaki samimiyetimizi sorgulayanlar, artık siyasi bir karikatüre dönüşmüştür.” diye ekledi.


Demokrat Parti (DP) Genel Sekreteri Serhat Akpınar:

“Erken seçim olasılığının ileri derecede olduğunu düşünmüyorum”

"Biraz daha analitik bir düşünce yapısıyla bakmak lazım" diyen Demokrat Parti (DP) Genel Sekreteri Serhat Akpınar, "Mevcut konjonktür ve sürecin doğru bir şekilde toplumsal, ekonomik, her türlü sorunsal süreçlerin doğru bir şekilde yönetilmesi için şu anda bir erken seçim olasılığının pek ileri derecede olduğunu düşünmüyorum" şeklinde konuştu.

Akpınar, "Süreci çok ortak akılla birlikte eğer bu yönde bir karar alınacaksa muhalefetle de daha doğru bir zamanlama yapmak suretiyle hükümetin de burada ortaya koyacağı idrakla olabilmesi de tabii ki mümkün olacaktır" ifadelerini kullandı. Ancak, "Şu anda koalisyon hükümetinin bu yönde herhangi bir erken seçime yönelik bir düşüncesi en azından koalisyon ortakları yapısı içerisinde olmadığını size rahatlıkla söylemek isterim" dedi.


Yeniden Doğuş Partisi (YDP) Genel Sekreteri Erşah Sabit Yılmaz:

“UBP içinde karışıklıklar olacaksa erken seçime gidilme ihtimali var”

Yeniden Doğuş Partisi (YDP) Genel Sekreteri Erşah Sabit Yılmaz, şu an için erken seçim ihtimalinin olmadığını dile getirdi. Yılmaz, meclis başkanlığı seçiminin kamuoyunda geniş yer bulduğunu belirterek, "Mevcut duruma göre şu an için ufukta erken seçim yok." dedi.

Erken seçimin şu an mali bütçeye büyük bir yük olduğunu söyleyen Yılmaz, halkın böyle bir talebi olmadığını savundu. Ekonomik krizlerin daha ön planda olduğunu öngördüğünü belirten Yılmaz, “Herhangi bir erken seçim olacaksa da bu dönem o dönem değil. 2026 Mart ayı olarak görüyorum. Eğer mecliste özellikle büyük ortağımız UBP içinde karışıklıklar olacaksa erken seçime gidilme ihtimali var. Yüzde elli, yüzde elli gibi görüyorum.” açıklamalarında bulundu.

New York görüşmelerine de işaret eden Yılmaz şöyle devam etti:

“New York görüşmelerinde de duruşumuz, iki devletli çözüm üzerinde devam etmesi yönünde. Ama bir erken seçim görmüyorum. Kamuoyunu daha çok etkileyen erken seçim meclis başkanının seçimiyle alakalı. Bu ekonomik kriz içerisinde erken seçimden kaçmadığımızı ama erken seçimin devletimize, ülkemize ve halkımıza faydasını olmayacağının görüşündeyiz. Ancak erken seçimden de kaçmıyoruz.”

 

Halkın Partisi (HP) Genel Sekreteri Turgut Alas:

“Keşke erken seçim olsa”

Halkın Partisi (HP) Genel Sekreteri Turgut Alas, Cumhurbaşkanlığı seçiminden önce bir erken seçim beklemediğini belirtti. “Keşke olsa, amaç o zaten, bizim isteğimiz de o bir an önce olması lazım” diyen Alas, hükümetin son iki buçuk yıldaki tutumunu eleştirdi, “Son mecliste yaşananlar zaten ortada” dedi. Alas, meclis başkanlığının netleşmediğini ifade ederek, “Kaç gün oldu meclis açılalı? Başsavcı görüşü bekleniyor, ona göre hareket edileceği anlaşılıyor” dedi. Ancak, bu sürecin demokrasi açısından sorunlar barındırdığını vurguladı.

Alas, hükümetin erken seçim kararı alacağını düşünmediğini belirterek, “Koltuğu kaybetmek için sürükleyebildikleri kadar bu durumu sürükleyecekler. Çünkü amaçları zaten hükümet etmek değil, o koltuklarda mümkün olduğu kadar kalmak” ifadelerini kullandı. Alas, Atama bir başbakan var. Atama bir başbakanın kendi başına istifa edip ülkeyi seçime götürecek iradeye sahip olduğunu düşünmüyorum” diye ekledi.

 

Toplumcu Demokrasi Partisi (TDP) Genel Sekreteri Nevzat Özkunt:

"Mecliste hukuk ve irade krizi var, çıkış yolu erken seçimdir"

Toplumcu Demokrasi Partisi (TDP) Genel Sekreteri Nevzat Özkunt, mecliste yaşanan krizin çıkış yolunun erken seçim olduğunu belirtti. Özkunt, "Şu anda mecliste bir kriz var. Mecliste bir hukuk ve irade krizi yaşanıyor. Adeta bir koltuk kavgası yaşanıyor." dedi. Bu durumun siyasetin seviyesini düşürdüğünü ifade eden Özkunt, "Bu krizden çıkış yolu elbette erken seçimdir." diye ekledi.

UBP'nin kurultay sonrası mecliste çoğunluğunu kaybettiğini belirten Özkunt, "UBP Kurultayı'ndan sonra zafer elde ettiği kamuoyuna yayılan Ünal Üstel, mecliste grubunda liderliğini sağlayamamıştır. Oylamalarda çoğunluğu kaybettiği görülmektedir." dedi.

Meclis başkanlığı krizinin bir şekilde çözülebileceğini ancak bunun bütçe görüşmeleri ve yasa tasarılarında hükümetin önünde sorun yaratacağını öngören Özkunt, "Bu krizin, hükümetin çoğunluğu kaybetmesiyle onu bir seçime sürükleyeceğini öngörüyoruz." ifadelerini kullandı.

Hükümetin iki seçeneği olduğunu belirten Özkunt, muhalif milletvekilleriyle uzlaşmayı deneyebileceğini, ancak en sağlıklı yolun ana muhalefetle erken seçim için bir tarihte anlaşmak olduğunu söyledi. "En sağlıklısı Cumhurbaşkanı seçimleriyle birlikte bir erken genel seçim. Hükümetin ana muhalefetle belli bir seçim tarihinde uzlaşıp toplum yararına yasaları geçirerek ülkeyi seçime taşıması gerekir." dedi.

Özkunt, mevcut kriz aşılmadıkça, hükümetin 2027'ye kadar hizmete devam edemeyeceğini vurguladı ve "Ok yaydan çıkmıştır." diyerek mevcut durumun sürdürülemez olduğunu ifade etti.


Bağımsızlık Yolu Genel Sekreteri Umut Ersoy:

"Erken seçim beklemiyorum"

Bağımsızlık Yolu (BY) Genel Sekreteri Umut Ersoy, "Bir erken seçim beklemiyorum," diyerek, bu tartışmaların ülkenin esas sorunlarından uzaklaştırıcı bir etkisi olduğunu düşündüğünü ifade etti.

Ersoy, mevcut siyasi krizin ciddi olduğunu vurgulayarak, "Meclisin içine düştüğü durum nedeniyle bir siyasi kriz içerisindeyiz. Ancak bu kriz, toplumsal sorunlarla doğrudan ilgili değil, daha çok hükümet içindeki intikamcı taraflardan ve koltuk sevdasından kaynaklanıyor." dedi.

“UBP öyle bir parti ki hükümet olmaya gerçekten insanın oksijeni ihtiyaç duyduğu kadar ihtiyaç duyan bir parti.” diyen Ersoy, “Hükümet olmadıkları koşullarda o çıkar ve menfaat ilişkilerini koruyabilecek durumda değiller.” şeklinde konuştu. “UBP kendi içindeki kavganın bir siyasi kriz olarak yansısa da hükümette kalmak için çeşitli yöntemlerle bir erken krizden kaçmaya çalışacaklardır diye düşünüyorum.” diyen Ersoy, "Ankara açısından da bir değerlendirme yapıldığında, oradan bir hükümet değişikliği talebi olduğunu düşünmüyorum. Bu nedenle hükümetin erken seçimden kaçınacağını öngörüyorum." dedi.

Ersoy, “Ne yazık ki gerek CTP olsun gerek sendikalar olsun gerek meclis dışındaki siyasi partiler olsun, halkın gerçek gündemlerini sokağa taşıyarak hükümeti baskı altına almak yerine bu siyasi krizle ilgileniyor. Toplumsal muhalefetin harekete geçmediği bir ortamda erken seçim olasılığı da görünmüyor." dedi.

“UBP’nin kendi içerisinden kaynaklanan koltuk kavgalarından uzaklaştırıp halkın gerçek gündemlerini konu edip hükümeti baskı altına alma gibi bir yöntem izlemediğini de görüyorum.” diyen Ersoy, erken seçim tartışmalarının esas sorunlardan uzaklaştırdığını kaydetti. "Erken seçimin toplumsal sorunlarımızdan kurtarıcı gibi gösterilmesi yanlış bir yaklaşım. Mesele, sadece hükümette kimin oturduğu değil, yapısal sorunlarımız var. Bu sorunlar sadece hükümet değişikliğiyle çözülmez. Toplumsal değişim, dört duvar arasında değil, sokağın ve demokratik mekanizmaların harekete geçmesiyle gerçekleşebilir." şeklinde konuştu.


Yeni Kıbrıs Partisi (YKP) Genel Sekreteri Murat Kanatlı:

“Seçimin ötesinde Kıbrıs konusuna odaklanmakta daha fazla yarar görüyoruz”

Kıbrıs’ın kuzeyinde seçimleri boykot eden ancak olası bir erken seçimde oy kullanıp kullanmayacaklarını partinin yetkili organlarının karar vereceğini ifade eden Yeni Kıbrıs Partisi (YKP) Genel Sekreteri Murat Kanatlı, “Boykot etmememizin gerekçesi ne olabilir? Koşullar açısından ne değişmiş olabilir?” sorularını sordu.

“Seçimlere siyasi bir etkisi olan demografik yapının değişmesine yönelik iyileşme var mı?” sorusunu da soran Kanatlı, “Kimin oy vereceğini dahi bilemiyoruz. Seçimlere müdahale bayağı yüksek bir seviyede.” şeklinde konuştu.

Kanatlı, “Toplumun ana sorunlarıyla ilgili çözüm üretebilecek, özellikle taleplerimizi kullandığımız sürece ekonomiye dair neyi ne kadar yapabiliriz gerçekten bizim açımızdan bir soru işaretidir. O bakımdan, seçimin ötesinde Kıbrıs konusuna odaklanmakta daha fazla yarar görüyoruz” dedi, “Oradan çıkacak bir sonuç bizim hayatımızı çok daha fazla etkileyecek.” şeklinde konuştu.

Kanatlı, “Ülkede bunca yaşanana rağmen hala daha yalnızca parlamenter çözümlerle bu handikaptan çıkabileceğimize biz YKP olarak inanmamaya devam ediyoruz. Onun dışında sivil toplumun güçlendirilmesi, toplumsal hareketlerin güçlendirilmesi gerekir. Maalesef gittikçe zayıflayan bir durum var.” ifadelerini kullandı.

Özel Haber Haberleri