Uğur Karagözlü: İçimdeki çocuğu yaşatıyorum

İçimizdekiler/ Ülviye Akın Uysal

(Tercüman)

Kendimi tek kelime ile tanımlayacak olsam… Füzyon

Şu an yaptığım işi yapmasaydım… Yazıp çizmek isterdim

Benim gündemimi en fazla meşgul eden… Mutluluk

Kayıtsız kalamadığım şey… Çirkinlik

En büyük pişmanlığım… Annemi anlayabilecek olgunluğa geldiğimde artık çok geç olması

En büyük sevincim… Yeğenimin dört dörtlük bir insan olarak yetiştiğini görmek

Hayatımın dönüm noktası… Annemin vefatı

Beni en çok etkileyen yazar… Orlando Figes. Tarih yazarı olan bu adam hayatımı kurtardı. Dibe vurduğum bir dönemde bana iki aşk birden kazandırdı: Tarih ve Rusya

Başucumdaki kitap… Worlds Apart . İsmini cismini duymadığım David Plante isminde bir yazarın biyografisi ve de 1980li yılların Londra’sının sanat dünyasının bir aynası. İnsanoğlunun her nerede olursa olsun ne kadar benzediğini bana ispatlayan ve bu dünyada yalnız olmadığımı gösteren bir kitap.

En keyif aldığım müzik… Masumiyet yıllarımda yaşadığım duyguları bana hatırlatan şarkılar.

En son izlediğim film… Yemin ederim hatırlamıyorum.

Kendim için son aldığım şey… Audrey Hepburn ve Jacquie Kennedy Onassis ligine transfer olmamı sağlayan ve beni çok ama çok mutlu kılan bir pantolon.

Dolabımdaki en gereksiz şey… Yok. Hepsi beni mutlu ettiği için ordalar. Yakışıp yakışmadığı, üstüme olup olmadıkları önemli değil. Beni mutlu etmeleri yetiyor.

Benim için alınabilecek en güzel hediye… Kitap.

Kendimle ilgili değiştirmek istediğim şey… 55 yaşındayım. Bu vakitten sonra da hiçbir şeyi değiştirmek istemiyorum. Değişmesi gerekenler değişmiş zaten.

Kendimde beğendiğim özellik… İçimdeki çocuğu yaşatmış olmak.

Olmasa da olur… Olumsuzluk.

Olmazsa olmaz… Güzellik.

En iyi yaptığım yemek… Bu konuda hiç fena sayılmam ve yeni yemekleri denemekten de asla vazgeçmem. Bunu bence bana yemeğe gelenlere sorun. Onların sayısı da oldukça kabarık.

Hayalimdeki dünya… Kolombo öncesinin Amerikası. Güney ve Kuzey ama özellikle Güney.

Aşk benim için… Güzele taparım. Bu dünyada da aşktan daha güzel bir şey olamaz. Hayattaki en büyük amacım.

Onunla çok tanışmayı isterdim… Vallahi Ajda Pekkan ile tanışmayı çok isterdim Allah’ıma şükür tanıştım da. Üstelik en az on kez ama her seferinde sıfırdan başlamak zorunda kaldım. Bir seferinde bile beni hatırlamadı. Vazgeçtim. Tanıdıklarım bana gani gani yetiyor gayrı.

Görmek istediğim yer… Her yer.

Mutlaka yapmak istediğim… Trans-Sibirya tren yolculuğu.

Son olarak söylemek istediklerim… Hayat bize bahşedilmiş en güzel hediye ama geçici bir süre için verilen bir hediye. Nefes aldığınız her an bunu buram buram hissedin. Hayat o zaman daha da güzel ve anlamlı oluyor.

 

 

 

 

 

Dergiler Haberleri