Kıbrıs Sosyalist Partisi (KSP) Cumhurbaşkanı Adayı Mustafa Onurer, adaylığının esas amacının; “yurtsever güçlere ve topluma, adaylık süresince ülkeyi halkın yönetmediğini, ülkeye sahip olunmadığını, bütün irade ve geleceğin ipotek ve işgal altında olduğunu anlatmak” olduğunu belirtti.
Onurer, “Demokratik olarak ayağa kalkalım, bu ülkede bizden başka kimsenin hakkı olamayacağını haykıralım” dedi.
KSP’den yapılan açıklamaya göre, Onurer, kendi sunduğu bir radyo programında halkın sorularını yanıtladı.
Onurer, bir dinleyicinin “Kazara kazanırsa milli günleri ne yapacak, yemin edecek misiniz?” sorusu üzerine, “Eğer bu halk kararını verir ve katkısını koyarsa Mustafa Onurer saraya gitmeyecek. Onurer, bu kavga içinde bir nefer olacak. Halk iktidar olur. Eğer halk isterse o yemin yapılır, eğer halk isterse sözde milli günler kutlanır. Halk isterse barış yapılır bu ülkede” dedi.
Bağımsızlık ve özgürlüğün halklar tarafından kazanılacağını ifade eden Onurer, örgütlenme gerekliliği üzerinde durdu, örgüt, mahalleler ve işyerlerinde herkesi örgütlenmeye çağırdı.
“Onurer seçildiği zaman ne yapmayı düşünüyor? Akıncı'dan farkı nedir? Sırf Akıncı'ya oy kaybettirmek için mi aday çıkarıldı? Derviş Eroğlu'nun lehine olması için mi aday çıktı?” soruları üzerine Onurer, “Böyle bir ahlaksız teklifi bana gelip yapacak cüreti birinin bulacağına inanmıyorum” dedi.
Onurer, Türkiye’nin Kıbrıs’ta “işgalci” olduğunu iddia ederek, “Ben bu toplumun lideri iddiasıyla yola çıkacaksam, işgalcinin hakları gibi bir olay beni ne ilgilendirir, ne de bunu dillendiririm. İşgalcinin bu topraklarda, denizlerde, hiçbir hakkı yoktur” görüşünü dile getirdi.
Bunun sadece Türkiye açısından değil, “garantör” diye adlandırılan devletler açısından da geçerli olduğunu kaydeden Onurer, bu toplumun egemenliğine gönül vermiş bir liderin, “işgalcinin hakları ve haklarının gözetilmesini” söylemesi durumunda o liderin politikasının sorgulanacağını belirtti.
Onurer, Bağımsız aday Mustafa Akıncı'nın bu politikasının, ülke halkının egemenliğine inanmadığı sonucunu da doğurduğunu iddia ederek, Akıncı'nın bu ülke halkı için kardeş bir ülke yaratma, halkları kardeşleştirme politikası gütmediğini savundu.
Onurer şunları kaydetti:
“Egemenlik, sadece ve sadece bu ülkede yaşayan Türkler, Rumlar, Ermeniler ve Maronitler'in sorunudur. Bu ülkenin egemenlik ve geleceğine onlar karar vermelidir. Halk gücü karşısında ne Türkiye, ne Avrupa ne de Dünya durabilir. Benim önerim ve planım; Demokratik olarak ayağa kalkalım, bu ülkede bizden başka kimsenin hakkı olamayacağını haykıralım.”(tak)