Üstel kazandı ama…

Serkan Soyalan

   Ulusal Birlik Partisi’nin 23’üncü Kurultayı, Cumartesi günü yapıldı. Üç başkan adayının yarıştığı kurultayda oyların %65,8’ini alan Ünal Üstel, UBP’nin yeniden genel başkanı oldu.

   Üstel kurultaya katılan üyelerin oylarının çoğunluğuyla yeniden genel başkan olarak seçildi seçilmesine ama kafalarda kurultay ile ilgili ciddi boyutlarda soru işaretleri kaldı.

***

   Öncelikle şunu belirtmeliyim ki, yaklaşık 20 saat süren kurultay, baştan sona kaos içinde, organizasyondan yoksun, düzensiz bir ortamda gerçekleşti. Aslında UBP’de kurultay öncesi tamamlanan ilçe kongreleri bu kurultayın nasıl geçeceğinin de habercisiydi.

   8:30’da başlaması gereken ancak nisaba takılan kurultay, ancak 10:00 sıralarında başlayabildi. Divan üyelerinin seçiminin ardından, konukların konuşması ile devam eden kurultayda, üç başkan adayının üyelere hitap etmemesi dikkatlerden kaçmadı. Halbuki başkan adaylarının belirli dakikalar kapsamında partililere seslenmesi bir kurultayda en gerekli olandı. Bu konuyu başkan adaylarından Ahmet Karavelioğlu’na sorduğumuzda, diğer iki adayın “konuşmama” konusunda görüş belirttikleri için, başkan adaylarına konuşma verilmediğini söyledi.

***

   Konuşmaların ardından yaklaşık 1 saat boyunca oy verme işlemi başlayamadı. Konuşmaların tamamlanmasıyla önce salon boşaltılmak istendi, bu esnada kurultayı takip eden basın emekçilerinin de salonu terk etmeleri istendi.

   Salonun dışına çıkartıldıktan sonra salona girip de oy kullanmak isteyenler arasında zaman zaman sert tartışmalar yaşandığı, yaşanan kargaşa içinde fenalık geçirenlerin olduğu ve oyunu kullanmadan Atatürk Spor Salonu’nu terk eden üyelerin olduğu da gözlemlendi.

***

   Büyük bir kaos içinde oy verme işlemi devam ederken, genel başkan adaylarından Hasan Taçoy’un Kanal Sim ve Yenidüzen mikrofonlarına yaptığı açıklamadaki iddiaları çok önemliydi.

   Taçoy açıklamasında, “Bu kargaşayı gördükten sonra demokratik bir seçim yapıldığını söyleyemem. Muhakkak ki bir şaibe var. Demokrasiye inanan birisi olarak insanların demokratik hakkını kullanmasından yanayım. İnsanlar kendi düşüncelerini ortaya koysunlar. Ancak burada, bu ortamda sağlıklı bir seçim yapıldığından bahsedemem. Burada kazansak da kaybetsek de bir şey fark etmeyecek. Düzensizlik dışında bir usulsüzlüğün olduğuna dair de tespitimiz var” diyerek kurultaya şaibe karıştığını vurguladı.

***

   Kurultay seçimini, Üstel’in gerisinde 3 bin 284 oyla tamamlayan Taçoy’un ve Taçoy’a oy veren partililerin bundan sonraki süreçte tutumları nasıl olacak? “Sağlıksız” olarak nitelenen bir ortamda gerçekleştiği vurgulanan bu seçim sonuçlarının ardından hiçbir şey olmamış gibi, yola devam mı edilecek? Bunun adına “parti içi bütünlüğü korumak” mı denecek? Yoksa parti içi itirazlarla, bu konu daha ileriye mi taşınacak? Bu soruların cevaplarını da ilerleyen süreçte hep birlikte göreceğiz.

***

   Taçoy’un açıklamalarının yanında salonda oy verme işlemi esnasında bizlerin şahit olduklarımız da vardı. Yan yana yerleştirilmiş kabinlerin başındaki kargaşayı, oy verme işlemi esnasında birbirleriyle konuşan üyeleri, kabinlerin içinde ve salonun çevresine saçılmış olarak gördüğümüz farklı farklı listeleri gözlemledik.

   Bir de oy verme işleminin başlamasıyla birlikte, divanın da üzerinde bulunduğu platformun üzerine çıkan ve üyelere vücut diliyle “Ben buradayım” diyen Ünal Üstel’i ve destekçilerini de gördük.

***

   Ve gece 00:00’a kadar süren oy verme işleminin ardından, tamamen el yordamıyla sayılan oyların ilk verileri günün ilk saatlerinde açıklanmaya başladığında, seçim sonucunun nasıl geleceğini de tahmin etmiştik. Gün içindeki izlenimlerimiz, tahminlerimiz ve salonun havası da o yöndeydi.

   Gün boyunca, bilhassa oylar sayılırken salon içerisinde Ünal Üstel’in destekçileri sloganlar ve tezahüratlarla adaylarına destek verirken, salonun nabzını tutan Hasan Taçoy’un ve destekçilerinin sessizce, kurultayı izledikleri de dikkatlerden kaçmadı.

***

   UBP’de kurultayın tamamlanmasının ardından şimdi kartlar yeniden dağıtılacak. Partililerinden güven tazeleyen Üstel, parti içi hamleleriyle, bakalım kurultay sonrasını ve ülkeyi nasıl yönetecek.

   Yeni görevlendirmeler, görevden almalar, verilen sözler, küskünler, dargınlar, teselliler, vaatler, yeni yüzler… Yine, yeniden ve en baştan…

   Öte yanda bekleyen dağlarca sorunlarımız… Eğitimde sorunlar, sağlıkta sorunlar, güvenlik sorunları, ekonomik sorunlar ve nicesi…

   Bittiyse kurultay hesaplarınız, bir zahmet artık biz yurttaşları ilgilendiren bu sorunları çözmek için de adımlar atın.