Kamuda çalışan doktorlar eyleme gittiler, eylemlerinin süreceğini söylüyorlar.
Kamuda derken ‘kamuda da’ demekte yarar var. Elbette bu eyleme katılan doktorların hepsinin de hem kamuda hem de özelde çalıştığını söyleyemeyiz ancak büyük çoğunluğunun böyle olduğunu söyleyebiliriz.
Tıp-İş adı altında eyleme katılan, dün 09.00-12.00 arası acil dışında hizmet vermeyen doktorların eylemleri için çeşitli gerekçeleri var.
Tıp-İş Başkanı Sıla Usar İncirli, “Sağlıkta tasarruf insan hayatından tasarruftur. Hekimler insan hayatı için vardır. Kamu hastaneleri halkındır. Kamu hastanelerini çökertmeye çalışanlar halk düşmanıdır. Siz halkın hastanelerinden vazgeçmiş olabilirsiniz, biz vazgeçmedik” demektedir.
Elbette ki bu sözlerin arkasında durmak gerekir. Eylemlerinin gerekçeleri arasında yer alan hastanelerin bakımsızlığı, hastaların yeterince hizmet alamadıkları, hekim eksikliği, boş kadrolara münhal açılamaması gibi maddeler de doğru ve haklı gerekçeler…
Ancak öte yandan Serbest Çalışan Hekimler Birliği’nin de ‘kamuda çalışan hekimlerin ikinci iş yapma’ yasağına uyulmaması nedeniyle Sağlık Bakanlığı ve Maliye Bakanlığı aleyhine açtığı davanın dün duruşması vardı.
Serbest Çalışanlar Hekimler Birliği de dava açmakta haklılar… 9 Mart’ta açılmıştı bu dava ama birçok kez ertelenmişti. Dün yine son kez 10 Kasım’a ertelendi. Bu davada bir ilginçlik Başsavcılığın devletin avukatı olmasına rağmen davada Sağlık ve Maliye Bakanlıklarını savunmadan geri çekilmesiydi.
Herhalde yasaları uygulaması beklenen Başsavcılık, varolan yasaya karşı, yani kamuda çalışanın ikinci iş yapma yasağına karşın yasayı çalıştırmayan Sağlık ve Maliye Bakanlıklarını savunmak istememiştir.
***
Sonuçta kamuda çalışan hekimlerin ikinci iş yapma gerekçelerine kendi açılarından baktığınızda hak verebilirsiniz, serbest çalışan hekimlerin de açtıkları davayı savunabilirsiniz. Vatandaş olarak ille de bir tarafta yer almak zorunda değilsiniz tabii… Sizin tarafınız vatandaşı olduğunuz bu ‘devlet’ten nasıl daha iyi bir sağlık hizmeti alabileceğinizin takipçisi olmaktır.
Kamuda çalışan hekimden iyi hizmet almak için belki hakkı olan ücreti devletin verebilmesinin takipçisi olabilirsiniz. Belki kamuda çalışan hekimin saat 15.30’a kadar hastanede kalmasının takipçisi olabilirsiniz.
Belki devlet hastanelerinden hakkınız olan hizmetin verilip verilmediğinin takipçisi olabilirsiniz.
Vatandaş bunu yaparken öte yandan, hastasını ameliyat masasında bırakıp özeldeki hastasına giden bir anestezi uzmanının kamudan uzaklaştırılması gibi radikal karar alma cesaretini gösteren kamu hizmeti komisyonunu “bunu nasıl yaparsın” gibi baskı altına almaya çalışanlara haksız olduklarını da söyleyebilir.