UBP ve DPUG arasındaki yerel seçim işbirliği Kıbrıslı Türkler için bir ‘şer ittifakı’ olacak diye düşünülürken, şerrine kendileri uğradı.
Toplandılar dağıldılar, dağıldılar toplandılar ve sonunda dağınık kalmaya karar verdiler; öyle de gidecekler… Sağda durum bu… CTP dışında kalan sol ise patırdısız - kütürdüsüz toplanıyor, bazı sonuçlar üretiyor, ancak genel için tamamlanmış bir sonuç halen kamuoyu ile paylaşılmış değil.
CTP-BG, yerel seçimler için kendi hedefini belirlemiş. stratejisini kurgulamış, iş programını yapmış, adım-adım ilerliyor. Bu hedef ve stratejinin amacı, “Kıbrıs sorununa çözüm ve sürdürülebilir barış” vizyonuna ulaşma misyonunu başarı ile yürütmektir.
Elli yıllık Kıbrıs sorunu artık çözülmeli, federal yapıda bütünleşmeli ve adanın insanı geleceğini görebileceği bir sosyal – siyasal – ekonomik yaşamı, sürdürülebilir çevrede ve dünya halkları ile de barış ve kardeşlik içinde yaşayabilmelidir. Bu sonucu, Kıbrıslı Türk ve Rumların barış güçleri birlikte mücadele ederek yaratacaktır.
CTP-BG bu birlikteliğin en güçlü unsurlarından biridir. Dolayısıyla, CTP-BG kısa süre sonra yapılacak olan yerel seçimlerde başarılı olmak zorundadır. Bu bağlamda, toplam yirmi sekiz belediyenin en azından yarısını CTP-BG’nin kazanması gerekmektedir. Sağın bu dağınıklığı ve toptan moral bozukluğu içinde, CTP-BG’nin hedefi erişilebilirdir; toplam belediye sayısının yüzde yetmişine kadar da ulaşabilir.
Yerel yönetimlerdeki bu başarı, CTP-BG’nin Cumhurbaşkanlığı (CB) seçimlerinde de başarıya ulaşmasının zeminini hazırlayacaktır. Eroğlu’nun Kıbrıs sorununu çözmesi istisnai bir sürpriz olur ama süreci tıkayıp, Kıbrıs Türk tarafını süreçte yalnızlaştırması sürpriz olmayacaktır. Dolayısıyla, Kıbrıs sorununun çözümü için Nisan 2015’te yapılacak olan CB seçimlerinde CTP-BG adayının başarılı olmasına ihtiyaç vardır; ancak o zaman görüşme sürecinin barış sürecine dönüşmesi, bir anlaşmanın kotarılması ve referandumlarda halklardan onay alması olasıdır.
Yani, CTP-BG’nin ve Kıbrıslı Türklerin büyük çoğunluğunun benimsediği, katıldığı ve desteklediği çözüm ve sürdürülebilir barış vizyonuna ulaşmak için CTP-BG’nin hem yerel hem de CB seçimlerinde başarılı olması kaçınılmazdır. Bunun için Parti’nin yapacağı ve yapması gereken birçok siyasi çalışmanın yanında, hükümette olmasında da yarar vardır. Yapılması gereken işlerin bir kısmı muhalefette iken de yapılabilir ancak, bazı işlerin ve işlemlerin yapılması için hükümette olmanın büyük yararları geçen referandum döneminde yaşanmıştı. En basit örneği ise, referandum yasasının geçirilmesinin ancak ve ancak CTP-BG hükümetinde mümkün olabilmesidir. Dolayısıyla, vizyona giden yolda herhangi bir trafik kazasını önlemek için CTP-BG’nin ya tek başına, ya da hükümetin büyük ortağı olması gerekiyor.
29 Haziran yerel seçimleri bu nedenlerle önemlidir ve Kıbrıs’ın barış sürecinde bir dönüm noktası olacaktır. Sağın dağınık kalacağı aşikar, CTP-BG’nin ise sürecin ana unsuru olduğu tartışılmaz… Dolayısıyla, yerel seçimler sürecine büyük bir politik olgunluk ve sukunet içinde hazırlanıp ilerleyen CTP-BG’nin adaylarının halk desteğini alması, CTP-BG’nin hedeflediği 14+ belediyeyi kazanması, süreç için ardıcıl başarı dalgaları yaratacaktır. Barış güçleri bu hedeflere kilitlenmeli, sağın içine düştüğü bunalımı daha da derinleştirmek için CTP-BG’nin başarısına katkı koymalı ve CTP-BG ile birlikte barış sürecini yönetmeyi başarmalıdır.
Kimse yanlış anlamasın, CTP-BG dahil kimse kibir ve kapris ve kıskançlık yapmasın, herkes ortak vizyona ulaşmak için sinerji yaratmaya odaklansın. CTP-BG’nin vizyonu da, misyonu da kendi için değil, özne bildiği ve çok sevdiği ve onlarca yıldır onların uğruna siyasi mücadele verdiği Kıbrıslı Türkler ve emekçiler içindir. Bu vizyonu paylaşan hareketler, bu vizyona ulaşmak için güçlerini CTP-BG’de odaklamalıdır. Bölünmüş sol ve ilerici güçler, dağılmış sağın işine yarayacaktır.
Vizyon Kıbrıs’ta çözüm ve sürdürülebilir barış ise; misyon yerel seçimlerde üstün başarı, CB seçimlerini kazanmak, bunlara ulaşmayı kolaylaştırmak için hükümette olmak ise, misyoner CTP-BG’dir.