1947 yılının başlarından itibaren, Yahudi Muhacirler için kurulan ikinci büyük kamp olan “Ksilodimbo Kapı”na, yeni gelen Yahudi Muhacirlerin yerleştirilmeye başladığını görüyoruz. Kampın, Mağusa Karaoğlu (Karağulos) kampından, o günlere göre daha modern ve düzenli olduğ, bundan önceki yazılarımızda, gazetecilerin söz konusu kampa yapmış oldukları geziden elde edilen gözlemlerini sizlerle paylaşmıştık. Fakat ileride okuyacağınız bazı haberlerde, kamptan kaçışların kolayca olduğu ve güvenlik zaafiyetinin varlığı konusunda bizlere mesaj vermekteydi. Diğer taraftan, bu yazı dizimize başladığımız 10 Temmuz 2016 tarihiden itibaren Yahudi Muhacirlerin Mağusa’ya ve Filistin’e taşınması sırasında hangi gemilerin kullanıldığı açısından da bir veri oluşmaya başlamıştır elimizde. Kısaca bu gemilere bakmak gerekirse:
“SS Empire Heywood, Empire Rival, Ocean Vigour, Ulua, Empire Lifeguard, Empire Comfort.”
Bugüne kadar özellikle “Ocean Vigour” gemisinin, Yahudi Muhacir taşımacılığında Mart 1947 tarihine kadar değerlendirildiğinde en çok kullanılan olduğunu haberlerden görebiliriz. Az sonra okuyacağınız “Muhacir Geldi”, “Yahudi Akını Devam Ediyor” başlıklı haberlerde de bu gemilerin isimlerine rastlıyoruz...
“3 Mart 1947-Hür Söz-s:1
Muhacir Geldi
Mağusa Limanına gelen “Empire Lifeguard” ve “Empire Comfort” adlı vapurlar 527 adet gayri kanuni muhacir getirmiştir. Muhacirler, saat 4’de Ksilodimbo Kampına götürülmüşlerdir.
8 Mart 1947-Hür Söz-s:2
Yahudi Akını Devam Ediyor
(Ocean Vigour) gemisiyle Mağusa Limanına 860 Yahudi daha gelmiştir. Bunlar 430 erkek 406 kadın ve 24 çocuktan ibarettir.”
Ksilotimbu kampının güvenlik açığını gösteren iki haber ise “Kaçak Yahudiler” başlığıyla, 9 Mart ve 16 Mart 1947 tarihli Hür Söz gazetemizde yer almıştı....
“9 Mart 1947-Hür Söz-s:2
Kaçak Yahudiler
Ksilotimbu kampından kaçan üç mülteci Akna (Ahna? ea) köyü yakınlarında yakalanmışlardır.”
16 Mart 1947-Hür Söz-s:1
Kaçak Yahudiler
12 Mart akşamı Ksilotimbu Kampından kaçan iki Yahudi yakalanıp Polise teslim edilmiştir.
Biraz sonra ise başka bir kampı ziyaret etmelerine müsaade edilen 200 Yahudi kampa giderken yolda gösteriler yapmıya başlamışlar ve kamplarına dönmeleri emredildiği halde bu emre itaat etmemişlerdir. Kamp erkânından bazılarını Yahudiler taşa tutmuş ve bu arada bir asker yaralanmıştır. İntizanı (huzuru.ea) temin için Yahudilere ateş açılmış ve bunun neticesinde ikisi ağır olmak üzere beş Yahudi yaralanmıştır. Bunun üzerine Yahudiler kamplarına dağılmıştır.”
Haberden de anlaşılacağı gibi, Kaçak Yahudiler dışında, zaman zaman Yahudi Muhacirlerin taşkınlıkları hatta bu taşkınlıklar neticesinde ölümle sonuçlanabilecek müdahalelerin olduğu da görülmektedir. Ne kadar düzenli ya da rahat kamplar yapılsa da Yahudi Mültecilerin en büyük arzularının bir an evvel Filistin’e gitmek olduğu bu gibi taşkınlıklardan da anlaşılabilmektedir.
Bir önceki Yahudi Muhacirler yazımızda Limasol’un AEL takımıyla Alman Esirlerinden kurulan futbol taakınları arasındaki karşılaşmadan bahsetmiştik. Özellikle Yahudi Muhacirler için kamp yapımında kullanılmak üzere ada’ya getirilen Alman esirler arasından oluşturulan futbol takımı, bir kez daha AEL takımıyla karşılaşmıştı...
“11 Mart 1947-Hür Söz-s:2
Leymosun Haberleri (Hususi Muhbirimiz Bildiriyor)
AEL-Alman Esirleri (4-1)
Ayni gün (Pazar ea) ös. Saat 3’te Ael ile Alman Esirleri arasında yapılan maçı Ael 4-1 kazanmıştır. Alman esirleri maç esnasında bazı akrobatik hareketler yapmışlar ve halk tarafından çok alkışlanmışlardır.”