Yurtdışından Kıbrıs adasının Mağusa kentine getirilmek üzere yapılan Yahudi Muhacir sevkiyatının prosedür ve organizasyonu dışında hareket edenler de vardı. Kendilerine gemi tahsis ederek, o günlerdeki yorumla "kaçak" olarak Filistin topraklarına gitmeye çalışan azımsanmayacak yoğunlukta Yahudi Muhacirlerin de olduğu bir gerçek. İngiliz Hükümetinin nezaretinde önce Mağusa'ya getirilip buradaki Karaoğlu (Karağulos) ile Ksilotimbu Kamplarında yerleştirildikten sonra, Filistin'e gönderilene kadar bir bekleme süreci geçiriliyordu. İşte bu bekleme sürecini yaşamak istemeyen ve hatta "kamp" psikolojisinden uzak durmaya çalışan Yahudi Muhacirler kendi yollarını kendileri çizmeye çalışıyorlardı. İşte bu konuyla ilgili bir haber...
"20 Temmuz 1947-Hür Söz-s:1
4500 Yahudi İngilizlerle Harbetti
Filistin'e gayri kanuni olarak girmeğe çalışan 4500 Yahudiyi Hâmil (taşıyıcı-taşıyan) "President Garfield" gemisi dün İngiliz ablûka donanması tarafından yakalanarak Haifa limanına getirilmiştir. Muhacirler ordusu gemilere aktarılarak adamıza getirileceklerdir.
Aktarma işini yapan bahriyelilerle çok şiddetli bir döğüşe girişen Yahudiler, askerlere balta ile saldırmışlardır. Bahriyeliler bunun üzerine göz yaşı akıtan gazlar kullanarak mukabele etmişler fakat iş bunla da bitmediği için iki taraf arasında hakiki bir döğüş ve silahsız harp başlamıştır. Nihayet aktarılan Yahudiler, gizli Yahudi radiosunun verdiği habere göre, 125 yaralı vermişlerdir ki bunlardan 25'i ağır addolunmaktadır. Bahriyelilerden üçü yaralanmıştır."
Büyük bir arbedenin yaşandığı anlaşılmaktadır. İngiliz hükümetinin bu tür haberleri yayınlamaktaki "karartmasına" rağmen, kaçak olduğu anlaşılan Yahudi radyosunun haberiden bu yöndeki gelişmeler anlaşılabilmekteydi. Elbette "25'i ağır" denilen Yahudi Muhacirlerin nerede tedavi edildikleri, tutuldukları ise gizliliğini koruyordu. Az sonra vereceğimiz haberde, 4500 kişilik bu kafilenin tutuldukları yerden Mağusa'ya getirildikleri yanında, Kıbrıs'taki Yahudi Muhacir kamplarında tutulanların sayısı da verilmekteydi...
"22 Temmuz 1947-Hür Söz-s:2
Muhacirler Adamıza Getirildi
İki gün evvel aralarında ağır müşademeler olduğunu haber verdiğimiz 4500 kişilik Yahudi kafilesi Pazar günü adamıza getirilerek Karaoğlu Kampı'na yerleştirilmişlerdir. Bu kafileden sonra Kıbrıs'taki kamplarda bulunan Yahudilerin adedi 20.439 kişiyi bulundurmaktadır."
Yahudi Muhacirlerin kamplardan kaçma teşebbüsleri bazı zamanlar başarılı olmakla birlikte, bir süre sonra yakalandıkları da görülmektedir. Daha önce de belirttiğimiz gibi, kampların "kontrol" açısından bazı zaaflarının bulunduğunu bu kaçış öykülerinden de anlayabiliyoruz. Yakalanan kaçaklar ise mahkeme edilerek bir "suçlu" olarak addedilip İngiliz Hükümeti tarafından cezalandırılıyordu...
"23 Temmuz 1947-Hür Söz-s:1
Yahudiler Mahkûm Edildi
Bundan bir müddet evvel Karaoğlu Kampından kaçan 19 yaşındaki iki Yahudi genci yakalanarak kamp kumandanına teslim edilmişlerdi. Dün mahkemeleri görülmüş ve her ikisi de 21'er gün hapis cezası yediler."
Yahudi Muhacirlerin Kıbrıs'a getirilme sürecinin son bulacağı konusunda bir haber yayınlanıyordu Hür Söz gazetesinde. Haber ilk okunduğu zaman, söz konusu nüfus taşınmasının ve yerleştirilmesinin sonuna gelindiği yönünde bir algı yaratılıyor. Haberin içeriğine bakıldığında aslında amacın, Yahudi Muhacirlerin "kaçak" olarak da Akdeniz'e gelmesi hatta Filistin'e gitmeye çalışıp da yakalanmaları neticesinde, sonuç olarak yine Filistin'e gönderilecek olmalarının rahatlığını ve inancını taşır olmalarından dolayı, bu inancı ortadan kaldırmaya yönelik bir haber olduğu da anlaşılabilmektedir...
"24 Temmuz 1947-Hür Söz-s:1
Bundan Sonra Kıbrıs'a Yahudi Getirilmeyecek
Londra radyosundan alınan bir habere göre İngiliz hükûmeti bundan böyle Kıbrıs Kamplarına Yahudi Muhacir yollamamıya karar vermiştir.
Kaçak gemilerde yakalanan her kafile geldiği yere iade edilecektir. Sebeb olarak, Yahudilerin Kıbrıs'ı Filistin'e geçen bir köprü addedişleri ve er geç oraya gönderileceklerini bilişleri yüzünden durmadan gemilerle bulundukları memleketlerden kaçıp Akdeniz'in bu kısmına akın edişleri gösterilmektedir. Bu karar üzerine ilk iş olarak geçenlerde yakalanıp Karaolo'ya (Karaoğlu-Karağulos) getirildiği bildirilen 4500 Yahudi yeniden gemilere bindirilip Fransa'ya doğru yola çıkarılmıştır.
Ayrıca Kıbrıs'taki kamplardan 750 kişilik diğer bir muhacir kitlesi evvelden çizilmiş plânlar gereğince Filistin'e yerleştirilmek için oraya gönderilmişlerdir."