Gazeteye düşen her haberle Filistin'deki durumun ciddiyeti ve olaylardaki tırmanış gözler önüne gelmekteydi. Aslında Yahudi-Arap savaşının öncesi, yaşanılan günler ve sonrası hakkında yazılanlar, sorunun nereden/nerelerden kaynaklandığı ve bugünkü İsrail-Filistin çatışmalarının bu raddeye gelmesindeki "geçmişin" anlatıldığı nice kitaplar, yayınlar yapılmıtşır, yapılmaya da devam edecektir. Ama gazetelerdeki böylesi haberlerle yol izlendiğinde, neredeyse günbe gün, Filistin sorununun nasıl geliştiğini görebilmektedir insan. Bundan dolayıdır ki, gazete haberlerinden yola çıkılıp herhangi bir konu ele alındığnda, o konu üzerine nice kitaplar, yayınlar yapılmış olsa da, bu alandaki haberlerin de ayrı bir önemi ve yolalışı olduğunu düşünüyorum. Nitekim 1 Ocak 1948 tarihli Hür Söz gazetemizdeki, Arap-Yahudi çatışmalarının detaylarını okudukça, bahsettiğim gibi; gazete haberlerinin önemi bir kez daha göze çarpmaktadır...
"01 Ocak 1948-Hür Söz-s:1
Filistindeki Kıtal Gittikçe Kızışıyor
Şimdiye kadar Filistin'de devam etmekte olan çarpışmalar günden güne kuvvetlenmekte ve her iki tarafın verdiği ölü adedi artmaktadır. Son birkaç gün içinde yapılan çarpışmalarda her taraftan da ölenlerin sayısı bir rekor teşkil edecek kadar çoktur. Hayfa'da bulunan bir petrol tasfiye tesisinde işleyen Arap amele üzerine Yahudiler tarafından bomba atılması üzerine Arap amele bıçaklarla Yahudi işçi ve memurları üzerine hücum etmişler ve bu kavgalar neticesinde 36 Yahudi ve 11 Arab ölmüş 14 Yahudi ve 47 Arap yaralanmıştır. Kudüs'te silahlı Araplar otomobillerle gitmekte olan hastane memurları üzerine hücum ile 14 kişinin yaralanmasına sebep olmuşlardır."
Bulgaristan limanlarından da Yahudi Mültecilerin, Filistin'e gitmek için yola çıktıkları haberini görüyoruz. Bu haberi görünce; tarihe "Struma Olayı" ya da "Struma Faciası" olarak geçen; 2. Dünya Savaşı sırasında Nazilerden kaçıp Filistin'e gitmeye çalışırken, Rus denizaltısı tarafından batırılan trajedi aklıma geldi. Makinesi bozulup haftalarca İstanbul açıklarında kalan ve 23 Şubat 1942'de Türk hükümetinin girişimiyle gemiyi Karadeniz'de Şile açıklarına çekilen Struma gemisi, gece boyunca sürüklenmiş, 24 Şubat 1942 sabahı büyük bir patlamanın ardından da batmıştı. 103' ü çocuk olmak üzere 768 kişi bu olayda hayatını kaybetti. İşte bu olaydan 6 yıl sonra yine Yahudi Mülteciler, bu kez Bulgaristan limanlarından Filistin'e ulaşmak için aynı güzergâhı izliyordu...
"01 Ocak 1948-Hür Söz-s:1
Birçok Yahudi Filistin Yolunda
İstanbul'dan öğrendiğimize göre binlerce Yahudi'yi hamil iki vapur Boğaziçi'ne gelerek Türk makamları tarafından muayene edilmişlerdir. Yolcuların Filistin'e gitmek üzere Bulgaristan limanlarından Burgaz'dan hareket ettikleri anlaşılıyor. Vapur kaptanlarının söylediğine göre gidilecek ilk mevki Port Said olacaktır. Oradan yolcuların nereye götürülecekleri hakkında talimat beklenecektir."
Yine Kıbrıs'ta bulunan Yahudi Mülteci Kamplarındaki nüfusun istatistik bilgileri veriliyor bir başka haberde. Böylesi haberlerle 1946 yılından itibaren ada'ya getirilen ve kamplarda konaklayan Yahudi Mültecilerin de tam saylarını bilmiş oluyoruz. Fakat biraz sonra okuyacağınız haberdeki en önemli yan, ilk kez bu kadar yoğun bir Yahudi Mültecinin bir anda gelecek olmasıdır. Ve bu yolculuğa Romanya ve Bulgaristan limanlarından başlanmış. Ada'ya gelmeden önce ve geldikten sonraki iki haber..
"03 Ocak 1948-Hür Söz-s:1
Adamıza Yekün Miktarda Yahudi Geliyor
Gelenlerin Adedi 16 Bini Buldu
Romanya'dan ve Bulgaristan'dan "Pan York" ve "Pan Croscent" isimli iki vapura dolmuş bulunan 12-15.000 kadar Yahudi'nin bu günlerde Kıbrıs'a gelmesi bekleniyor. Yolcuların boşaltılması ve diğer işlere nezaret için Filistin'den asker getirildiği haber veriliyor.
Hali hazırda Kıbrıs'ta mevcut bulunan mülteci Yahudilerin sayısı aşağı yukarı 16.000'e baliğ olmaktadır. Bunların 12.000'i Ksilotimbo ve 4.000'i Karaoğlu kamplarındadır. Bu iki kamp yekün 30.000 kişiyi alacak vaziyettedir."
"04 Ocak 1948-Hür Söz-s:1
Yeni Yahudi Kafilesi Mağusa'ya Çıktı
Daha evvel bildirdiğimiz gibi Romanya'dan gelen "Pan York" ve "Pan Crescent" vapurlarının hamil olduğu 15.706 Yahudi Mağusa limanına çıkmışlardır. Çıkış amelesi sukûnetle geçmiştir. Gelen mültecilerin tahminen 7.000 kadarı Karaoğlu Mülteci kampına ve geri kalanlar da Ksilotimbo kamplarına sevkedileceklerdir."