“Yakında sadece gazete sayfalarını süsleyeceğiz…”

Günhan Boranhan, 12 yaşından beridir baba mesleği olan kunduracılığın içinde olduğunu anlatıyor

Babadan kalma ‘kunduracılık’ hatırasını hobi olarak yaşatmaya çalışan Günhan Boranhan, Göçmenköy’deki aile yadigârı iki metrekarelik dükkânın kepenklerini indirmeye kıyamamış, yıllardır solumaya alıştığı deri ayakkabı ve yapıştırıcı kokusundan vazgeçememiş…  

 

Kunduracılık yaparak geçinmenin mümkün olmadığını anlatan Günhan Boranhan,

“Bu sektör ithalat ile öldü, artık kunduracılık tarihe karışacak, ya da benim gibi gönül verenler sayesinde hobi olarak yürütülecek. Küçük esnaf, zanaatkâr ve sanatkârlar da gelecekte sadece gazete sayfalarını süsleyecek” diyor…

 

Fehime ALASYA

Kırk yaşında olan Günhan Boranhan, 12 yaşından beridir baba mesleği olan kunduracılığın içinde olduğunu anlatıyor.

Sohbete başlamadan önce,  geçim kaynağının bankacılık olduğunu dile getiren Boranhan, kunduracılığı sevdiği ve babasından kalma bir hatırası olduğu için ‘hobi’ olarak yaptığının altını çiziyor…

Kunduracı olan babası Şükrü Boranhan’ın dört yıl önce vefat ettiğini anlatan Günhan Boranhan, Göçmenköy’deki baba yadigârı olan iki metrekarelik dükkânın kepenklerini indirmeye kıyamamış.

Ailesini bu işle geçindirmenin mümkün olmadığını anlatan Boranhan, yıllardır solumaya alıştığı deri ayakkabı ve yapıştırıcı kokusundan vazgeçemediğini anlatıyor.

 

“Burada vakit geçiriyorum, bu benim hobim”

Babasının yıllarca kunduracılık yaparak ailesini geçindirdiğini söyleyen Boranhan, şimdilerde bunun sadece hobi olarak yapılabileceğine vurgu yapıyor. İthal ayakkabılarla başa çıkılamayacağını belirtiyor.

Kunduracılık ve ayakkabıcılık sektörünü birkaç cümleyle özetleyen Boranhan, vatandaşın içinde bulundu ekonomik durumu ise şöyle anlatıyor:

“Artık kalite yok, rahatlık yok, ucuza yönelme var. Ben burada ucuz ayakkabı üretemem, insanların sağlığıyla oynak istemem, üstelik tüm malzemeler ithal ve dünya pahası, istesem de ucuz ürün çıkaramam. Vatandaşın alım gücü düşük, bazen tamir için söylenilen 20 TL’yi bile vermek istemeyenler oluyor, ‘sonra gelirim, cüzdanımı üzerime almadım’ diyerek kaçıyor. Kaldı ki 300 TL verip benden ayakkabı mı alacak. Şimdiki ayakkabılar ucuz ve kaliteden uzak, adeta tehlike saçıyor, koku yapıyor, terletiyor, mantar yapıyor, eski rahatlık ve sağlık kalmadı…

Bu sektör ithalat ile öldü, artık kunduracılık tarihe karışacak, ya da benim gibi gönül verenler sayesinde hobi olarak yürütülecek. Küçük esnaf, zanaatkâr ve sanatkârlar da gelecekte sadece gazete sayfalarını süsleyecek. Bu işlerde emek veren kalmadı, küçük esnaf kepenkleri çoktan indirdi. Burası babamdan kalma kurulu bir yerdi, buraya kira da vermiyorum, kendi malımız, o yüzden kapatmadım, yoksa çoktan kapatırdım, burada vakit geçiriyorum.” 

 

Vatandaşın dilinde de kalite ve fiyatlar…

Günhan Boranhan’ı tanıyan ve ayakkabısını tamire getiren bazı vatandaşlar ise piyasadaki fahiş ücretlerden veya kalitesizlikten “Kalite kalmadı, fiyatlar deseniz dünya pahası, bir kez de olsa kaliteli alıp tamir ederek kullanmak daha karlı oluyor” diyerek dert yanıyor.

 

Vatandaşın dilinde de kalite ve fiyatlar: “Kalite kalmadı, fiyatlar deseniz dünya pahası, bir kez de olsa kaliteli alıp tamir ederek kullanmak daha karlı oluyor”

 

Kunduracı olan ve dört yıl önce hayatını kaybeden baba Şükrü Boranhan’ın fotoğrafı dükkânın başköşesinde asılı…

 

Özel Haber Haberleri