Bu Memleket Bizim Platformu adına Polis Genel Müdürlüğü önünde konuşma yapan gazeteci Cenk Mutluyakalı, “Bu polisin, bu dosya içinde adı geçenleri soruşturma yetkisi yoktur, çok daha acısı, bu polis, bu dosyada adı geçenlerin emrindedir” dedi.
“İradesi kuşatılmış, demokrasisi hiçleştirilmiş, kimlik yitimine uğramış, geleceği ışıksız bırakılmış bir yerde yalnızca Kutlu Adalı’nın katillerini değil ülkemizi de geri istiyoruz” diyen Cenk Mutluyakalı, polisten şeffaflık talep etti.
Bu Memleket Bizim Platformu Polis Genel Müdürlüğü önüne “Susmayacağız” diye siyah çelenk bıraktı, platform sözcüleri ayrıca “Susmadık, Susmayacağız” yazılı pankartı açtı.
Kişmir: “Biz barış ve ifade özgürlüğünü savunanlarız, susmayacağız”
Platform adına konuşan Basın-Sen Başkanı Ali Kişmir, “Biz barış ve ifade özgürlüğünü savunanlarız, susmayacağız” dedi.
“PGM denince akla sivilleşme ve demokratikleşmenin ne kadar gerisinde olduğumuz geliyor.” diyen Kişmir, Adalı’nın 25 yıl önce ‘ana-yavru’ ilişkisinden vazgeçilmesi gerektiğine vurgu yaptığını, fakat gelinen noktada özellikle Ersin Tatar’ın Cumhurbaşkanı olmasıyla birlikte bu ilişkinin ‘besleme’ ilişkisine doğru ilerlediğini belirtti.
Kişmir, “Toplum olarak hayatımızda hiç bu kadar aşağılanmadık ve küçülmedik” diyerek, Cumhurbaşkanı Tatar, Başbakan Ersan Saner ve suç örgütü lideri Sedat Peker’in Adalı cinayetine dair söylemlerini anımsatarak, bu söylemlere karşın araştırılması gereken çok fazla konu olduğunu belirtti.
“Meclis’i de açtırtmayanları unutmayalım” diyen Kişmir, bunun ‘koltuk kavgası’ olduğunu, Adalı cinayetinin araştırılması komitesinde dahi birleşmeyi reddedenlerin, ilkesel bir kavga peşinde olmadığını savundu.
Kişmir, “Faşizm her zaman ve her yerde düşünce özgürlüğü ve demokrasiye karşı vardır. Biz barış ve ifade özgürlüğünü savunanlarız, susmayacağımızı da her zaman söylemeye devam edeceğiz.” dedi.
“Şeffaflık”
Türkiye’den talep edildiği açıklanan bilgi ve belgelerin ne olduğunu soran Yenidüzen gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Cenk Mutluyakalı, derin devletin katillerden kahraman yarattığını vurguladı.
Gazeteci Cenk Mutluyakalı şöyle konuştu:
“Kutlu Adalı, özgürlüğü, kardeşliği, dayanışmayı anlatıyordu. Kıbrıs'ın kimliğini, kültürünü, sesini çoğaltıyordu Kutlu Adalı... Ada yarısında ne kadar kir varsa üzerine bayrak çekildiğini, ne kadar hile varsa milliyetçilikle örtüldüğünü, umudun ve yarının çürütüldüğünü anlatıyordu. Kıbrıs'ın bölünmüşlüğü üzerinden rantı anlatıyordu, talanı anlatıyordu, hukuksuzluğu anlatıyordu, bataklığı anlatıyordu. Biz sadece Adalı'nın katillerini istemiyoruz. Biz ülkemizi de geri istiyoruz. Biz demokrasimizi ve irademizi de istiyoruz. Toprağa ve yağmura, güneşe ve denize ne kadar borcumuz varsa bizim adımıza hayatını tehlikeye atan insanlara da borcumuz var. Barışı düşlemekten, kendi kimliğimiz ve irademizle dünyaya tutunma çabamızdan ve adalı düşlerimizden vazgeçmeyeceğiz. Bu memleket bizim biz yöneteceğiz.”
Eyleme kimler katıldı?
Polis Genel Müdürlüğü önündeki eyleme Toplumcu Demokrasi Partisi Genel Başkanı Cemal Özyiğit, Cumhuriyetçi Türk Partisi Genel Sekreteri Erdoğan Sorakın, milletvekilleri Asım Akansoy, Fikri Toros, Erkut Şahali, Yeni Kıbrıs Partisi (YKP) Genel Sekreteri Murat Kanatlı, BKP Başkanı İzzet İzcan ve Genel Sekreter Salih Sonüstün, KTÖS Genel Sekreteri Şener Elcil, KTÖS Başkanı Emel Tel, KTAMS Başkanı Güven Bengihan, DEV-İŞ Başkanı Koral Aşam, Devrimci Genel-İş Sendikası Başkanı Ömer Naşit, ÇAĞ-SEN, BASIN-SEN katıldı.