Azınlık hükümetinin niyeti belli oldu. Hepimizi süründürecekler!
Belli ki virüsün yarattığı tehlikenin boyutlarını kavrayamadılar.
Ne hekimlerin, ne uzmanların, ne bilimin, ne mantığın sesine kulak verdiler.
Kamuoyu baskısıyla, zorla Lefkoşa ve Girne’yi ‘kapatma’ kararı aldılar.
Lakin Enfeksiyon Üst Komitesi’nin aldığı kararları öyle deforme ettiler ki bunun adı olsa olsa ‘yarı buçuk kapanma’ olabilir!
Komitenin Pazartesi günü basına yansıyan kararlarında ‘elzem sektörler’ dışında her yerin kapalı olması öngörülüyordu.
Ama Sağlık Bakanlığı’nın ‘son dakika revizesi’ ile ‘açık sektörler listesi’ incir ipi gibi uzatıldı.
Sütten internete, hayvancılıktan tarıma ve de inşaata kadar birçok sektör ‘açık’ ilan edildi.
‘Yan sektörler’ de dahil!..
Peki neresi ‘kapalı’ kaldı?
Eh, işte üç beş sektör…
* * *
Hükümet böyle istedi. Çünkü –Sağlık Bakanı Pilli hariç- hükümettekiler zaten ‘kapanma’ taraftarı hiç olmadı.
Olsalardı önceki hafta sonu Üst Komite’nin kararını veto etmezlerdi.
Lefkoşa ve Girne’yi kapatma kararını da ittire kaktıra, zor topuz kabul ettiler.
Ama dönüp sulandırdılar.
Dün Lefkoşa ve Girne’de sokaklar ve yollar ana-baba günüydü.
Çünkü ‘kapanma’ kararı alan hükümet üyeleri kamuoyuna “sokağa lütfen çıkmayın” çağrısı bile yapmadılar.
Başbakan Saner Sağlık Üst Komitesi’nin kararını okumanın dışında bir şey söylemedi. Bakanlar Kurulu sadece ‘sokağa çıkma emirnamesi’ni yayımladı, o kadar.
Oysa ‘kapanma’ kararı ile beraber sosyal ve ekonomik açıdan da tedbirler paketinin hazırlanması ve açıklanması gerekiyordu.
Bunu yapmayarak adeta insanlara “ne haniniz varsa görün” mesajı verilmiş oldu. Yani “Bakmayın bizim kararımıza, siz çıkıp dilediğinizi yapın” demeye getirdiler.
Polise bile neyi denetleyeceğini duyurmadılar. Belediyelerle temasa geçip sokağa çıkmayı caydırıcı önlemler konusunda katkı aramadılar.
* * *
Saner başkanlığındaki UBP-YDP-DP koalisyonu böyle davrandı ama diğer yandan Covid-19 Kıbrıs’ın kuzeyinde her kapıyı çalmaya başladı. Her yerden vaka haberleri geliyor. Hastanenin yükü artıyor. Vakaların artık ağır geldiğini doktorlar da bakan da söylüyor. Yoğun bakımı genç hastalar dolduruyor.
Tüm bunlar toplumu daha da kaygıya sevk ediyor.
İki kentte de olsa doğru düzgün bir kapanma belki vakaları aşağıya çekecek, halihazırda virüsü almış kişilerin başkalarına da bulaştırma olasılığı minimize edilecek, belki birkaç hafta içinde rahatlama olacaktı.
Ama olmadı!
Saner tek ayak üzerinde diretti ve ‘yarı buçuk açılma’yı dayattı.
Ama ilk günden bu bilim, mantık ve akıl dışı inat ters tepti.
Daha 10 gün önce ‘asla kapanamayız’ diyenler bile dün ‘tam kapanma’ talep eder hale geldi.
Gidişat odur…