Yarın da bayram!

Serhat İncirli

Ülkede insanlar borç batağında...

Havadis gazetesi yazdı...

-*-*-

Ülkede sahte doktorlar var!

Sahte vatandaş dolu, doktor neden olmasın yani!

Vatan gazetesi yazdı...

-*-*-

Reçete, doktor, eczacı meselesinde olan vatandaşa oldu!

Halkın Sesi yazdı...

Daha çok olacak!

Bu stres, bu kargaşa, sosyal sigortalı hastaların ilaçlarının ödenmemesi, sistemdeki bu uygulamanın kaldırılması maksadıyla, Türkiye’nin talimatıyla başlatıldı!

-*-*-

Yeşil ve toprak alanlar yapılaştı...

Yumuşak toprak, sert zemine çevrildi...

Mimar ve Mühendis Odaları Birliği Başkanı Tunç Adanır söyledi, Kıbrıs gazetesi yazdı...

Sel tehlikesi yükseldi...

Kim bilir, belki de bizim göremediğimizi veya bu hırsızlık ülke üzerinde hiç umursamadığımız bu felaketi Allah görmüştür ve yağmuru bu yüzden bu seneliğine durdurmuştur!

Ne diyeyim!

-*-*-

CTP Girne Milletvekili ve Meclis Başkan Yardımcısı Fazilet Özdenefe söyledi; Cenk Mutluyakalı Yenidüzen’de yazdı...

4,5 senede 300’e yakın üst düzey atama yapılmış!

Ve Meclis Başkanı Zorlu Töre, Türkiye’den makam arabası istemiş!

Ve Meclis’te, çalışmayan otomobile benzin alınmış!

-*-*-

Güzelyurt’ta Nuh Peygamber’in gemisini çakmaya başladığı günlerde temeli atılan hastane yarım kaldı...

Girne’dekinin bitiş tarihi “muamma”...

Ama hükümet yeni hastane yapacağı sözlerini veriyor!

Ülkede bir tek külliye inşaatı devam ediyor!

Ha, bir de külliye içerisindeki görkemli caminin de zemini dökülmeye başlandı!

-*-*-

Bu konuyu bir tek Avrupa gazetesi haberleştiriyor...

Ben de bir bakayım dedim ve dün önüme çıkan bir kaç polis memuruna sordum: Ali Savaş Altan kimdir?

“Ali Savaş Altan, işini çok doğru yapan bir polistir” dediler..

Peki neden bu durumda?

Bu soruyu sorduğumda da “suçu büyük, çünkü Kıbrıslı” dediler...

Gülümsedim!

-*-*-

Gıynık’ta sevgili Artun Çağa yazdı...

Ülkemizdeki bet ve bahisler kara para raporunda...”

-*-*-

Tufan Erhürman’ın, “Cumhuriyet Meclisi Krallık Meclisine dönüştürülmüş” sözleri, her şeyi gayet iyi açıklıyor aslında...

Kıbrıs Gerçek hatırlatmış!

-*-*-

Daha ne diyeyim?

Ne yazayım?

Yarın da KKTC’nin 40’ıncı kuruluş yıldönümüymüş!

Atın tutun ve tabii ki yiyin yutun şapur şupur!


Mesela diyorum ki, “Bırakınız çalsınlar, bırakınız soysunlar!”

Mesela diyorum, 50 bin Euro’dan 5 bin adet otomobil satıyorsak, senede 250 milyon Euro eder...

Bu satışın yüzde 40’ını “vergi olarak” alabilsek, senede 100 milyon Euro yapar...

-*-*-

Emlak satışı...

Senede 350 bin Euro’dan 2 bin adet ev satıyorsak, 700 milyon Euro eder...

Bu satışın yüzde 40’ını “vergi olarak” alabilsek, senede 280 milyon Euro yapar...

-*-*-

12 ayda yani bir yılda, mesela diyorum, 3 milyon Rum aracına, 25 Euro’dan sigorta yapsak 75 milyon Euro eder...

Bu satışın yüzde 40 kadarını “vergi olarak” alsak, senede 30 milyon Euro para yapar...

-*-*-

Sadece bu üç kalemi toplasak, 410 milyon Euro paraya ulaşırız...

Bunu 1 Euro eşittir 30 TL’den çeviriversek, 12 milyar 300 milyon TL gibi bir paramız olur...

Fena para değil!

Yıllık bütçenin 80 milyar TL olduğunu düşünürsek; askeri harcamaları kesersek; tören paralarını durdurursak, Ersingillerin dış gezilerini, danışmanlarını iptal edersek, Türkiye’nin yaptığı ve yapacağı işlere ödemeleri yapmazsak, ki inşa ettikleri camiyi ve en acısı külliyeyi bile borca yazıyorlar...

Bilmem anlatabildim mi?

-*-*-

Haaaa, bir de hava sahamızın gelirlerini “charge” edebilsek!

Neyse, daha fazla hainlik yapmanın anlamı yok!

Bırakınız çalsınlar, bırakınız soysunlar!

Kıb – Tek’e akaryakıtı resmen “soksunlar”!

Bayrağı çek, ezan okunuyor!

Tamamdır!


İnsan olan utanır!

Adamın suçu vardır yoktu bilemeyiz!

Polis alıkoydu!

Arabaya soktu!

Adam, arabadan atladı!

Yaralandı!

Tuttular, hastaneye getirdiler!

Bu defa 3’üncü kattan pencereyi açıp aşağıya atladı!

Konu, gördüğüm kadarıyla “Özgür Gazete hariç”, gazetelerimizde – sitelerimizde haber bile olmadı!

Polis, açıklama yapma gereği duymadı!

Hastane, “normal” davrandı falan...

-*-*-

37 yaşındaki adam Afrikalıydı!

Yaşananlar ihmalin ötesinde, açık ırkçılıktır biliyor muyduk?

-*-*-

Kimsenin umurunda değil!

-*-*-

Bir kişiye sordum, “nasıl olur da polis arabasından atlayabildi?”,...

“Atladı, ne bileyim” dedi...

-*-*-

Bir başka kişiye sordum, “hastane penceresinden nasıl atladı?”

“Atladı, ne bileyim” dedi...

Ve ekledi: “Çok var yahu bunlardan!”...

-*-*-

Sadece utandım!


Elektrik kesintisi iyi bir şey!

KKTC’de son durum!

Dün elektrikler yine saatlerce kesikti!

-*-*-

Bizim mahallede elektrikler dün sabahtan öğleye kadar yoktu!

Öğleden sonra ben yoktum, gelip gelmediğini bilemiyorum!

-*-*-

Ne yalan söyleyeyim; her gün üç dört saat kesilse mutlu olacağız!

Neden?

Çok pahalı da ondan!

Tasarruf oluyor!

-*-*-

“Ama kesintiler nedeniyle buzdolabında etler, balıklar, tavuklar bozulacak” diye derdiniz mi var?

Hade yahu!

Hala et, balık alabilen mi var?

Vallahi zenginler düşünsün!

-*-*-

Teşekkürler hükümet!

Kesin, çekinmeyin!


Seninle gurur duyuyoruz Tanya Kilitkayalı...