Yeni milletvekilleri dün mecliste yemin ettiler. Seçilen 50 vekilden 23 vekilin yenilendiği mecliste ilk günün flaşı CTP-BG Milletvekili Doğuş Derya’nın yemini idi. Derya, Anayasal metni ‘erkek egemen’ bulduğunu söyledi ve önce kendi hazırladığı yemini etti.
Ederken Meclis karıştı, UBP milletvekilleri sezonun ilk salon terk ediş etkinliğini! yaptılar. Meclise kısa bir süre ara verildi, yeniden açılırken Doğuş Derya itirazlar arasında olsa da kendi yeminini de etmenin gönül rahatlığıyla Anayasa gereği olan yemini etti.
Elbette ki vekillerden biri istediği yemini etti diye Anayasal yemin değişecek değil ancak Doğuş Derya, az önce yazdığım gibi vicdanen rahat olmak için önce içinden geleni söyledi kürsüden ve ilk gün bir mesaj verdi bence; Mecliste farklı olacağının mesajıydı bu.
Dün bütün gün Doğuş Derya’nın meclisteki yemini tartışıldı. Doğru mu yaptı yanlış mı? Bazıları destek verdi, bazıları eleştirdi. Bu davranış partiyi yani CTP’yi de bağlar mı diye soruldu. Neden bağlasın?
Zaten Doğuş Derya bireysel olarak vicdanen kabul edebileceği yemini okuduğunu izah etti o kargaşa içinde… Eğer bir uzlaşma sağlanır da anayasal değişiklik yapılma yoluna da gidilir ve bu yeminde de değişiklik yapılması gündeme gelirse ki gelmelidir, o zaman o değişiklikler de konuşulur.
Anayasa’da yapılması gerekli en acil değişiklik o yemin değil elbette ama dünün gündemi yeminken o konudaki Doğuş Derya görüşü ortaya konmuş oldu. Daha sonraki süreçte başka vekiller tarafından başka görüşler, değişiklik istemleri de gündeme getirilecek diye düşünüyorum.
***
İskele
Karşıyaka Güzelyalı’da çöken bir iskele var ve altında kalıp ağır yaralanan 11 yaşındaki Aziz… İskele’nin yapım aşamasında olduğu söyleniyor ama gazetelerde çıkan fotoğraflarda yapım aşamasındaki iskelenin üzerinde şemsiyeler ve yastıklar… Yani denize gidenler o yapım aşamasındaki iskele üzerinde güneşleniyorlarmış.
Yani ortada bir sorumsuzluk var. Yapımı süren iskele üzerine çıkılmasına neden izin veriliyor? Şuna da eminim ki o iskelenin deniz içine yapılması için de izin alınmamıştır. Eğer öyleyse oranın belediyesi ve kaymakamlığı da aynı sorumluluğu taşıyorlar.
Tabii bu arada olan, küçük Aziz’e oldu. Üzerinde güneşlenenler varsa altına da girmek serbest diye düşününce iskele başına yıkıldı. Umarım Aziz aramızda kalır ve yaşamayı hak ettiği gibi yaşar.
***
Obama ve mesajlar
ABD Başkanı Obama Kıbrıs’taki taraflardan gelen mesajların kendisini cesaretlendirdiğini söylemiş. Obama öyle demiş de bizim duyduğumuz ve bizi de cesaretlendirecek mesajlar yok ortada… En azından ben duymadım. Yoksa bizden gizli Eroğlu ve Anastasiadis Obama’ya mesaj mı gönderdiler!
Öyle olsun eğer öyleyse… Bizden gizli olsun ama birilerini cesaretlendirecek mesajlardan (varsa eğer) umarım gün gelir yararlanırız!