Yani böyle yazılar yazmayı, bu türden haberlerle uğraşmayı öyle çok isterdim ki!
Nasıl mı?
Dünkü İngiliz gazetesi Daily Star gazetesindeki manşetten bahsediyorum...
Daily Star’ın manşetindeki haber, “yeni bir sevgili bulmak istiyorsanız, atacağınız mesajlarda kesinlikle patlıcan emojisi kullanmamanız gerektiği”nden bahsediyordu...
-*-*-
Efendim Ukrayna – Rusya arasında savaş sürüyormuş, İngiltere Ukrayna’ya desteği artıracakmış, ;ngiliz ekonomisinde ciddi sıkıntılar varmış, Brexit başarısızlık yaratmış falan hiç umurlarında değil...
Neymiş?
Yeni bir aşk arıyorsanız, sakın patlıcan emojisi atmayın!
-*-*-
Yine aynı gazeteden bir başka “ciddi” haber...
Gerçekten bu tür haberlere çok ihtiyacımız yok mu?
Yani Daily Star gibi bir gazete çıkarsak, sizce de tutmaz mı?
Ne midir ciddi haberimiz?
Hemen yazalım:
Çok güzel bir model, aşk hayatına “üç kez randevu” kuralı koymuş...
Neymiş bu “üç kez randevu kuralı”?
Efendim, Bristol kentinde yaşayan model kızımız Fenella Fox, erkekler çabalayana kadar seks yapmamaya yemin etmiş...
-*-*-
Yani, bir erkek, eğer Fenella ile sevişmek istiyorsa, en az üç kez görüşecek ve üçüncüden sonra yatağa gidilecek!
-*-*-
Yazmıyor muyuz bu haberleri?
Bazen yazıyoruz aslında ama gözden kaçıyor!
Hani müftümüz demişti ya; “istendiğinde verilecek!”...
Cinsel ayrım içeren ve “kadının erkeğe vermesi” anlamına gelen bir yorumdu!
Oysa biliyor musunuz, İngiltere’de “vermek” yok!
Karşılıklı almak ya da karşılıklı kazanmak var!
-*-*-
İngiltere’de cinsel ilişkide “yapan ve yapılan” yok!
Demek istediğim bu!
Oysa bize yapan “erkek”, yapılan “kadın” oluyor!
Hatta, yapan “erkek”, çoğu zaman “LGBTI” bile sayılmıyor!
-*-*-
Yazmamak mı lazım bunları?
Ciddi şeyler yazmak lazım!
Ne yani, bu konular ciddi konular değil mi?
-*-*-
Alın size bir haber daha...
Porno endüstrisinden Leah Gotti adlı kadın sanatçı, bu endüstrisinin karanlık yüzünü açıkladı...
Meğer, “yanlışlıkla” bu andüstride yıldızlaşmış Leah Gotti...
Daily Star yazıyor...
Ve diyor ki, “Leah Gotti, parti organize eden biriydi. Bir gün bir parti organize etti. Parti sırasında banyoya girdi, duş aldı ve çıktığında partiye katılan herkes bir biriyle sevişiyordu.
“Bu arada bir kişi kendisine de bir adet uyuşturucu sigara verdi, kadın bunu masum bir şekilde içti...
“Sonrasında porno endüstrisinde yıldızlaştı...”
-*-*-
Nasıl haber ama?
Bizde buna benzer haber hiç okumuyoruz!
Efendim öğretmenler kızgınmış; Türkiye Büyükelçiliği bazı öğretmenleri bir araya toplamış, onlara sendika kurdurtmuş ve bu yeni sendika, KKTC Meclisi’nde komite toplantısına katılmış!
-*-*-
Oysa habere bakın siz; “Bir grup erkek, genç kadının porno filmlerini internet üzerinden yayınca, kilise, o genç kadını kovmuş!”...
-*-*-
Daily Star’dan bir haber daha: “53 yaşındaki anne anne Andrea Sunshine, boşandığından beri 720 kişiyle yattığını itiraf ettikten sonra cinsel hayatı hakkında açık sözlü davrandı...”
-*-*-
Nasıl ama?
Çok iyi haber değil mi?
Efendim, KKTC’de özel okul harçlarının yıllık ortalamaa fiyatı 150 bin TL olmuş; aileler, veliler perişanmış!
-*-*-
BM, Kıbrıs sorununa çözüm müzakerelerinin yeniden başlamasını istiyormuş!
Boşveriiiin!
Bakın Daily Star ne yazmış; “Öyle bir seks pozisyonu keşfedildi ki, küçük penisli olan erkekler bile hedefi vurabiliyor!”...
-*-*-
Erdoğan kazanırsa şu olacaktı, rüşvetti, Kıb – Tek’ti, Sayıştay raporuydu, ara seçimdi, hırsızlıklar artmıştı, yollar bozuktu, külliyeydi, aşırı sıcaklardı, yok yokk hafta sonu yine yağmur yağacaktı...
Boş verin!
Daily Star gibi bir gazeteye kesinlikle ihtiyacımız var!
-*-*-
Bir Porno yıldızı, 2012’de California’da vali seçilmek için aday olmuş...
Kampanya sloganı mı?
“Sonunda becermek isteyeceğiniz bir siyasetçi! Kutusuna bir işaret koymak istemez misiniz?”
Hiç bu kadar zavallı olmamıştık!
Yollar berbat...
Çukurlara düşen araçlardaki hasarı tamir etmek imkansız...
4 adet otomobil lastiğini bir asgari ücretle alamazsınız artık!
-*-*-
Sevgili Ülker Fahri paylaştı...
Lefkoşa’nın tarihi surlarının Güney ve Kuzey farkı, aşağılayıcı bir görüntüye sahip...
Bizdekiler ya yıkık ya bakımsız...
-*-*-
Mağusa Kalesi’nde tamir bekleyen yer var...
Hatta yerler var...
Aylardır bekliyor...
Allah göstermesin “deprem” görse bu duvarlar, yerle yeksandır çünkü bakımsızdır!
Ve bakıma, tamire acilen karar verilmelidir.
-*-*-
Mağusa’da 112 Acil Servis binası bile bitirilemiyor...
Ve bize “yeni hastane” sözü veren yalancılarla dolu ortalık...
-*-*-
Başbakan, bakanlar, müsteşarlar, müdürler!
Hani bir şarkı vardı: Are you sleeping?
Gerçekten uyuyor musunuz yoksa hiç de umurunuzda değil mi?
Bu kadar zavallı duruma düşmemiştik!
-*-*-
Kıbrıslı Türkler ya da Kıbrıs Türkü!
Adına ne derseniz deyin, bu toplum hiç bu kadar kötü yönetilmemişti!
Hiç bu kadar aciz ve sürekli yalan söyleyen bir yönetimimiz olmamıştı!
İşimize nasıl gelirse mi?
Mağusa’daki Plam Beach Hotel’de yaşananları biliyoruz...
En basit anlatımıyla otelin kiracısının, oteli başka birine kiralamasına hükümet karşı çıkmıştı değil mi?
Sözleşmeyi iptale kalkışılmıştı falan...
-*-*-
Şimdi, Girne cenahında, çok büyük bir oteli kirasında tutan şirketin, “hülle” yaparak, şirketi yani oteli, “benden bana kiralaması” yoluna hükümet ses çıkarmıyor!
-*-*-
Bu konuyu ilerleyen günlerde açacağız!
Bugün belirtmemin tek bir sebebi var; gerek Mağusa gerekse Girne’deki “kiralama” işleri ile ilgili olarak “mahkemelerin” vermesi gereken kararı, “yürütmenin” yani “hükümetin” veriyor olmasıdır!
-*-*-
Ve ortaya inanılmaz derecede pis kokuların çıkıyor olması tabii ki!
Şimdilik bu kadar yazıyoruz!
10-16 Mayıs Engelliler Haftası nedeniyle Şampiyon Melekler Takımı anısına Vakıflar Tekerlekli Sandalye Basketbol Takımı ile bakanlar, milletvekilleri ve basın mensupları arasında empati maçı düzenlendi… Biz de yerimizi aldık. Tekerlekli sandalye ile basketbol oynamak çok ciddi bir iş. Çok yorucu. Bu işi başarıyla götüren sporcularımıza ve destekçilerine binlerce kez teşekkür… Kuzey Kıbrıs Turkcell organizasyonunda yapılan ve Atatürk Spor Salonu’nda yer alan tekerlekli sandalye basketbol maçında, önceden ısınmama rağmen sağ elde yaşanan bir sıkıntı nedeniyle oynayamadım. Ama fotoğrafta ve salonda yer aldım tabii ki… Emeği geçenlere, meleklerimizi hep düşünenlere ve düşünmeyi sürdürenlere de teşekkürler…