Kıbrıslı Türk lider Mustafa Akıncı açıklamalarda bulundu. Akıncı, yapılan tüm çalışmaların kararlılıkla sürdürüldüğünü ifade etti.
Kıbrıslı Türk lider Mustafa Akıncı'nın yaptığı açıklama şu şekilde;
"Kıbrıs Türk tarafı olarak uzun zamandan beri, müzakerelerde konuların tek tek ele alınarak çözümlenmesi yönteminin artık verimli olmadığını ve paket yaklaşımının zorunlu olduğunu ifade etmekteydik. Yanı sıra, pakette tüm önemli konuların ele alınabilmesi için de paralel masaların oluşması gerekliliğini savunmaktaydık. Rum tarafının 17 Mayıs’ta ortaya koyduğu ön koşulların 4 Haziran New York toplantısında ortadan kalkmasından sonra, Crans Montana’da 28 Haziran’dan itibaren iki paralel masa çalışmaya başlamıştır. Garantörlerin de katılımı ve AB’nin de gözlemci olduğu 5’li masada, güvenlik ve garantiler; sadece iki toplumun temsil edildiği masada da diğer konular ele alınmaktadır.
Yine sıklıkla ifade ettiğimiz gibi, biz bu konferansın artık bir “karar konferansı” olduğu anlayışı içinde harekete etmekteyiz. Bu nedenle daha ilk günden karar almak yerine, bazı konuların teknik komitelere havale edilmesi yönündeki Rum önerisine onay vermedik.
BM Genel Sekreteri Guterres’in de katılımı ile önemli konuların bir paket çerçevesinde ele alınarak çözümlenmesi fikri Cuma akşamı taraflarca kabul edilmiş bulunmaktadır. Bu çerçevede, Kıbrıs Türk halkının eşitlik, güvenlik ve özgürlük içinde yaşayacağı, Rum halkının da kendini tehdit altında hissetmeyeceği bir çerçevenin ortaya çıkması için, gerek siyasi partilerimiz ve gerek Türkiye Dışişleri Bakanı ve çalışma arkadaşları ile yakın istişare içinde uğraşlarımızı sürdürmekteyiz.
Yarından itibaren başlayacak hafta, Kıbrıs’ın ve bölgemizin geleceği açısından hayati önemi haiz bir karar haftası olacaktır. Kıbrıs’ın gelecek kuşakları için en iyisini yapmaktan başka bir amacımız yoktur. Bu nedenle, buradaki sorumluluklarımıza odaklanmış bulunmaktayız. Kıbrıs Türk halkını ve bir bütün olarak adamızı, hak ettiği daha güzel, barış içinde bir geleceğe taşımak için kararlılıkla buradayız. Umarım bu kararlılığımız karşılıksız kalmaz."