Rusya ile Avrupa Birliği arasında, Ukrayna ‘krizi’ bağlamında baş gösteren sorunlar, Rusya’nın tarihi Güney Akım Projesi’ni iptal etmesine neden oldu.
Bu önemli projenin iptal edilmesi, Avrupa çevrelerince ‘Putin’in yenilgisi’ olarak yorumlansa da, oyun henüz bitmiş değil.
Çünkü Putin, derhal alternatif boru hattı planlarını devreye soktu.
Avrupa’yı enerji bağıyla kendine bağımlı kılmaya devam etmek isteyen Rusya’nın yeni planlarında Türkiye var.
Türkiye ziyaretinde, yeni boru hattının Türkiye üzerinden geçmesiyle ilgili yeni projesini dünyaya duyuran Putin, bu hamlesiyle bir yandan da beklenmedik bir şekilde, Türkiye ile işbirliği alanı açtı.
Oysa Türkiye ve Rusya, çok değil bundan birkaç yıl önce, enerji alanında gündeme gelen Nabucco Projesi aracılığıyla karşı karşıya gelmişti.
ABD ve AB’nin desteğiyle, 2009 yılında imzası atılan Nabucco Projesi, Türkiye-Bulgaristan sınırından başlayıp Romanya ve Macaristan üzerinden Avusturya’ya ulaşacak yeni bir enerji boru hattı projesiydi.
Azeri gazını Türkiye üzerinden Avrupa’ya taşıyacak projenin ana motivasyonu, Avrupa’nın enerji bağlamında Rusya’ya bağımlılığını azaltmak, alternatif bu hat aracılığıyla batının elini Rusya’ya karşı güçlendirmekti.
Yani Türkiye, bu projeyle Rusya’ya alternatif bir geçitti.
Fakat, BOTAŞ’ın da ortağı olduğu ve Türkiye açısından son derece kıymetli olan bu enerji projesi, geçtiğimiz yıl daha başlayamadan sona erdi.
Azeri gazını çıkaran şirketler, Nabucco’nun yüksek maliyetini de dikkate alarak, planlarda bir değişiklik yaptı ve gazı Yunanistan ve Arnavutluk üzerinden İtalya’ya taşıyacak olan Trans Adriyatik Boru Hattı’nı tercih ettiği açıkladı.
Türkiye şimdi bir kez daha, önemli bir fırsatın eşiğinde.
Ancak bu fırsat, öncekinden farklı olarak, Rusya’ya alternatif olarak değil,
Rusya’yla bir işbirliği unsuru olarak karşımızda duruyor.
Ve bu yeni durum, haliyle Doğu Akdeniz’deki enerji ‘hareketliliğini’ de yakından ilgilendiriyor.
Bu enerji ‘hareketliliğinin’ önemli ayaklarından biri de Kıbrıs adası, tabii ki.
Türkiye ile Yunanistan’ın, yeni Rus projesi bağlamında ilişki ılıtma eğilimi, Kıbrıs ve İsrail gazının Avrupa’ya taşınmasında kurulması gerekli olan işbirlikleriyle de bir araya geldiğinde, görünen o ki Kıbrıs sorununu da yakından etkileyecek.
Rusya’nın, yeni boru hattı projesinin hayata geçebilmesi için, bölgede istikrara ihtiyacı var.
Bu istikrar da, Kıbrıs gazı yüzünden bölge ülkeleri arasında gerilen ilişkilerin, sakin bir rotaya oturmasına bağlı.
Türkiye Başbakanı Ahmet Davutoğlu’nun Yunanistan’daki temaslarını takiben, gelen bilgiler, Kıbrıs müzakerelerinin yeni yılla birlikte kaldığı yerden başlayacağı yönünde.
Öyle görülüyor ki müzakere masasını dağıtan gaz, çok yakında masanın yeniden kurulmasının ana faktörü olacak.
Bizi, hareketli günler bekliyor.