“Yoksulların çoğu özel sektör çalışanları…”

Dünya Bankası tarafından hazırlanan “Kıbrıs Türk Toplumunda Yoksulluğun Ölçümlenmesi, İzlenmesi ve Hedeflenmesi” raporu yayınlandı

Dünya Bankası tarafından hazırlanan “Kıbrıs Türk Toplumunda Yoksulluğun Ölçümlenmesi, İzlenmesi ve Hedeflenmesi” raporu yayınlandı,  2019 Şubat tarihli rapor, Kuzey Kıbrıs’taki yoksulluğun haritasını çizdi, önemli tespitler ve önerler ortaya koydu.

Kıbrıs’ın kuzeyinde yoksulluk oranı EUROSTAT metodolojisine göre yapılan araştırmada %22.2 olarak belirlendi.

Kıbrıs Türk toplumundaki yoksulluk oranı rapora göre Avrupa ortalaması olan %17’nin üzerinde…

Yine rapora göre Kıbrıslı Türklerin yoksulluk oranı %16.2 oranında olan Kıbrıs Cumhuriyeti’ne göre de oldukça yüksek.

Yoksul hane halklarının yarısından fazlası Mağusa (yüzde 29.1) ve Lefkoşa’da (yüzde25.4)  yaşıyor.

İskele ilçesinde yüzde 37.2’ye ulaşan “yoksulluk etki alanı” yüksek sayılıyor.  

Dünya Bankası Raporu'ndaki tespitlere göre, “Kuzey Kıbrıs'taki yoksulların düşük vasıflı özel işlerde (özel sektörde) çalışmaları daha muhtemel.  ‘Kamu’ sektöründe ve eğitim alanlarında çalışmaları daha az muhtemeldir.”

“Yoksulların yalnızca yarısı, içinde yaşadıkları evlere sahipken, bu oran yoksul olmayan hane halkları arasında yüzde 81”

“Sosyal yardım programlarına daha fazla harcama yapılmasını sağlamak için, ek mali alan yaratmak adına ‘kamu’ bütçesinin yeniden dengelenmesi gerekecektir”

Mert ÖZDAĞ

Avrupa Birliği tarafından finanse edilen ve Dünya Bankası tarafından hazırlanan “Kıbrıs Türk Toplumunda Yoksulluğun Ölçümlenmesi, İzlenmesi ve Hedeflenmesi” raporu yayınlandı. Rapor, Kuzey Kıbrıs’taki yoksulluğun haritasını çizdi, önemli tespitler ve önerler ortaya koydu.

Birçok noktada 2015 verilerinin esas alındığı rapora göre; Kıbrıs’ın kuzeyinde yoksulluk oranı EUROSTAT metodolojisine göre yapılan araştırmada %22.2 olarak belirlendi.

Kıbrıs Türk toplumundaki yoksulluk oranı rapora göre Avrupa ortalaması olan %17’nin üzerinde olmakla birlikte, Kuzey Kıbrıs, Sırbistan, Romanya, Türkiye ve Letonya’nın ardından en yüksek göreli yoksulluk oranına sahip toplum.

Raporda, Ada ülkeleri esas alındığında ise, Kıbrıslı Türklerin göreli yoksulluk oranı %9.2 olan İzlanda’nın  ve %16.3 olan Malta’nın önemli oranda üstünde olduğu ifade ediliyor.

Yine raporda belirtildiğine göre Kıbrıslı Türklerin yoksulluk oranı %16.2 oranında olan Kıbrıs Cumhuriyeti’ne göre de oldukça yüksek olduğu kayda geçiriliyor.

Kıbrıs Türk toplumunda yoksulluk ilçeler arasında farklılık göstermekte olduğuna işaret eden  Dünya Bankası Raporu’nda toplumun yoksul hane halklarının yarısından fazlası Mağusa (yüzde 29.1) ve Lefkoşa’da (yüzde25.4) yaşıyor. Rapora göre; yoksulların sadece yüzde 10.7’si İskele ilçesinde olsa da söz konusu kazanın nispeten küçük olmasından dolayı yüzde 37.2’ye ulaşan yoksulluk etki alanı yüksek sayılıyor.  Yine rapordaki tespitlere göre, Lefkoşa ilçesi en düşük yoksulluk etki alanına (yüzde 17.2) ve toplumdaki  toplam yoksul hane halkları arasında en düşük yoksul hane halkı oranına sahip bölge olarak dikkat çekiyor. 

Rapor Kıbrıs Türk toplumundaki yoksulluk oranının AB ülkeleriyle ve verilerin mevcut olduğu Avrupa ve Orta Asya’daki seçilen ülkelerle karşılaştırıldığında “nispeten yüksek” olduğunu da kayda geçiriyor.

Toplumdaki “gelir eşitsizliğinin” de “yüksek” çıktığına vurgu yapan rapor Kuzey Kıbrıs’taki “gelir eşitsizliğinin” AB ortalamasının üzerinde olduğunu belirtiyor.
Kuzey Kıbrıs’taki yoksulluk konusunun derinlemesine analizini çıkaran raporda toplumdaki yoksullukla ilgili temel özellikleri de ortaya çıkarıyor.

Rapor; yoksul hane halkları yoksul olmayan hane halklarına göre ortalama olarak

daha büyük ve daha yüksek bir bağımlılık oranına sahip olduğunu ifade ediyor.  Dünya Bankası Raporu'ndaki tespitlere göre, “Kuzey Kıbrıs'taki yoksulların düşük vasıflı özel işlerde (özel sektörde) çalışmaları daha muhtemel.  ‘Kamu’ sektöründe ve eğitim alanlarında çalışmaları daha az muhtemeldir. Ayrıca, işsiz ve iş gücü dışında olmaları daha muhtemeldir”

Raporda bu durumla ilgili şu tespit dikkat çekiyor:  "Çalışan nüfus içinde yoksulların geçici işlerde çalışmaları veya serbest meslek sahibi olmaları daha muhtemeldir. Yoksul hane halkı reisleri yoksul olmayan hane halklarının reislerine göre daha düşük bir eğitim seviyesine sahiptir"

"Yoksulların yarısı içinde yaşadığı eve sahip"

RAPORDAN: Kıbrıs Türk toplumunda net okula kayıt oranları yüksek olsa da, yoksul ve yoksul olmayanlar arasında yükseköğretim kayıtları açısından önemli bir fark vardır. Yoksulların yalnızca yarısı, içinde yaşadıkları evlere sahipken, bu oran yoksul olmayan hane halkları arasında yüzde 81’di. Benzer şekilde, araç ve bilgisayar sahibi olma oranı yoksul aileler arasında çok daha düşük. Yoksul ailelerin yüzde 66’sı bir otomobile ve yüzde 50’si de bir bilgisayara sahip.

Sosyal yardım sorunu: "Sadece çalışmayanlar destekleniyor"

Kıbrıs Türk toplumunda sosyal yardım programlarının, “çalışamayan kişileri” desteklemeyi amaçladığına dikkat çekilen raporda bu durumun “yoksulluğu azaltmaya yönelik odağın daha düşük” olduğunu gösterdiğine işaret ediliyor.

Sosyal yardım sisteminin, yaşlı veya engelli aile ferdi veya yükseköğretimde öğrencisi olan ailelere  "transferler" (mali destek) sağladığı tespitini yapan Dünya Bankası buna ek olarak, yönetimin yardım alan hanelere ücretsiz sağlık hizmetleri sunduğunu kayda geçiriyor.

Rapor, Kuzey Kıbrıs'taki sosyal yardım sisteminin seçilmiş hane halklarının temel gıda ihtiyaçlarını karşılayacak düzeyde bir gelire sahip olmasını sağlamayı amaçladığı tespitini de yapıyor.

Dünya Bankası tespitine göre; Kuzey Kıbrıs’taki sistem yoksulluğun ortadan kaldırılması veya çalışabilecek kişilerin desteklenmesini amaçlamıyor.

Kuzey Kıbrıs’taki sosyal yardımların 2014 yılından beri  artmakta olduğunu kayda geçiren rapor,  bununla birlikte, GSYİH’nın bir yüzdesi olarak, sosyal yardım harcamalarının düşük ve uluslararası standartların altında olduğunu vurguladı.  

Kıbrıs Türk toplumundaki sosyal yardım sisteminin “hem güçlü hem de zayıf

yönlere sahip” olduğu tespitini yazan Dünya Bankası Raporu, yoksulluğun hanelere göre dağılımını da inceledi.

Rapora göre, Kuzey Kıbrıs’ta “olağandışı” bir durum yaşanırken; birçok ülkede daha büyük ailelerin hatta özellikle çocuklu aileler sosyal yardım sistemi tarafından genellikle gözetleniyor.

Kuzey Kıbrıs sosyal yardım sistemine ilişkin tespitlerinde ise rapor en yaygın desteklerin engellilerin desteklenmesi ve  eğitim bursları olduğunu ifade ediyor. Yoksullar açısından önemli bir hizmet olan ücretsiz sağlık hizmetlerini örnek gösteren Dünya Bankası Raporu, yoksulları destekleyen başka programların “çok nadir” olduğunu belirtiyor.

 

Politika önerileri: Yoksulluk sınırı belirlenmeli

Dünya Bankası Raporu’nda “Politika önerileri” başlığı altında bir takım öneriler de sıralanıyor.

Mutlak bir “yoksulluk sınırı” oluşturulması gerektiğini önerisini ortaya koyan Dünya Bankası mutlak yoksulluk ölçütü, hane halkının temel ihtiyaçlarını karşılamak için ihtiyaç duyacağı asgari parasal tutarı tanımlaması gerektiğine vurgu yaptı.  

Rapor; belirlenecek “mutlak bir yoksulluk sınırının”, yoksul hane halkı gelirlerinin zaman içinde artıp artmadığını ve dolayısıyla durumlarının mutlak anlamda düzelip düzelmediğini değerlendirmeyi de sağlayacak olduğuna işaret ediyor.

“Kuzey Kıbrıs’ta sosyal yardıma ayrılan kaynakların verimliliğini artırmak ve programların yoksulluk göstergeleri üzerindeki etkisini artırmak için, mevcut programların yenilenmesi gerekiyor.” tespitinin altı çizilen raporda “açık bir yoksulluğu azaltma hedefi” için uygulamaların  yeniden gözden geçirilmesi gerektiğine vurgu yapılıyor.

RAPORDAN ÖNERİLER:

  • “Kıbrıs Türk toplumunun sosyal yardım sisteminin genel olarak düşük bir kapsama sahip olduğu göz önüne alındığında, eğer Kıbrıs Türk idaresi gelişmekte olan ve gelişmiş ülkelerin seviyelerine ulaşmayı hedefliyorsa, sosyal programlara ayrılan kaynakların arttırılması gerekebilir”
     
  • Sosyal yardım programlarına daha fazla harcama yapılmasını sağlamak için, ek mali alan yaratmak adına ‘kamu’ bütçesinin yeniden dengelenmesi gerekecektir. En önemlisi, “Muhtaç Yoksullar” programı, Kıbrıs Türk toplumunda yoksul haneleri daha iyi hedefleyecek, şok ve kriz durumlarında onları daha iyi koruyacak gerçek bir yoksulluk hedefli programı tasarlamak adına güçlü bir başlangıç noktası olabilir”
     
  • “(Yeni uygulamalar) Program ayrıca, daha büyük yoksul, özellikle de çocuklu ailelerin, faydalanabileceği şekilde yeniden tasarlanmalıdır çünkü Kıbrıs Türk toplumunda, çoğu AB ülkesinden farklı olarak, çocuklu ailelerin desteklenmesini amaçlayan bir program yoktur. Çalışıyor olmak, program dışında kalmak için bir neden olmamalıdır”
     
  • “Hane halkı bütçe anketi daha sık yapılmalıdır. Kıbrıs Türk toplumunda yoksulluk ölçümü, yoksul hane halklarına yönelik politikalar tasarlamak açısından önemli bir zorluk arz etmektedir”
     
  • “Kıbrıs Türk toplumundaki tek hane halkı bütçe anketi yüksek maliyeti nedeniyle sadece 6-7 yılda bir yapılmaktadır. İkincisi, hane halkı bütçe anketi bilim insanlarına ve araştırmacılara açık değildir. Bu da kanıta dayalı politika tartışmalarını engellemektedir. Bu nedenle, yoksulluğu izlemek ve politikaların ve projelerin yoksulluğu azaltmak üzerindeki etkilerini doğru bir şekilde tahmin etmek son derece zordur”
     
  • “Sosyal yardım sisteminin performansını daha doğru bir şekilde değerlendirmek için daha ayrıntılı bir hane halkı anketi yapılması gerekmektedir”
     
  • “Yukarıda önerilen değişiklikler, Türk Lirası’nın son dönemdeki keskin değer kaybı dikkate alındığında daha da önem kazanmaktadır”
     
  • “‘Kamu’ gelirleri daha da azaldıkça, sosyal programlara yapılan harcamaları daha verimli hale getirmek son derece önemli olacaktır. Aynı zamanda, yoksul hane halklarını etkili bir şekilde hedefleyebilen ve onları krizler karşısında destekleyebilen bir program tasarlamak, Kıbrıs Türk toplumunun içinden geçmekte olduğu makroekonomik şokları atlatabilmek açısından çok önemli olacaktır”

 

Özel Haber Haberleri