Yunanistan’da erken seçim

Tümay Tuğyan

 

Hükümetin Cumhurbaşkanı adayı olan eski Dışişleri Bakanı Stavros Dimas, parlamentodaki seçimin son turunun yapıldığı dün de bu göreve seçilmek için gereken oy yeter sayısına ulaşamadı ve Anayasal bir gereklilikle, Yunanistan önümüzdeki ay erken seçime gidiyor.
İlk iki tur oylamada parlamentonun üçte iki çoğunluğuyla, üçüncü tur oylamada ise 180 oyla Cumhurbaşkanı olunabiliyor ancak Dimas, hükümet ortakları Yeni Demokrasi Partisi ve PASOK’un beklentisinin aksine, muhalefetten yeterli desteği bulamadı, 168 oyda kaldı.
Bu da erken seçim demek.
Anayasa, Cumhurbaşkanlığı seçimini takip eden 10 günde erken seçim kararı alınmasını ve karar alındıktan sonra bir ay içerisinde seçime gidilmesini öngörüyor.
Başbakan Samaras, oylamanın hemen ardından, Anayasa’nın kendine verdiği 10 günlük süreyi beklemeden, 25 Ocak’ta erken seçime gidilmesi yönündeki niyetini açıkladı.
Peki Yunanistan için erken seçim ne demek?
Erken seçim kararı, ilk anda ekonomik açıdan olumsuz bir tepkiyi tetiklemiş durumda.
Yunan borsası erkek seçim kararıyla beraber bir anda %10 değer kaybetti. 
Ülkede siyasi açıdan riskli bir dönemden geçiliyor olması nedeniyle, yabancı yatırımcılar da tedirgin.
Kısa sürede siyasi anlamda bir istikrar, yeni krizlerin önünün alınması adına son derece önemli.
Bu seçim, ya ekonomik kriz nedeniyle çok uzun süredir ekonomik istikrarsızlığa ek olarak ciddi bir siyasi istikrarsızlık yaşamakta olan ülkeye, önce siyasi ve sonrasında ekonomik açıdan bir istikrar gelmesine vesile olacak ya da tam tersine, mevcut sıkıntılara yenileri eklenecek.
Halkın kullanacağı oya ve siyasetin önümüzdeki süreci nasıl yöneteceğine bağlı olarak, ileriye dönük daha sağlıklı tespitler ve yorumlar yapmak çok daha kolay olacak.
Anketler, sandığın yeni galibi olarak Radikal Sol Koalisyonu SYRIZA’yı işaret ediyor.
Son dönemde sürekli yükselişte olan SYRIZA, anket sonuçlarına bakılırsa oylarını %30’lara çıkaracağa benziyor.
SYRIZA’nın bu başarısının temel nedeni de, ülkede AB Troykası tarafından uygulamaya konan mali kurtarma programına ve bu programın bir koşulu olarak hükümetin hayata geçirdiği kemer sıkma politikalarına karşıt duruşu.
Halk, hem Troyka’nın varlığına hem de uyguladığı politikalara karşı çok büyük bir tepki içerisinde.
SYRIZA da Yunan halkına, kemer sıkma politikalarına son vermeyi vadediyor, TROYKA ile yeni koşullarda müzakere masasına oturacağını söylüyor.
25 Ocak’ta yapılacak seçim, Yunanistan’ın geleceği açısından son derece kritik bir eşik.
Ama öncesinde, yani seçime değin geçecek yaklaşık bir aylık dönemde özellikle ekonomik açıdan yaşanacak gelişmeler de, seçim sonuçları kadar önem arz edecek.
Ve Yunanistan, AB’nin genel ekonomik seyri için de büyük bir sınav olacak.