Kıbrıs Türk Tabipleri Birliği (KTTB) ve Kıbrıs Türk Orta Eğitim Öğretmenler Sendikası (KTOEÖS), yüz yüze eğitimin yeniden başlaması için gerekli çalışmaların ivedilikle tamamlanması gerektiğini kaydetti.
İki sendikadan yapılan ortak açıklamaya göre, Kıbrıs Türk Tabipleri Birliği (KTTB) dün Kıbrıs Türk Orta Eğitim Öğretmenler Sendikası’nı (KTOEÖS) ziyaret etti. Yapılan görüşme sonucunda basına ortak bir açıklama yapılmasına karar verildiği bildirildi.
“Kanıtlar, dünyada sıkı bir şekilde önleme stratejileri uygulayan birçok okulun yüz yüze eğitime güvenli bir şekilde açıldığını ve açık kalabildiğini göstermektedir” denilen açıklamada, devletin görevinin, eğitimi gerekli tüm önlemleri alarak gerçekleştirmek olduğu dile getirildi.
“Yüz yüze eğitimin yeniden başlaması için gerekli çalışmalar ivedilikle tamamlanmalı”
Açıklamada, pandemiyle mücadele kapsamında ülkede alınan tedbir kararları doğrultusunda okullarda yüz yüze eğitim öğretime ara verildiği ancak çevrimiçi olarak sürdürülen öğretimde istenilen performansın sağlanamadığı kaydedildi.
Yeterli alt yapı ve donanım sağlanmaması nedeniyle hala çevrimiçi öğretime ulaşamayan öğrenciler bulunduğu ifade edilen açıklama şöyle devam etti:
“Yüz yüze eğitimin, çocukların gelişimiyle ilgili bilinen olumlu ek katkıları, okulların güvenli ve destekleyici öğrenme ortamları oluşu ve örneğin özel eğitim ihtiyacı olan çocukların öğretmenler tarafından fark edilmesi gibi avantajları bulunuyor. Ebeveynlerin de çalışma hayatına dönebilmeleri için olanak sağlayacağı gerçeğinden hareketle Kıbrıs Türk Tabipleri Birliği ve Kıbrıs Türk Orta Eğitim Öğretmenler Sendikası yüz yüze eğitim öğretimin yeniden başlaması için gerekli çalışmaların ivedilikle tamamlanması gerektiği düşüncesindedir”
Ülkenin turizme açılmasının planlanmakta olduğu günlerde okullarda yüz yüze eğitim öğretimin başlaması için gerekli planlama, eğitim, alt yapı ve donanım hazırlıklarının tamamlanması ve sürdürülebilir yeterlilikte olması gerektiği kaydedildi. Açıklamada bu çalışmaların paydaşlarla işbirliği içinde yürütülmesi gerektiğine de işaret edildi.
“Devletin görevi, eğitimi, gerekli tüm önlemleri alarak gerçekleştirmek”
“Dünyada sıkı bir şekilde önleme stratejileri uygulayan birçok okulun yüz yüze eğitime güvenli bir şekilde açıldığını ve açık kalabildiğini göstermekte” denilen açıklamada, devletin görevinin eğitimi, gerekli tüm önlemleri alarak gerçekleştirmek olduğu dile getirildi.
Açıklama şöyle sürdü:
“En son bilimsel rehberlerde okullarda yüz yüze eğitim öğretimin sürdürülebilir olması için; evrensel normlarda ve doğru maske kullanımının, uygun mesafenin korunmasının, yeterli havalandırma sağlanmasının, hijyen kurallarına eksiksiz ve tam olarak uyulmasının kilit önemde olduğu vurgulanmakta. Bunların yanı sıra; bulaşı ve salgınları sınırlandırmak için SARS-CoV-2 enfeksiyonu olan bireyleri belirlemeye yönelik testler yapılmasının, öğretmenler ve eğitim personeli için mümkün olan en kısa sürede aşılamanın, okullarda ek COVID-19 koruma katmanları sağlayacağı da yine rehberlerde belirtilmektedir.
Ayrıca olası pozitif vaka saptanması durumunda izlenecek temaslı takip protokolünün belirlenmesi ve ilgili taraflara yeterli bilgilendirme yapılması, hastalık belirtileri gösteren kişilerin okula kabul edilmemesi ve bu konuda gerekli yasal düzenlemenin yapılması önemlidir.
Ülkemizde bugüne kadar yapılan aşılamaya esas olarak belirlenen aşı planı sonradan değiştirilmiştir”
“Kronik hastalığı olanların ardından öğretmenler aşılanmalı”
Açıklamada ayrıca Covid-19 için risk teşkil eden kronik hastalığı veya tıbbi durumu olan birçok kişi aşı olmayı beklerken genç yaşta, hiçbir sağlık problemi bulunmayan bir takım kişilerin aşılanmasının toplumda güven sorunu ve tedirginlik yarattığı dile getirildi. Okulların açılmasının ve açık kalabilmesinin önemi göz önünde bulundurularak, kronik hastalığı bulunan kişilerin aşılanmasının tamamlanmasının ardından öğretmenlerin aşılanması gerektiği belirtildi.
“Aşılı kişiler de hastalık bulaşabilir ve bulaştırabilir… Tedbirler sürmeli”
Bütün sektörlerin açık kalabilmesi adına, salgının toplumsal yaygınlığını kontrol altında tutmak için denetimlerin aksatılmadan yapılması gerektiği vurgulanan açıklamada, “Unutulmamalıdır ki 2 doz aşı olmuş kişiler bile virüsle karşılaştıkları takdirde bulaşabilir ve sonrasında da bulaştırabilirler. Bu nedenle aşı olmuş kişilerin de maske-mesafe-hijyen kurallarına ara vermeden uyması çok önemlidir” uyarısında bulunuldu.