1. YAZARLAR

  2. Eralp Adanır

  3. "Sevapları ve Günahlarıyla TMT"
Eralp Adanır

Eralp Adanır

"Sevapları ve Günahlarıyla TMT"

A+A-

 

eralp-007.jpg

TMT yani; Türk Mukavemet Teşkilatı, on yıllarca üzerine konuşulan, yorumlar yapılan, eleştirilen ve yüceltilen, sessiz kalanların yerine kimilerine göre pek birşey yapmayanların öne çıktığı, kendilerini kahraman ilan ettikleri, bir yandan Kıbrıs Türkleri'nin müdafaası için kurulan kutsal bir örgüt-organize, kimlerine göre kişisel garazların ve çıkarların da yer aldığı, kimi ölüm, yaralama ve korkutmaların-tehditlerin kişisel husumetlerle işlendiği karanlık bir dönem. Ne geçmişte ne de bugün ve belki de yarın, tam anlamıyla netleşemeyecek, gerçeğe en yakın haliyle yüzleşilemeyecek bir "geçmiş". Bundan dolayı TMT, her zaman mercek altında yerini almış, zamam be zaman bilgi kirliliği, siyasi rantlar, güncel siyasi görüş ve davranışlardan dolayı "gerçeğe" yakın olunması her zaman zor olmuş bir konu. Böylece yazılmaya, anlatılmaya, zaman be zaman suçlanmaya ve olduğundan daha büyük algılatılmaya malzeme olmuştur. Çünkü, anlatanlar arasında gerçekleri gerçekten anlatanları bulmak zor olurken, anlatmamayı "kutsal yeminlerine" bağlayarak susan azımsanmayacak insanımız olduğu bir gerçek. Ki onlar gün gelir toprak oldukça bu "gerçek" bilgiler de toprağın zerreciklerine dönüşmeye devam etmektedir.

TMT'yle ilgili yeni bir kitap bu kez sn. Ersan Berksel tarafından yayımlandı. İsmi olan "Sevapları ve Günahlarıyla TMT" başlığında elbette ilk ilgi çeken; Sevapları" değil "Günahları" olarak tabir edilen kelimenin içeriğidir. Çünkü merak edilen konu her zaman "olumsuzluk" içerenler olmuştur. Aksi durumu ise gerçekle hamasetin karışımı bir anlatım olmasını kaçınılmaz kılmaktadır. "Eşyanın doğasına aykırı" misali, her oluşum ve icraat da 4/4'lük doğru-hatasız olamaz. Ama önemli olan hataların varlığını kabullenmek ve bunu da tıpkı doğrular gibi içselleştirebilmektir.

Kitap içerisinde yer alan ana başlıklardan dördü olan; "Kıbrıs Türk Mukavemet Birliği (KTMB)", "Karaçete", "Volkan", "9 Eylül Cephesi"'nin ardından gelen 5. Bölüm "Türk Mukavemet Teşkilatı (TMT)" ana başlığı altında 6 farklı alt başlıklar oluşturulmuş yazar tarafından. 5. Bölümün ardından gelen diğer bölüm başlıkları ise şöyle: "Toplumlar Arası Çarpışmaların Başlatılması", "Lefkoşa Sancağı (Konya Sancağı)", "Lefkoşa Sancağı'na Bağlı Bazı Şehit TMT Üyeleri", "Mağusa, Limasol, Larnaka, Baf ve Lefke Sancaklarında Görev Almış Bazı TMT Mensupları".

Berksel'in bu konudaki çalışmasının titizliği hemen dikkat çekici niteliktedir. Olabildiğince gerçeğe yakın bulguları okura sunabilmek için, yabancı lisanda "cross check" olarak bilinen "çapraz sorgulama"yla ele alınan konuları daha da netleştirebilmiştir. Bu yöntemiyle de kanımca bugüne kadar TMT konulu yayımların bir çoğundan daha "gerçekçi" diyebiliriz.

Elbette kişilerin birçok anlatımı yer alırken subjektif yaklaşımları ya da gerek yaş itibarıyla hatırlamada başgösterebilecek yanılgılar, gerekse olduğundan farklı gösterme niyeti, böyle bir konuda "gerçeğe" ulaşmada mayınlı tarla gibidir.

Kitaptaki her ana başlıklı bölüm kendi içerisinde önemli bilgilere sahip olmakla birlikte beni en çok etkileyen ana başlık, 5. Bölüm'de olmuştur. Çünkü söz konusu "Türk Mukavemet Teşkilatı (TMT)" isimli ana başlık altında yer alan alt başlıklardaki detaylar, araştırmalar, kanımca bugüne kadar bu şekilde detaylı ve toplu olarak pek yer verilmemiştir. Bu alt başlıkları da vermek gerekirse:

"Nalbantoğlu-Denktaş TMT'si", "Türk Mukavemet Teşkilatı (Kıbrıs İstirdat Projesi)", "TMT'de Bayraktar Rıza Vuruşkan Dönemi", "TMT'de Bayraktar Şefik Karakurt Dönemi", "TMT'de Bayraktar Vekili Ahmet Göçmez Dönemi", "TMT'de Bayraktar Kenan Çoygun Dönemi"...

Bu alt başlıklar neden önemli? Çünkü söz konusu alt başlıklar içerisinde yer alan konu başlıklarından bazılarını en azından ben ilk kez görüyor, okuyorum. Bir diğer önemli katkısı ise, "toplu" olarak bazı konuların listelenebilmesi. Örneğin; "Nalbantoğlu-Denktaş TMT'si" alt başlığı altında yer alan "Nalbantoğlu-Denktaş TMT'si döneminde Kıbrıs Türk Solu'na karşı yapılan eylemler ve öldürülen Kıbrıslı Türkler" konusunda, Ahmet Sadi Erkut'un, Fazıl Önder'in, Ahmet Yahya'nın öldürülmesi, Hasan Ali'nin dövülmesi, Türk Haberler Bürosu'nun bombalanması, Gönyeli olayları, Sinde Pususu gibi konular gerçekten önemli kaynaklar-bilgiler. Yazar, diğer alt başlıklı bölümlerde de, "dönem" sorumlularının yaptıklarına yer vermektedir. Örneğin, Rıza Vuruşkan döneminde yer alan iç hesaplaşmalar, Polis Çavuşu Mehmet Süleyman'ın, Kamil Hoca ve Halil Mehmet Emin'in, Selim Mustafa'nın, İsmail Arif (Bedasi)'nin öldürülmesi yanında, belki de yazarın dikkat çekilmesi gereken konulardan biri olarak vurguladığı; "TMT" tarafından öldürülmeyen ama TMT'ci olduğu için böyle algılanan olaylar.

Berksel bey'i BRT'de yer alan Söz ve Yazı programımıza konuk olarak aldığımda dikkat edilmesi gereken bu ayrıntıyı orada da belirtmişti. Yani Berksel beye göre Kıbrıslı Türkler'in o yıllardaki cinayetlere kurban gitmelerinin tümünü TMT kararıyla yapıldığı düşüncesinin tam manasıyla gerçekçi olmadığını belirtiliyor. Kişisel husumetlerden doğan şiddet olaylarını gerçekleştiren kişi-kişilerin aynı zamanda birer TMT'ci olmalarından dolayı, bazı olayların da dolayısıyla "TMT tarafından öldürüldü" imajının yaratılmasının yanlışlığını ortaya koyuyor.

Bayraktarlar dönemlerinin icraatları da her Bayraktar'ın başlığı altında toplanmış ki yine birkaç örnek vermek gerekirse; Şefik Karakurt döneminde Dr. Burhan Nalbantoğlu'nun dövülmesi, bu olaylar sonrasında Ankara'ya şikayet edilip Karakurt döneminin sonlandırılması, Ahmet Göçmez döneminde avukatların öldürülmesi, Kenan Çoygun döneminde yer almış ve hâlâ konuşulan tartışılan, Alpay Mustafa'nın Polis nezarethanesinde öldürülmesi gibi bugün bildiğimiz ama detayları konusunda eksik olduğumuz, ya da ilk kez duyacağımız nice konularla toplum belleğine önemli bir kazandırım olmuştur bu kitap.    

Bu yazı toplam 4334 defa okunmuştur.
Önceki ve Sonraki Yazılar