Seyahat Acenteleri Birliği endişeli: “Delta varyantı da turizm sektörünü vuracak”
Kıbrıs Türk Seyahat Acenteleri Birliği, delta varyantının çıkması ile önlemleri artırmaya yöneldiğine işaret etti, önlemlerin faturasının ‘yine turizm sektörüne kesilmesi ’endişesini belirtti.
Kıbrıs Türk Seyahat Acenteleri Birliği, delta varyantının çıkması ile önlemleri artırmaya yöneldiğine işaret etti, önlemlerin faturasının ‘yine turizm sektörüne kesilmesi ’endişesini belirtti.
Covid-19 virüsünün ortaya çıktığı ilk günlerden beri, salgın sürecinin uzaması olasılığına karşı gerekli önlemlerin alınmamasının, KKTC’nin Delta varyantına karşı da hazırlıksızlık yakalanmasına neden olduğu tespitini paylaşan Birlik, yeni virüs salgınının çalışmaya başlayamamış acenteleri ve çalışanlarını yok edeceği ve hükümetin de bunu seyretmekle yetineceği görüşünü belirtti.
Hükümet’in şimdiye kadar defalarca açıkladığı hibe ve katkıları da halen yapmadığını altını çizen Birlik, Başbakan’ın son açıklaması ile bu hibe ve katkıların “kuşa çevrildiğini” ortaya koyduğuna işaret etti.
Kıbrıs Türk Acenteler Birliği, sağlık alanında yeterli önlemlerin alınmasının turizm sektörünün düşük tempoda da olsa çalışmasına olanak vererek toplumsal gelirlerin korunmasına yardımcı olacağının altını çizdi.
“Alınmayan önlemler nedeniyle KKTC, DELTA’ya da hazırlıksız yakalandı”
Açıklama şöyle:
“Delta varyantının ortaya çıkması devletleri salgın önlemlerini artırmaya yöneltmiş görünüyor. Bu önlemlerin faturası ise yine turizm sektörüne kesilecektir. Bu gelişmelerden sonra, Temmuz ayı içinde iyice yumuşamasını beklediğimiz seyahat kısıtlamalarının aynı şekilde sürdürülmesi ve hatta katılaştırılması beklenmektedir.
Covid-19 virüsünün ortaya çıktığı ilk günlerden beri, salgın sürecinin uzaması olasılığına karşı gerekli önlemlerin alınmaması, KKTC’nin Delta varyantına karşı da hazırlıksızlık yakalanmasına neden olmuş görünüyor. Sağlık Bakanı, Delta varyantını saptayacak cihazın alınmamış olmasından yakınırken günlük test sayısının 10 bin barajını aşamamış olması da endişelere neden olmaktadır. Salgının etkisini azalttığı günlerin bize kazandırdığı zamanı, sağlık servislerimizi güçlendirmek için kullanamadık; gerekli önlemleri almayarak halkı yine korku ile yaşamaya terk ettik.
Hükümetimiz, salgının büyük ölçüde etkilediği işletmeleri de gelişmelerin akışına terk etmiş görünüyor. Özellikle turizm ve seyahat acentelerine yapılması gereken katkılar yapılmamış, salgının sona ermesi ve acentelerin kendiliğinden çalışmaya başlaması beklenmiştir. Açıkça görülüyor ki yeni virüs salgını, çalışmaya başlayamamış acenteleri ve çalışanlarını yok edecek ve hükümetimiz de bunu seyretmekle yetinecektir.
Hükümet, şimdiye kadar defalarca açıkladığı hibe ve katkıları hala daha yapmamıştır. Başbakanın son açıklamaları, bu hibe ve katkıların “kuşa çevrildiğini” ve bu katkıların işletmelerimizin bir aylık zorunlu giderlerini veya çalışanlarımızın bir aylık elektrik ödemelerini bile karşılayamayacağını göstermektedir. Bu katkıların yapılacağını duyurmak için yapılan harcamalar, bu katıların kendisinden daha yüksek miktarlara ulaşırsa şaşmamak gerekecektir.
Gerek sağlık için gereken yatırımların yapılmamış olması; gerekse salgından etkilenen işletmelerin ve çalışanlarının desteklenememesi KKTC devletinin varlık nedenini sorgulanır hale getirmiştir. KKTC Hükümetlerinin böyle bir sonuca neden olmaya hiçbir hakları yoktur. Salgın karşısında yaşadığımız çaresizliğin sorumlusu tam olarak hükümettir.
Hükümeti, bu aşamadan sonra bile olsa Covid-19 salgınını ciddiye almaya, harcamalarını salgına göre yeniden şekillendirmeye ve salgından birinci derece etkilenen kesimleri korumak için gerekli önlemleri almaya çağırıyoruz. Sağlık alanında yeterli önlemlerin alınmasının turizm sektörünün düşük tempoda da olsa çalışmasına olanak vererek toplumsal gelirlerin korunmasına yardımcı olacağının altını ise ayrıca çizmek isteriz.
Kamuoyuna saygı ile duyurulur”.
Fotoğraf Arşiv