İnsanların bilince ihtiyacı var.
Bir de gelişmiş bir zihniyete…
“Salgın var” diye hemen olmuyor bu!
O nedenle eğitim geleceğe yatırım olarak görülüyor.
Sihirli değnekle dokunmakla insanlar bir anda değişmiyor.
Eğitilmemiş bu toplum!
“Diploma sahibi” yapılmış.
Bir de “kuralsızlığı” öğrenmiş.
Uçsuz bucaksız bir başıboşlukla yoğrulmuş senelerce; “kayırmacılıkla” yaşamış, her sıkıntıda bir tanıdığı, partiliyi, akrabayı, dostu devreye koymuş, çürümüş, çürütülmüş…

*  *  *
Şimdi diyorlar ki, insanlar yasakları dinlemiyor.
Markette “dip dibe” halen!
Yollarda yan yana…
“Evde kal” diyorlar, kimileri kalmıyor.

*  *  *

Sınıfta kalan tek öğrenci için “sınıf geçme tüzüğü” değişmiş bu ülkede!
Tek gün çalışma izni ve yeterli ikameti olmadan “yurttaşlık” verilmiş.
“Kıyak emeklilik” icat edilmiş, üç beş aylığına müdür atanmış.
Sağlık raporlarının yarısı “yalandan” yazılmış, alınmış, kullanılmış.
“Bedelli hakkı” doğmuş hatırlı, gönüllü, varlıklı insanların askerlik sırası gelince…
Ödemedikçe “affedilmiş” sigorta borcu, vergi yükümlülüğü…
“İnşaat izni” inşaattan sonra alınmış!
Devletin hastanesini dahi “çevre raporsuz” inşa etmiş, anayolu yapan müteahhidi bilmemiş bu ülke!
Sigara içme yasağına karşı önce yasayı yazanlar yakmış karşılıklı…
Kaçak ikinci işi denetlemesi gerekenler kaçağa düşmüş…
Kumarın yasaklandığı yerde bakanlar, başbakanlar, müdürler endam sergilemiş.
Anayasa da delinmiş, içtüzük de!
Kılıf uydurulmamış minare kalmamış neredeyse…

*  *  *
Şimdi diyorsunuz “kurallara uyunuz.”
Öyle de…
Senelerce kurallara “uymamayı” öğretmişsiniz hep…
Hep göz yummuşsunuz.
Kim ki yasalara, tüzüklere, kurallara saygı göstermiş “aptal” gözüyle bakmış, “enayi” yerine koymuşsunuz.

*  *  *
Olmuyor işte!
Ne ekiyorsak, onu biçiyoruz.
Canımız pahasına…
Göz göre göre…