Şiir, dünyayı kurtarabilir mi?
4-8 Temmuz 2011 tarihinde, dünyanın en büyük şiir festivallerinden birinin gerçekleştirildiği Colombia’nın Medellin kentinde, çeşitli ülkelerden 37 şairin ve şiir festivali düzenleyicisinin girişimi ve 117 ülkeden 597 şair ile 101 uluslar arası şiir festivali direktörünün katılımıyla kurulan, “Dünya Şiir Hareketi (World Poetry Movement - WPM)” gücünü ve etkinliğini her geçen gün artırıyor…
Amacı “insan ruhunun yeniden inşası, halkların kültürel birliğinin korunması, insanların özgürlüğü için mücadele ve yaşamakta olduğumuz çok çetin tarihsel süreçte, şiirin sesinin hak ettiği derin ilgiyle işitilmesini sağlamak.” olan bu organizasyona K.T. Sanatçı ve yazarlar birliği de (2011’den başlayarak) destek verip; aktivitelerine katılıyor…
Toplumsal Adalet; Hazara Çocuklarıyla dayanışma gibi bir çok “dünya sorununa karşı” eylem ve tavır geliştiren “Dünya Şiir Hareketi” Türkiye’deki Gezi Direnişi’nin en alevli günlerinde de bir şiir-mektup yayımlamış ve direnişi selamlamıştı.
Hareketin, son yaptığı çağrı ise, Temmuz ayı içerisinde ‘Savaşsız Bir Dünya İçin Şiir’ etkinlikleri düzenlenmesi olmuştur…
Hareketin koordinasyon komitesi başkanı Kolombiyalı şair Fernando Rendon’un imzaya açtığı deklarasyon, “Yeniden soykırım mı? Ya da yeni bir Sabra ve Şatilla katliamı mı?” sorularıyla başlayıp; dünyanın müdahale etmemesi halinde belki de durumun çok daha kötüye gidebileceğine işaret ederek; “Filistin halkına karşı öteden beri yürütülen mezalime son verilmesini çağrısı yapıyor…”
50’yi aşkın ülkede 500’den fazla etkinliğin hedeflendiği bu etkinliklerden birisi de dün akşam Sanatçı ve Yazarlar Birliği’nin organizasyonuyla Arabahmet Kültür Sanat Evi’nde gerçekleştirildi…
Savaşları kendi çıkarına olunca, “zafer bayramlarıyla” kutlayan; kendi aleyhinde olanları ise “kınayan” ikiyüzlülüğü dillendirmediğimiz sürece; eli kana bulanmış sahte “barış havarileri”ni deşifre edemeyiz…
Roboski’de kendi halkına bomba yağdıran Türkiye yöneticilerinin; Yahudi halkına karşı Hitlerin ruhunu çağırması; Vietnam’dan, Irak’a, Latin Amerika’dan Afganistan’a kadar eli kana çıkmayan ABD’nin İsrail devletinin barbarlığının arkasında durmasına kadar, pek çok örnek verebiliriz bu iki yüzlülük için…
“Yahudi mallarını protesto ediyoruz” saçmalığının da, bu ikiyüzlülüğün bir ürünü olduğunu görmek için; (doğma büyüme) İstanbul’lu yazar Mario Levi’ye karşı sürdürülen “huruç hareketi”e bakmak bile yeterlidir…
Savaşlar’da ölen, yaralanan insanları ( ve onların katillerini) “bizden ya da ötekinden” ayırımına tutmak da insanlığa karşı işlenmiş bir suç ve ikiyüzlülüktür…
Bu ikiyüzlülük nedeniyledir ki İŞİD’in katliamlarına ses çıkarılmaz; bu ikiyüzlülüktür ki savaş tüccarı emperyalist ülkelerin dünya çapında yaptığı katliamlar görmezden gelinir…
İşte tüm bunlar yüzünden “Savaşsız Bir Dünya İçin Şiir…”