ŞİİRLERLE BÜYÜSÜN ÇOCUKLAR
M. KANSU’nun Ekim 2016 basımı kitabını yeniden yeniden okuttu şu hüzünlü eylül…
Merhaba Çocuklar ve Yüreği Çocuk Kalanlar,
“GÜRÜLTÜ” DEN KAÇAYIM DERKEN…
BİRLEŞME (MATING) MEVSİMİ
“Hiçbir şey dingin değildir.”
Ne sen, ne taş, ne kirpi.
M. KANSU’nun Ekim 2016 basımı kitabını yeniden yeniden okuttu şu hüzünlü eylül…
1 Eylül de M. Kansu’nun doğum günü ve belki de bir bağ vardır şu eylülle şiiri arasınada. Sormak gerek Kansu’ya bunu!
Satır aralarında Kansu’nun özlemlerini duyumsamak, onun dokunuşlarıyla nesnelere dokunmak, Kansu’yu yakından tanıyan ve onun şiirine hayran olan biri için ayrı bir deneyim oldu yeniden. Çünkü kitabı birkaç kez okudum. Kendimden öte olanı buldum her okuduğumda ki Kansu’nun şiirlerini her okuduğumda bu oluyor bana. Fakat esas beni içine çeken ve günlerce etkisinde bırakan MARAZLIYIM SİZE ve ZAMANA kitabıdır. İşte sanırım başucu kitapları böyle oluşuyor. Her okuduğunuzda yeniden yeni birşeyler bulmak ve farklı tatlar alabilmek… Yüreğine sağlık sevgili M. Kansu, nice üretimlere. Öğrencilerim ve ben sizi çok seviyoruz.
FİKRET İÇİN ANLATI
Tül perdenin arkasında kalın, aralık pencere camı
Perde, irkilmişçesine uçuşurken. İyidir bazan uçuşmak
Ürpermek de öyle.
İlk kez, memelerine dokunduğumda. Gülümseyerek
Gerildi hafiften. Üşütmüş gibi. Uçarken pancur aralığından tül perdeye yakalınmış kırlangıç.
Kızından ilk torun gelince sigarayı bırakır Fikret,
Yağmur beklentili bir akşamüstü, sokak lambalarının ölgün hali.
Sokağın ucunda, yalpalanan uzun ve kalın iki gölge.
Belki bize doğru sendeleyen Kaya ve Süleyman.
İki üç adım daha. Bakıyoruz tül perdeli pencereye.
Perdede, hala kırlangıç çırpınması.
Dördümüz de; iki gölge, Fikret ve ben, ürperdik
Hafiften, buluşmuşken sokak ortasında.
M. Kansu
RÜZGARA YENİK UÇURTMA
Zil çalınca koştuk
Kafalarımızda, rüzgara yenik
Ulaşmak, açabileceğimizi
Sandığımız o kapıya, omuzlayıp içeriye
Durduk, eşindik ve bekledik
Zil yeniden çalınca, döndük dolaştık
Bahçe içinde
Girebilecekseydik, yaşadığımız
Dünyadan çok başka bir dünyanın
İçine dalarak şaşkınlıkla
Bakınacaktık etrafımıza
Kitaplarda okuduğumuz
Anlatılanlardan çok başka bir dünya
Ve bu yeni hayat için
Koşuşmaya, kapıdan en önce içeriye
Girmeye değecekti.
M. Kansu
“FUGA HACİA ADALENTE”
UÇMAK, İLERİYE
“hayatında ilk kez dondurma yiyen çocuğa.”
Oturup ağlaşalım!..
Varsak da
Yoksak da
Büyüsün otlar
Yeni doğan çocuklar
Çocukluğumuz geçti, gençliğimiz
Ve ufalandı hayatımız
Kılçıklı arpa ekmeğinin
Islaklığında kara bulutların
Bir dal çadırdar belki
Bir yaprak gerinir
Işıklar gelir ansızın
Portakalın rengi.
M. KANSU