1. HABERLER

  2. DERGİLER

  3. SİSTEMSİZ SİSTEM
SİSTEMSİZ SİSTEM

SİSTEMSİZ SİSTEM

Okullarımız araç - gereç bakımından çağdaş bir donanıma sahip değil… Çağdaş eğitim = düşünen insan + bilim + teknoloji üçgeni üzerine oturan… En erken bir zamanda eğitimimiz çağdaşlaştırılarak bu üçgen gerçekleştirilmeli.

A+A-

Neriman Cahit

ÖĞRETMEN

Çoğu kez

  1. Yeteneğine göre alınmıyor.
  2. Yetişmesi sağlanmıyor.
  3. Kişilikli olması istenmiyor. Kulluk ön planda…
  4. Okumuyor… Eğitim, bu alışkanlığı kazandırmıyor…
  5. Öğretmen Koleji ve Üniversiteler esaslı bir denetimden geçirilmiyor.

 

NELER YAPILMALI

  1. Maddi olanaklar sağlanmalı. Öğretmeni DONATMALI VE RAHAT BIRAKMALI.

POLİTİKAYI – POLİTİKACILARI OKULLARDAN ÇEKİP ÇIKARMALI.

Okullarımız araç - gereç bakımından çağdaş bir donanıma sahip değil…

Çağdaş eğitim = düşünen insan + bilim + teknoloji üçgeni üzerine oturan…

En erken bir zamanda eğitimimiz çağdaşlaştırılarak bu üçgen gerçekleştirilmeli.

Belli bölümleri değil, bir reform gerek, yapısal bir değişiklik.

Her eğitim bakanının oynayamayacağı “kalıcı bir eğitim modeli”…

Teknoloji çok gelişmiş. Ona ezbercilikle yetişebilmemiz olanaksız.

Değişen her şeye 70-80 yıl önceki şablonlarla cevap veriyoruz.

Prefabrik fikirlerle… Ezik, kendinden emin olmayan nesiller yetişiyor.

“Doktor – Elektronik Mühendisi… vb. olacağım” diyor. Çünkü onlarda para var…

Aile – okul – çevre – iletişim araçlarıyla ne veriyoruz çocuklarımıza…

2000 yılında çağdaşlarının yanında yer alabilecek mi çocuklarımız…

Ezbercilikle çağdaş düşünceyi nasıl yakalayacaklar.

 

Türkler cesur…

Hayat karşısında da şapır şapır dökülüyorlar. (Donanımsızlıktan A dan – Z ye her şeyin bozuk olduğu toplumda eğitimin çok büyük rolü var…

 

Özgür ve Bilimsel Bir Eğitim…

Bir toplumu ebediyen var eden bir kaynaktır…

Bu konuda daha da geç kalmayalım… Ülkemiz ve gelecek nesiller – çocuklarımız adına…

 

NİÇİN ÖZEL DERS…

  1. Eğitim Sistemi
  2. Aileden
  3. Öğretmenden…
  4. Eğitim sisteminin sistemsizliği… Bu sistemsizliktir yaratan özel ders ihtiyacını ama
  5. Ülkemiz gerçeklerine uymuyor…
  6. Evrensel ve çağdaş ölçütlere uymuyor.
  7. Sınava – müfredata uymuyor…
  8. Sınıflar çok kalabalık…
  9. Çocuğu da bozmuştur…
  10. Çok ödev – müfredat dışı ödev. Çocuk üstesinden gelemiyor…
  11. Yarışa özendirme – “Okul – Aile – Basın”
  12. Yabancı dil…
  13. Eğitim politikasının istikrarlı olmayışı
  14. Bizzat eğitim sisteminin kendisi…

ÖĞRETMEN…

  1. Öğretmenin kendisinden kaynaklanan eksiklikler…
  2. Öğretmenin mali yetersizliği. (Artık geçersiz de olsa…)
  3. Bizzat öğretmen bunu pompalıyor…
  4. Sistem de bunu hoş görüyor: “Vergini ver sürdür…” gibilerde…
  5. Sınıftaki ilgisizlik
  6. Öğretmeni bozuyor…

VELİLERE

  1. Ana – baba çocukların geleceğinden çalıyor.
  2. Aldırmazsa eksik kalacak – vicdani bir görev…
  3. Veli her öğretmene güvenemiyor. “Adı çıkan öğretmenden ders aldırarak” rahatlamak istiyor…
  4. Müfredat programına da güvenmiyor…
  5. Çevreden çok fazla etkileniyor…
  6. Sınıf öğretmeni ilgilensin diye… “Baskı da yapıyor çoğu kez…
  7. Kesin kolej istiyor. Yabancı dil ve sanki üstünlük kazanacakmış gibi görüyor bunu…
  8. Aslında anne baba yarışıyor. Evde nadide bir biblo var… o da çocuk…
  9. Ne kadar çok bilgi yığarsa – depolarsa çocuk…

GELELİM ÇOCUĞA…

  1. Eğitimin bozuk faturasını çocuk ve gençlere ödetiyoruz…
  2. Bir yarış atı kimliği… Kendi kimliğini etkiliyor…
  3. Sabah okul – öğlen sonu ya kurs – ya özel eğitim… Çocukluğunu hiç yaşayamıyor… Oyun yok… Ortak çalışma, dayanışma yerine bireyselliği – rakip görüyor… Çocuk olamıyor…
  4. Kişiliğini geliştirecek dersler rafa kaldırılmış.
  5. ‘Eğitim eşitsizliği’ katmerleniyor. Yeteneği olan değil… Parası olana… (Doğru…)
  6. Bir eğitim piyasası var… Bütün pedagoji kurallarının çiğnendiği – Gereksiz bilgilerin tıkıştırıldığı… Büyüklerin bile dayanamayacağı bir stres yaratan…

Özetle…

Söylemek gerekirse:

  • Devletin eğitim sisteminin yarattığı boşluktan doğmuş… Bu boşluk sürdüğü sürece de büyüyecek…
  • Eğitimin yedek parçası olarak başlamış… Ama nerdeyse yerini almış bir olgu…
  • Ekonomimiz – sosyal dokumuz – Eğitimimiz – Çocuklarımız nedeniyle, ‘Toplumsal gelecek dokumuzu’ zedeleyen bir olay…
  • Bunu çözmek… Çocuklarımız – gençlerimiz… Ve, ailelerimize derin bir nefes aldıracak…

***

Ne olur bu yönde artık “OLUMLU ADIMLAR” atsak…

Çocuklarımıza… İnsanımıza… Ve ülkemize kıymasak…

Efendiler…

Bu haber toplam 2768 defa okunmuştur
Etiketler : ,
Adres Kıbrıs 332. Sayısı

Adres Kıbrıs 332. Sayısı